“Okulda çocuklara 470 liraya kurs veriyorlar.”
Güzelyurt’tan arayan veli hem öfkeliydi, hem de endişeli…
“İsmim sizde saklı kalsın” diyenlerden…
İnsanlar, şikâyet ederken isimlerini gizliyorsa ya “korkuyorlar” demektir.
Ya da “yüzleşmek” istemiyorlar, “açık” değiller.
Bilmiyorum hangisi...

*  *  *

Eğitim de sağlık da “paralı” diyoruz.
Hem de bizzat “parasız olmalıdır” diyenlerin eliyle...

*  *  *

Özgürlük İlkokulu’nda 4 ve 5’inci sınıflara okulda özel kurslar veriliyor.
“Okul dışında özel ders verilmesinden daha iyi değil mi” diyorum.
“Ne farkı var” diyor, velimiz… “Eğer bu kadar pahalı verilecekse...”
“Mecbur değilsiniz” diyorum.
Öğrenci velisine göre, aslında mecbur ediyorlar.
Niye?
Çünkü öğretmen sabah kuşağında dersleri “ana hatları” ile anlattıktan sonra “öğleden sonra kursta devam edeceğiz” diyormuş.
Bir başka iddia, öğrenci velisinin şu sözleriyle kulağıma çalınıyor: “Parayı kantinci topluyor, bu nasıl bir ciddiyet? Bunun yasal olduğunu düşünmüyorum.”

*  *  *

Kolej sınavları kaldırılmalı, yerine çok daha çağdaş bir sistem gelmelidir.
Bu sınavlara karşı çıkanlar dahi “yönetim koltuğu”na oturduğu zaman aynı sistemi sürdürüyorlar.
Okul Müdürü Sevgi hanıma ulaşıyorum.
Bu iddiaları bir de ondan dinlemek istiyorum.

• “Bu kurslar Eğitim Bakanlığı’nın izniyle yıllardır düzenleniyor.”
• “Öğrencilerden 5 ders karşılığı olarak aylık 470 lira alınıyor.”
• “Kimi öğrencilerden daha az ücret alınıyor, kimilerinden hiç alınmıyor.”
•  “Bu ücretler Okul Aile Birliği’nde toplanıyor, öğretmen yaptığı derse göre saat başı 50 TL alıyor.”
• “Hiçbir öğretmenimiz ayrıca ticari özel ders vermiyor, kendi okulundaki kurslara katılıyor.”
• “Parayı, Okul Aile Birliği’nin bir görevlisi tahsil ediyor, aynı kişi aynı zamanda kantini de işletiyor.”

*  *  *

Bu yöntemin, kimi öğretmenlerin dershane ya da garajdan bozma sınıflarda aileleri “sağmasından” daha iyi olduğunu düşünüyorum.
En azından kayıtlı...
Yine de sosyal bir yönetimin en temel görevi “eğitim ve sağlık parasızdır” ilkesine aykırı!