1. HABERLER

  2. DERGİLER

  3. Editörün notu
Editörün notu

Editörün notu

Sevgili Niyazi Kızılyürek hocamız Avrupa parlamenteri olarak görevine başladı. Bu anlamlı görevinde kendisine başarılar diliyoruz.

A+A-

 

Geçtiğimiz ay oldukça önemli gelişmelerle doluydu. Dergimizin yayın kurulu üyelerinden, AKEL’in adayı olarak girdiği seçimi iki toplumdan insanların ortaklaşa oylarıyla kazanan sevgili Niyazi Kızılyürek hocamız Avrupa parlamenteri olarak görevine başladı. Bu anlamlı görevinde kendisine başarılar diliyoruz. AKEL eski genel sekreteri ve eski Kıbrıslı Rum liderlerden Dimitris Hristofyas hayata veda etti. Yenilenen İstanbul Büyükşehir Belediyesi seçimlerini yeniden Ekrem İmamoğlu kazandı ve bu Türkiye’deki muhalefet adına önemli bir motivasyon kaynağı oldu. Maronit milletvekili Yannakis Musas’ın ev sahipliğinde gerçekleşen yemek hükümet ile Cumhurbaşkanı Akıncı arasında krize sebep oldu, her iki toplumda da belli eleştiriler aldı. Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, sorunu yemekte değil, bunun kendisinden gizli yapılmasında gördüğünün altını çizdi. Hükümet envanter çalışması yapacağını açıkladı ve kapalı Maraş hem kuzeyde hem güneyde gündemde yükseldi. Kuzeydeki tartışmalarda kapalı Maraş’ın yasal sakinleri haricindeki şahısların yerleşimine açılmaması gerektiği, bunun uluslararası hukuk açısından sorunlu olacağı ortaya kondu.  

Bu ayki Gaile sayımızda Kostas Konstandinu Kıbrıs Rum merkez-sağındaki siyasal aktörlerin Anastasiadis’in Kıbrıs politikası karşısındaki tutumunu, genel anlamda Kıbrıs Rum siyasal yaşamını ve Kıbrıs Rum toplumunun bu siyasal yaşam içerisindeki koşullarını ele alıyor. Öyle benzerlikler var ki, yazar liderlerin ve partilerin isimlerini kullanmamış olsa, bir Kıbrıslı Türk okuyucu “bu yazı bizim tarafı anlatıyor” diye düşünebilirdi. Mustafa Keleşzade Kıbrıs Türk siyasal yaşamında son yaşadığımız dörtlü koalisyonun aktörlerinin teori ve pratiğini değerlendiriyor, “kolay ama imkânsız” olan yerine “zor ama mümkün olanı” tarif ediyor. Hakan Karahasan, felsefi bir derinlik içerisinde Avrupa Birliğinin geleceğini tartışıyor. Cemal Yorgancıoğlu Fransız tipi milliyetçilik ile Alman tipi milliyetçiliği ele alıyor, birbirlerinden farklılıklarını ortaya koyuyor. Pınar Özdiren “haklının” “güçlüyle” mücadelesinde yaşayacağı “güçlükleri” ve kendinde bulabileceği “gücü” anlatıyor. Bendeniz Cumhurbaşkanlığı seçimlerine giderken, siyasal mücadelenin çözüm parametresi ve sosyal ve demokratik duyarlılıklar boyutlarına dair değerlendirmelerde bulunuyorum. Şirvan Erciyes “çocukluğunu ve halkını” anlatıyor ve bunu yaparken ötekileştirme ve hiyerarşi gibi kavramlara dair çarpıcı örnekler veriyor. Nügen Derman Duru, eğitimin ezberci ve kalıplaşmış yapısına karşı bir alternatif olarak çocukların felsefe ve eğitici drama ile buluşturulmasının önemini dile getiriyor. Emel Kaya, üç dilli (Türkçe, Yunanca ve İngilizce) bir kitap olan, Tamer Öncül ve Maria Siakalli tarafından yazılan, kapak tasarımında Ümit İnatçı, çevirilerde Ahmet Yıkık, Zeki Ali, Maria Siakalli ve Aliki Ioannidou’nun emekleriyle hazırlanan “Kuşaktan Kuşağa Kıbrıs Şiiri” adlı eseri bizlere tanıtıyor. Yılmaz Akgünlü ise “yüreğin dilini”, insanın kendiliğine değer vermekle insanlaştığını, insanın öğrenme ve keşfetme ihtiyacını kaleme alıyor.

Bu sayımızın hazırlanmasında katkıda bulunan ve emeğini esirgemeyen herkese teşekkür eder, tüm okurlarımıza gaileli okumalar dilerim.

Şevki Kıralp

Bu haber toplam 1700 defa okunmuştur
Gaile 465. Sayısı

Gaile 465. Sayısı