Vakalardaki artış, okullarda da ciddi boyuta ulaştı, gözler aşılamanın öğrencilerdeki oranına çevrildi. Sağlıkçılar COVID-19’dan korunmanın en önemli yöntemi olarak aşılamayı gösterirken, aşılanma yaşı da adanın kuzeyinde 12’ye kadar indi…

Eğitim Bakanlığı’ndan elde edilen veriler, Ortaöğrenimdeki öğrencilerde aşılama oranının yüzde 56 ile sınırlı kaldığını gösterdi. YENİDÜZEN’e konuşan velilerin ortak derdi ise aşılar konusundaki eksik bilgilendirmenin yarattığı belirsizlik oldu…

Derya ULUBATLI

Havaların soğumasıyla birlikte okullardaki vaka sayısı artarken, aşılamanın öğrencilerdeki oranı da merak konusu oldu.

Sağlıkçılar tarafından COVID-19’dan korunmanın en önemli yöntemi olarak gösterilen aşılamanın yaşı adanın kuzeyinde 12’ye kadar indi, ancak Milli Eğitim Bakanlığı’ndan elde edilen veriler, Ortaöğrenimdeki öğrencilerde aşılama oranının yüzde 56 ile sınırlı kaldığını gösterdi.

Mevcut veriler ışığında YENİDÜZEN’e konuşan velilerin ortak derdi aşılar konusundaki eksik bilgilendirmenin yarattığı belirsizlik olurken, Milli Eğitim ve Kültür Bakanı Olgun Amcaoğlu ise tüm ailelere yazı gönderip aşılama için izin istediklerini, oranı artırmak için sıkı bir çalışma içinde olduklarını aktardı.

Öte yandan eksik bilgilendirme konusunda velilere katıldığını dile getiren Pandemi Hekimi Dr. Emre Vudalı, aşılamanın yüzde 50 civarında kalmasını bu bilgilendirme yetersizliğine bağladı. Çocuk Sağlığı Uzmanları Dr. Çiğdem Bakkaloğlu ve Dr. Zeynep Cerit ise birçok ülkede 12-18 yaş aralığındaki çocukların aşılama işlemlerinin tamamlandığını ve Amerika gibi bazı ülkelerde 5 yaşa kadar inmek üzere çalışmaların başlatıldığını aktardı. Hekimler hastalıkla mücadelede aşının önemini hatırlatırken, tüm velileri çocuklarına aşı yaptırmaya çağırdı.

Milli Eğitim ve Kültür Bakanı Olgun Amcaoğlu:

“Sürekli kampanyalarla aşıyı teşvik etmeye çalışıyoruz”

“Aşılama oranı Meslek Lisesi ve Teknik Liselerde yüzde 72, Genel Ortaöğretimde yüzde 56. Bu sayıyı artırmak için sürekli uğraşıyoruz”

Öğrencilerin aşılanma oranlarını açıklayan Milli Eğitim ve Kültür Bakanı Olgun Amcaoğlu rakamların Meslek Lisesi ve Teknik Liselerde yüzde 72, Genel Ortaöğretimde ise yüzde 56 olduğunu söyledi. Aşılamanın artırılması için çaba gösterdiklerini belirten Amcaoğlu, tüm ailelere yazı yazdıklarını ve çocukların aşılanması için izin istediklerini kaydetti. İzinlerin tamamlanmasının ardından birkaç gün içerisinde 12 ve üzeri çocukların aşılanmasına hız verileceğini açıklayan Amcaoğlu, “biz sürekli kampanyalar yapıp eğitimin açık kalması için aşılamanın şart olduğunu söylüyoruz” dedi. Amcaoğlu şöyle devam etti: “Eğitim çalışanlarının tümünü aşıladık ve okulları ona göre açtık. Şu an aşılanan eğitim sektörü çalışanlarının oranı yüzde 99’dur. Bana göre sorun aslında toplumun genelindedir. Artık insanların toplumsal bağışıklık için, çocuklar da dahil olmak üzere aşılanmaya önem vermesi lazım. Okullarda alınan tedbirlerin üçte biri şu an dışarıda alınmıyor. Okullar en güvenli noktalardan biri”.

