‘Dün dündür, bugün bugündür’ … “Dün koalisyon kurmadığımız UBP’de, bugün fark var”
BİR HABER- YORUM
‘Dün dündür, bugün bugündür’ …
“Dün koalisyon kurmadığımız UBP’de, bugün fark var”
Hükümet bozuldu, bozuluyor tartışmaları sürerken, Hükümet mensubu partilerin başkanları her ne kadar ‘yola devam’ mealinde açıklamalar yapsa da, bazı milletvekillerinin yaptığı açıklamalar nedeniyle akıllardaki soru işaretleri giderilemiyor.
Sıklıkla ‘dikkat çekici’ açıklamaları ve paylaşımları ile gündem olan HP Milletvekili Gülşah Sanver Manavoğlu, dün Radyo Mayıs’ta Damla Dabiş Özel’in konuğu oldu.
Manavoğlu, Hükümet’ten protokole birçok konuda soruları yanıtladı, değerlendirmelerde bulundu.
Gülşah Sanver Manavoğlu’nun UBP ve Ersin Tatar’a ilişkin ifadeleri oldukça dikkat çekiciydi bu kez…
“Ersin Tatar Maliye Bakanlığı döneminde birçok reform yapmış isimdir” diyen Gülşah Sanver Manavoğlu, “Dün koalisyon kurmadığımız UBP ile bugünkü UBP arasında fark var ama çok da değil” de dedi…
Hükümet’te sorunlar olduğunu da söyleyen Manavoğlu, Başbakan ve Maliye Bakanı’nı sorumlu tutan bazı ifadeler kullandı.
“Ekonomik kriz varsa ve kaynak da aktarılmıyorsa hayat pahalılığı, ek mesailer durdurulmalı, öğretmen hazırlık ödenekleri bir süre ödenmemeli diyebilmeliydik. Biz bunları parti olarak konuştuk. Bazı adımlar da atıldı ama sonra geri adım atıldı” diyen Manavoğlu, bunu planlaması gerekenlerinse Başbakan ve Maliye Bakanı olması gerektiğini savundu.
Gülşah Sanver Manavoğlu’nun "Hükümet içinde de sorunlarımız var yoktur diyemem. Başbakan, protokolün süresinin 3 yıldan 1 yıla indirilmesi kararını kendi kurmaylarıyla verdi. Bize bilgi verilmedi. Bakanlarımıza da bilgi verilmedi" ifadeleri de dikkat çekti.
“Hükümet kurulduğu günden itibaren hem kendi ülkemizden hem de TC'den telkin ve talepler geldi. 4'lü koalisyon zordur. Zor olacak denildi. TC onunla, bununla hükümet kur demedi. Sadece 4'lü koalisyonla gerekli iyileştirmeleri yapabilecek misiniz sorusu geldi" ifadelerini kullanan Manavoğlu, TC ile imzalanacak protokolde esas sorun KIB-TEK'te olduğunu da söyledi.
Gülşah Sanver Manavoğlu’nun ifadeleri, kendini Hükümet’ten ‘ayrı’ tutmaya çalışan, sadece kendi icraatları ile ‘övünen’, yapılamayanlar için ‘biz istedik ama onlar yapmadı’ algısı yaratmaya çalışan Halkın Partisi’nin genel tavrı ile bire bir örtüşüyor bana göre…
Bana göre Manvaoğlu’nun Halkın Partisi’nin ‘genel tavrı’ ile bire bir örtüşen bir diğer yaklaşımı ise ‘asla yapmayacağız’ dedikleri şeyleri zaman içerisinde ‘bir kılıfa uydurarak’ yapma adetleri…
Toparlanıyoruz Hareketi döneminde ‘siyasi partiye dönüşmeyecek’ ifadelerinin ardından Halkın Partisi’nin kurulması, Halkın Partisi kuruluş döneminde ‘yeni isimler’ vurgusu yapılmasına karşın Milletvekili Adayları listesinde daha önce başka partilerde adaylığı ve üyeliği olan birçok isme yer verilmesi gibi…
Halkın Partisi Genel Başkanı Kudret Özersay’ın Ocak 2018 seçimi öncesi, tek başına iktidara gelememeleri durumunda koalisyona girme düşünceleri olmadığına yönelik açıklamaları gibi…
Bu Hükümet bozulur mu, ya da ne zaman bozulur bilinmez ama ‘UBP ile kahve bile içmem’ diyen Halkın Partisi’nin bugünlerde UBP’ye fazlaca göz kırptığı da aşikar…
BİR AÇIKLAMA
Akansoy’dan ‘Cımbızla çekilen kelimecikler üzerinden büyük manşetler’ vurgusu…
“CTP’liler sorumluluğunun bilincindedir”
Cumhuriyetçi Türk Partisi Milletvekili Asım Akansoy, önceki gün katıldığı bir televizyon programında yaptığı açıklamaları ile dün basında gündem oldu.
