Özgürlük mücadelesi lideri Dr. Fazıl Küçük’ün ölümünün 36’ncı yılı vesilesiyle  Atatürk Kültür Merkezi’nde anma töreni düzenlendi.

Törene Meclis Başkanı Teberrüken Uluçay, Başbakan Ersin Tatar, Türkiye’nin Lefkoşa Büyükelçisi Ali Murat Başçeri, Güvenlik Kuvvetleri Komutanı Tuğgeneral Altan Er ve bazı bakanlar da katıldı.
Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından Dr. Fazıl Küçük’ün ailesi adına torunu Esen Küçük bir konuşma yaptı.

Esen Küçük konuşmasında, mucizelerin çalışarak, azmederek ve mücadele ederek mümkün olabileceğini gösteren Fazıl Küçük gibi bir değerin, sadece ölüm yıl dönümünde yad edilmesi halinde, Kıbrıs Türkü’nün geçmişine ihanet eden bir toplumdan farkı kalmayacağını, ancak "ne mutlu ki" bugün Dr. Küçük adına bir müze, pek çok etkinlik, okul ve cadde, kitaplar ve onu yaşatma sözü bulunduğunu kaydetti.

Kıbrıs Türkü’nün sancılı yıllarında savaşlar yaşandığını, açlık yaşandığını, tehditler yaşandığını korkular yaşandığını ancak yarı yolda bırakma olmadığını, kişisel menfaatler için ayrışan fikirler bulunmadığını kaydeden Küçük, şöyle devam etti: “Dr. Küçük’ün ölümünden sonra ise; yasalarıyla, hukukuyla, haklarıyla bağımsız bir devlet vardır; var olmak için başkalarının tanınmasına ihtiyaç duymadığını, dünyaya kendini kabul ettirmek için A planı işe yaramadığında B veya C planı yapabileceğini unutan KKTC, gerilemenin ve çökmenin pençesine düştü” dedi.

“Bağımsız, özgür, dünyada eşit şartlara sahip bir ülke olmanın” yegane arzuları olduğunu kaydeden Küçük, “Fakat ne yazık ki sadece fikirleri değil yolları da ayrı olan görüşlere, yapılmamış veya yanlış yapılmış her şey için birbirini suçlayan siyasette, toplumda güven ve inanç barındıramaz” dedi.

Kıbrıslı Türklerin sıkıntılı yıllarında öldürülme korkusu ve açlık gibi sıkıntılar yaşadığını belirten Küçük, “Empati yapamadığımız sürece o günler bize ne rehber olur ne kılavuz” dedi. Empati duygusunun güçlendirildiği taktirde; “Göçmen olmanın, mülteci olmanın, azınlık olmanın, aç olmanın, evsiz olmanın bir şey ifade edebileceğini” söyleyen Küçük, “Bu hisleri hisseden bir toplumun bağımsızlık, özgürlük ve medeniyet yolunda aşamayacağı engel olmadığına, kurtuluşunun başka kapılarda değil kendi elinde olduğunu göreceğine yürekten inanıyorum” dedi.

Konuşmanın ardından Haydarpaşa Lisesi korusu Küçük’ün sevdiği iki türkü ve Dr. Fazıl Küçük Ağıtı’nı seslendirdi, Dr. Küçük’ün belgeseli sahnelendi ve Dr. Fazıl Küçük Oratoryosu şiir okudu.