Bilgilendirme eksikliğiyle ilgili de konuşan Amcaoğlu, önümüzdeki hafta Bulaşıcı Hastalıklar Üst Komitesi ile okul yetkililerini bir araya getireceklerini ve sahadaki sıkıntıları tartışarak nasıl daha iyiye gidilebileceğini tartışacaklarını söyledi. Amcaoğlu, “zaten elimizden geldiğince bilgilendirmeleri yapıyoruz ama öyle bir eksiklik varsa da, istişare içinde bu bilgilendirmeler artırılacaktır” ifadelerini kullandı.

Pandemi Hekimi Dr. Emre Vudalı:

“Sağlık otoriteleri yeterli bilgi vermiyor, veliler korkuyor”

“Rakamın yüzde 50’lerde kalmasının sebebi eksik bilgilendirme… Veliler de haklı olarak çocukları için endişeleniyor ancak aşı çok önemli bir koruyucu… Benim çocuğum olsa hiç düşünmeden yaptırırım”

Bu dönemde yetişkinlerde olduğu gibi çocuklarda da aşılanmanın önündeki en büyük engelin bilgilendirme eksikliği olduğuna dikkat çeken Pandemi Hekimi Dr. Emre Vudalı, gerek Tabipler Birliği’nin, gerekse Sağlık Bakanlığı’nın halka yeterli bilgiyi vermediğini savundu. İnsanların aşıyla ilgili sosyal medyadan okuduğu komplo teorilerine inandığını dile getiren Vudalı, bu konuda ciddi bir bilgi kirliliği olduğunu ve güvenilir sağlık otoritelerinin toplumu bilgilendirici açıklamalar yapması gerektiğini belirtti.

“Kendi çocuğum olsa düşünmeden yaptırırım”

Çocuklara aşı yapma konusunun tüm dünyada tartışıldığını ifade eden Vudalı, velilerin karar verirken, dünya genelindeki fayda-zarar oranlarını incelemesi gerektiğini kaydetti. Vudalı şunları söyledi: “Şu an tüm dünyada yaş 12’ye kadar indi. Amerika’da 5’e inmesi de konuşuluyor. Bu aşılar dünya genelinde milyonlarca çocuğa yapıldı ve iyi etkileri olduğu da açıktır. Velilerin faydası ve zararını iyice değerlendirip karar vermesi lazım. Eğer benim çocuğum olsa düşünmeden yaptırırdım çünkü bu aşılar çocuklarda ölüm oranını düşürmek için kullanılıyor ve ciddi oranda işe de yarıyor aslında. Bu açıdan yapılması gerektiğini düşünüyorum”.

“Şu an için çocuklardaki oranın yüzde 50 civarında olduğunu hatırlıyorum” şeklinde konuşan Vudalı, yüzdeliğin bu civarda kalmasının sebebi olarak bilgilendirme eksikliğini işaret etti. Vudalı, “insanlar haliyle çocukları için endişeleniyor ve yeterince bilgi sahibi olmadığı bir şeyi çocuğuna yaptırmak istemiyor” dedi, yetkilileri aşı konusunda velileri bilgilendirmeye çağırdı.

Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Çiğdem Bakkaloğlu:

“Virüsü kapmak aşının yan etkilerinden daha tehlikeli”

“Birçok ülkede çocuk aşılamaları tamamlandı… Bu hastalığı atlatmanın başka yolu yok… COVID-19’a yakalanmak aşının yan etkilerinden daha riskli”

Birçok ülkede 12-18 yaş aralığındaki çocukların aşılanmasının tamamladığını dile getiren Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Çiğdem Bakkaloğlu, bazı yerlerde 5-11 yaş grubu için de aşı çalışmalarının başladığını aktardı. Kıbrıs’ın kuzeyinde de bu sürecin hızlanması gerektiğini söyleyen Bakkaloğlu sözlerine şöyle devam etti: “ Bu hastalığı atlatmanın başka çaresi yok. Zaten aşıların yan etkileri çocuklar için oldukça az. Hatta COVID-19 olmaları onlar için daha kötü sonuçlar doğuracaktır. Bu yüzden tüm velilerin çocuklarına aşı yaptırmaları gerekiyor”.

Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Zeynep Cerit:

“Özellikle kronik hastalığı olan çocuklar mutlaka aşı olmalı”

“Eğer çocuklarda yeterli aşılama oranına ulaşılmazsa virüs mutasyon açısından okullarda kendisine alan açabilir… Özellikle obezitesi ya da kronik hastalığı olan çocuklara mutlaka aşı yapılmalı”

Aşıların çocuklarda kullanılmaya başlamadan önce önemli deneme süreçlerinden geçtiklerini söyleyen Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Zeynep Cerit şu an İngiltere, Amerika, Çin ve birçok Avrupa ülkesinde 12 yaş üzerindeki çocuklara sistematik bir biçimde COVID-19 aşısı yapıldığını ve bu uygulamanın Kıbrıs’ın kuzeyinde de yaygınlaşması gerektiğini belirtti. Aşının yetişkinlerde olduğu gibi çocuklarda da çok önemli bir korunma yöntemi olduğuna dikkat çeken Cerit şöyle devam etti: “En azında obezitesi ya da kronik hastalığı olan çocuklara mutlaka aşı yapılmalıdır. Bu, okullarda artan vakalarla mücadele etmek için önemli bir koruma yöntemidir. Eğer çocuklarda yeterli aşılama oranına ulaşılmazsa virüs mutasyon açısından okullarda kendisine alan açabilir. Şu an Amerika aşı yaşını beşe kadar indirme çabasındadır”.

Aşılamanın çoğunlukla çocuklarda bir yan etkiye neden olmadığını belirten Cerit, görülen ender yan etkilerin de ayakta atlatılabilecek semptomlar oluğunu kaydetti. Cerit, “hastalığın önünü alabilmek adına velilere aşıya yönelmeyi öneriyorum” şeklinde konuştu.

Veliler ne dedi?

Terin Çamlıbelli: “Devlet işini doğru yapmıyor, halkı bilgilendirmiyor”

“Sedat Simavi Meslek Lisesi’ne giden iki oğlum var ve ikisinin de iki doz aşısı bulunuyor. Küçük oğlum da 12 yaşında ve Ruso’da okuyor. Ona henüz aşı yaptıramadık çünkü sanırım aşı yaşı yeni yeni 12’nin altına inmeye başladı. Şimdi okulda bir şey imzaladık, vakti gelince onun aşısını da yaptıracağız. Şahsen ben aşı olunması gerektiğini düşünüyorum ancak tek kaygımız bu olduğumuz aşının bizi gerçekten koruyup korumayacağı. Bence bu konuda ciddi bir bilgi eksikliği var. Aşılar gerçek anlamda koruyucu mu, herhangi bir yan etkisi ya da zararı var mı? Sağlık Bakanlığı yetkililerinin de doktorların bunlarla ilgili daha açıklayıcı bilgiler vermesi gerekiyor. Bence burada sağlık sistemi gerçekten düzgün çalışmıyor. Ben bugün hastanedeydim, düzgün sıra yoktu, çalışan bir kişiydi, halk dip dibeydi. Hastaneye sağlıklı olmaya gidiliyor ama orası da sağlıklı bir ortam değil. Ben yetkililere soruyorum, biz hem kendimize hem çocuklarımıza aşı yaptırıyoruz, korunabileceğimizi düşünüyoruz ama bu ne kadar doğru? Mesela benim 12 yaşındaki çocuğum aşı olmaktan korkuyor ama ben yine de onun için iyi olacağını düşündüğümden dolayı aşı olması için imza verdim. Biz veliler olarak çocuklarımız adına karar verirken bazı şeylerden emin olmak istiyoruz. Devletin işini düzgün yaptığını, halkı yeterince bilgilendirdiğini ve gerekli COVID denetimlerini yaptığını düşünmüyorum. Ne yazık ki bu adada ne sağlık anlamında ne de ekonomik anlamda çocuklarımın geleceğini görmüyorum. Elimde olsa gerçekten bu adadan gideceğim”.