“Dün yaptığım konuşmayı herkes bir yana çekti. Bir medya kuruluşu hariç hiç kimse de arayıp ne dedim, hangi bağlamda dedim, nasıl dedim neler anlattım, ne düşünürüm... diye sormadı” diye sitem eden Akansoy, “Sonra da medya dedikodu kazanı dediğimizde alınıyor arkadaşlarımız” ifadelerini kullandı.
“Türkiye ile imzalanacak protokol kayıtsız şartsız imzalanamaz. Bizim kendi önceliklerimiz taleplerimiz var. Türkiye ile elektrik konusunda prüz var. Sorunlardan biri de bu” dediği belirtilen Akansoy’un en çok da Maliye Bakanı Serdar Denktaş’la ilgili ifade ettiği aktarılan “Türkiye'nin en baştan itibaren Sayın Serdar Denktaş ile sorunu var.Görüşmek istemiyorlar.İlişkilerin bu noktada olmasında 2. pürüz de bu” ifadeleri kullanıldı.
Akansoy kelimelerin cımbızla çekilerek başka anlamlar çıkarıldığını söyledi, Hükümet’in devamı için her türlü katkıyı koyduklarının altını çizdi.
Akansoy’un sosyal medya hesabından yaptığı açıklama şöyleydi:
“Cımbızla çekilen kelimecikler üzerinden büyük manşetler atılmış. Oysa o kadar önemli şeyler konuştuk ki biz. Yazılanlar, söylediklerimi hiçbir şekilde karşılamıyor. Bunu önce bir yazayım.
Hükümetin devamı konusunda her türlü çalışmayı ortaya koyuyoruz, koyacağız. Biz Kıbrıslı Türk toplumuna verdiğimiz sözler var; bu sözleri yerine getirmek konusunda sorumluluğumuzun bilincindeyiz.
Mali ve Ekonomik Protokol, görüşülüyor. Dedikodulara kulak asmayın. Bir zaman dilimi var o süreç ilerliyor dedim. Bizim bu konudaki önceliğimiz halkımıza verdiğimiz sözlerdir ki o da "hükümet programı"nda ifadesini buluyor.
Kişilerle ilgili tartışma, iddia üzerine yapılan bir vurguydu.
Kriz miriz yok. Rahat olun.
Ne de koltuk kavgası.
CTP'liler sorumluluğunun bilincindedir.”
BİR GÜZEL HABER
Kuş Gözlem Kulesi patikası tamam!
Beklenmeyen yağışlardan sonra ulaşılamayan Köprülü (Kukla) kuş gözlem kulesi patikası yeniden yapıldı.
Kuşkor gönüllüleri, Beyarmudu Belediyesi ile birlikte, Sivil Savunma Teşkilatı Başkanlığı tarafından bağışlanan kum torbalarını kullanarak yeni bir patika yaptı. Böylece alanı ziyaret eden yüzlerce öğrenci, turist ve bölge halkı yeniden kuşları gözlemleyebilme fırsatı da verdi.
BİR ALINTI: “Gencecik insanların trafik kazalarında ölümlerine tanık olmaktan, çok büyük acılara şahit olmaktan, çaresizlikten bir Anne, bir Hekim, bir Vatandaş olarak çok rahatsızım. Sınırsız derecede üzgünüm. YETER ARTIK! YOLLARDA GÜVENLİK İÇİN NE GEREKİRSE YAPILMALI....Neyi bekliyoruz?” (Gülgün VAİZ)