Dülger Selahattin Ünveren; “İşlemek insana huzur verir”
Dülger Selahattin Ünveren; “İşlemek insana huzur verir”
Levent Özdağ
Selahattin Ünveren, 47 yıldır mobilya, dülger işi ile uğraşan mesleğin eski bir esnafı… Lefkoşa içinde 36 yıldır aynı dükkânda mesleğini icra eden Selahattin usta, fabrikasyon işler yüzünden mobilyacılığın eski havasında olmadığını söylüyor…
• Gün içindeki duygularınız nelerdir?
• “Güzel bir duygudur. Arkadaşlar da gelir. Çalışmak ve üretmek güzel bir şeydir. Hoşuma gittiği için yaparım. 14 yaşından bu yana bu işin içindeyim. İşlemek insana huzur verir, boşta durunca huzursuz olurum. Bu işi şuna benzer her gece içki içerse biri her gece içmek ister, bu iş da ona benzer, her gün yaptığımız için her gün çalışmak isterim. Ömrümüz ne kadar yeterse çalışacağım. İlkokulu bitirdik iki yıl sonra başladık işe ve o günden bugüne devam ediyorum. Haftanın altı günü öğleden sonra 2’de kahve molamız var arkadaşlarla…”
• Günümüzde işleriniz nasıldır?
• “Gelen var belli kişiler ama azaldı artık. Piyasa hep Türkiye’den hazır gelen eşyalarla doldu. Ben mobilyacıyım, dülgerlik da yaparım. 2000 yılına kadar işlerimiz güzeldi. 2003 yılında kapılar açıldı, piyasa pahalılandı. O dönemde birçok küçük esnaf kapattı. Güney’e geçip işleyenler de oldu. Güzel para alırlardı haftada o dönemde.”
“ÖNCEDEN 3 ADAM ÇALIŞTIRIRDIM”
• Nelerin üretimini yaparsınız?
• “Koltuk, masa sandalye, dolap mobilyacılık ile ilgili işler yaparım. 1980 yılından bu yana bu dükkandayım. Çocukluğumda ustaların yanında iş öğrenirdim. Şimdiler ustalarımdan birkaç kişi hayatta kaldı. Elim ayağım tuttuğu zamana kadar ben de işleyeceğim.”
• 20 yıl önce nasıldı işler?
• “Bu bölgede 20 yıl önce yerli halk otururdu. Şimdilerde iş da yaşayanlar da değişti. Bu bölgeden de, dışarıdan da işler alırdık. Hazır gelmediği için gelirlerdi. 3 tane adam çalıştırırdım, şimdi çalışanım yok.”
• Mesleğiniz size neler kazandırdı?
• “Sigara gibi kötü alışkanlıklardan uzak durdum. Küçük yaşta başladığım için işten vakit kalmazdı. Sabah 6’dan gece 7,8’e kadar işlerdim.”
“İŞTEN ÖNCE PARA”
• Hiç düşündünüz mü masa başı bir yapmayı?
• “Hiç düşünmedim. Mesleğimden da hayatımdan da memnunum. Çok iş oldu, az iş oldu, hiç olmadı ama bu işten vazgeçmedim. Bazen kapatırım 10 gün, oğlum var Londra’da onun yanına giderim. Oğlum yurt dışında bu işi yapar ama orada da hep hazırdır.
• Günümüzde bu işi yapacak gençlere öneriniz nedir?
• “Şimdiki gençler iş öncesi parayı sorar. Yanıma çırak olacak diye gelir, kaç para vereceksin diye sorar. İş öğrenmek değil, amaçları sadece para oldu. Bir işi öğrenmek için önce emek harcamak lazım sonrası zaten gelir.”