Ahmet Ateş Sönmez: “Bir bilgi eksikliği, belirsizlik var”

“Sağlık Bakanlığı okullara belge verdi, okullar da bunu velilere dağıttı ancak Bakanlık çocuklarımıza hangi aşının yapılacağını belirtmedi. O noktada bir bilgi eksikliği, belirsizlik vardı. Bu yüzden ben kabul etmedim. Cuma günü kendi imkanlarımla iki çocuğumu da götürüp BioNTech yaptıracağım. Aşıların bu vaka artışında çocuklarımızı koruyacağına inanıyorum ancak ne yazık ki devletimiz yeterli bilgilendirmeyi yapmıyor. Benim İngiltere’de okuyan yeğenim var, aşılarını orada yaptırdı ve görüyoruz ki oradaki yetkililer aşının nasıl yapılması gerektiğiyle, hangi aşının ne gibi riskleri olduğuyla ilgili halkını en iyi şekilde bilgilendiriyor. Burada böyle bir şey görmüyoruz. Burada birçok vaka çıkıyor, ölüm oluyor ama hiçbir yetkili halkı aşılar konusunda yeterli şekilde bilgilendirmiyor, insanlar da haliyle çocuklarına aşı yaptırırken korkuyor”.

İsmail Doymuş: “Etkilerinden emin olmadığım için çocuğuma aşı yaptırmıyorum”

“Çocuğum 11 yaşında, zaten yaşı aşı için henüz erken ama yaşı geldiği zaman da yapmayı düşünmüyoruz çünkü bu konuda ciddi bir belirsizlik var. Ben aşılarımı oldum ama düzgün bilgilendirme yapılmadığı için çocuğuma yaptırmaktan korkuyorum. Özellikle çocuklar için aşının nasıl etkileri olacağını bilmiyoruz. Eğer aşılarla ilgili yeterli bilgilendirme yapılsa, tüm yan etkileri açıkça konuşulsa belki bizler de veliler olarak daha rahat davranacağız ancak şimdilik çocuklarımız için aşı kararı vermekten korkuyoruz”.

Mehmet Vudalı: “Hükümet aşı olmayanları denetlemeli”

“Çocuklarımızın aşılarını yaptırdık ancak bence her şeyden önce devlet memurları ve öğretmenler aşılarını eksiksiz şekilde olmalı. Buna hükümetin bir çare bulması ve aşı olmayanları belirlemek için gerekli denetlemeleri yapması gerekiyor. Aksi taktirde bizim çocuklarımızı riske atmış oluyorlar. Devlet insanlara yeterli bilgiyi veriyor ama bazı kişiler gerçekten aşıya karşı önyargılı ve ne kendine ne de çocuğuna aşı yaptırmıyor. Aşı gereklidir. İnsanlar mutlaka aşılarını yaptırmalı, hükümet de bu konuyu sıkı denetimlerle takip etmelidir”.

Bayram Durmuşoğlu: “Devletin sağlığı düşündüğü yok”

“Ben dört kız babasıyım ve hepsi için çok endişeliyim. Vakalar bu hızla artmaya devam ederse artık çocuklarımı okula göndermeyeceğim. Aşılarını yaptırdılar ancak hiç doğru düzgün kontrol ve denetleme yapılmıyor. Ayrıca aşılarla ilgili yeterli bilgilendirme de yapılmıyor. Zaten Sağlık Bakanlığı artık kendi kendinin kontrolünü bile yapamıyor. En yakın örnek Devlet Hastanesi… Her yeri su basmış, bu nasıl bir hastane? Artık sağlığı kimsenin düşündüğü yok. Biz çocuklarımız için endişeliyiz”.

Zehra Sönmezanı: “Bazı veliler bilgilendirilmesine rağmen çocuğuna aşı yaptırmıyor”

“Büyük oğluma aşı yaptırdım ancak küçüğün henüz yaşı tutmadığı için yaptırmamıştım. Doktorumuza danıştım sakıncalı olmadığını söyledi o yüzden küçük oğluma da yaptırmayı düşünüyorum. Aşıların kesinlikle koruyuculuğu olduğunu düşünüyorum ancak veliler bir şekilde bilgilendirilmesine rağmen bazıları ısrarla bu bilgiyi almak istemiyor ve çocuklarına aşı yaptırmamaya devam ediyor. Eğitimin devam edebilmesi için aşı elzem”.