Eğitimde Dönüşüm Yapmanın Nedenleri
ÖSYM, Türkiye üniversiteleri giriş sınavı olan Yükseköğretim Kurumları Sınavı (2019-YKS) sayısal verilerini açıkladı. Bu sonuçlara göre 2 milyon 390 bin 491 adayın girdiği Temel Yeterlilik Testinde (TYT) 14 bin 971 aday sıfır çekti. Daha anlaşılır bir şekilde söyleyecek olursak, yaklaşık 15 bin aday sınıf çekti yani hiçbir soruya doğru yanıt veremedi.
Sınavın ikinci oturumu olan Alan Yeterlilik Testi (AYT) sorularına doğru yanıt verme bakımından ise adaylar; Fizikte ve kimyada ortama 1 net, biyolojide ise 1.5 neti geçemedi. 40 soruluk matematik testinde ise ortalama net sayısı 5 oldu.
Elbette üniversite giriş sınavı (YKS) sonuçların hiçbir şeyin göstergesi değildir. Ancak;
- Temel Yeterlilik Testinden 15 bin adayın sıfır çektiği,
- Matematikte 5 net doğru,
- Biyolojide 1.5 net doğru,
- Fizik ve kimyada ise 1 net doğru soru sonuçlarının elde edildiği bir Türkiye’den bilimsel ve teknolojik devrimler yapması beklenemez.
Ülkemiz açısından eğitimdeki başarıyı üniversiteye giriş üzerinden değerlendirmek anlamlı sonuçlar vermeyecektir. Çünkü liselerimizden mezun olan her öğrenci okumak istediği her alanda kayıt yaptırabileceği bir yükseköğretim programı bulabiliyor. Kısacası liseden mezun olan her öğrenci başarılı olup olmayacağına ya da hazır bulunuş düzeyine uygun olup olmadığına bakmaksızın dilediği üniversite programlarına kayıt yaptırabiliyor…
Öte yanda liselerimizden hem de kamu liselerimizden muzun olan önemsenecek sayıda çok başarılı öğrencilerimiz var. Hazır bulunuş düzeyleri yüksek, becerileri gelişmiş, akademik bilgileri son derece yetkin öğrencilerimiz var. Bu öğrencilerimiz ülkemizde, Türkiye’de veya diğer ülkelerdeki birçok saygın üniversiteden kabul alabiliyor. Yani öğrencilerimiz bireysel olarak başarıyı elde edebiliyorlar. Ne var ki bunu toplumsal bir başarı öyküsü haline getirecek kaliteli bir eğitim sistemine sahip olmadığımız da tartışmaya gerek bırakmayacak biçimde orta yerde duruyor.
Şüphesiz ki eğitimde kalite kendi başına olmuyor. Bu anlamda atılması gereken adımlar var. Görünen o ki, atılması gereken ilk ve en önemli adım eğitimin ihtiyaç duyduğu dönüşümü fark edebilmektir.
Eğitimin ihtiyaç duyduğu bu dönüşümü, geçmişte yaptıklarımızı tekrar ederek sağlayamayacağımız açıktır. Bu konuda ısrar etmek çocuklarımızın eğitime, okula ve öğrenmeye karşı yabancılaşmasına, aralarından bireysel olarak başarılı olanlar çıksa bile toplumsal olarak başarılı olamamamıza neden olacaktır.
Bugünün dünyası dünkünden çok farklı olduğu gibi, yarının dünyasının da bugünkünden çok daha farklı olacaktır. Geleceğin dünyası, düşünen, öznel çözüm önerileri bulan, fark yaratan, hayal kurabilenlerin dünyasıdır. Oysa eğitim sistemimiz çocuklarımıza, gençlerimize düşünmeyi, hayal kurmayı, geleceğe özgüvenle bakmayı öğretmekten çok uzaktadır. Eğitim dediğimiz açık sistem ülkedeki kurulu yapının aynasıdır. Kanımca sırf bu neden bile eğitimde dönüşümün gerekliliğini kaçınılmaz kılmaktadır.
Yeni Nesil Kafası
İşlerin Geleceği Hakkında Önemli 5 Şey
Yeni nesil kafası taşıyan gençler, geleceğe giden yolda bir üniversite diplomasının işe yarayacağına ve diploma sahibi olmanın kendilerine saygın bir yaşam sunacak bir işi garanti edeceğine inanmıyorlar. Ayrıca diploma sahibi olmaya giden yolun, onları kendilerine ilginç gelen konulardan uzaklaştırdığını yaşayarak görüyor ve bunlardan vazgeçmek için katlanacakları özverinin de elde edecekleri sonuca değmeyeceğini düşünüyorlar.
Yeni nesil kafasının farkında olduğu 5 şey:
- Yüksek hızlı mobil internet, yapay zeka, büyük veri analitiği ve bulut teknolojisi yakın geleceğimizin en önemli çalışma alanları olacak.
- Küresel olarak büyük firmaların bünyelerinde; günümüzde yeni ortaya çıkan meslekler büyük bir hızla artarken, teknolojik eskimeden etkilenen iş kolları da aynı oranda azalıyor.
- İnsanlar, makineler ve algoritmalar arasındaki işbölümü hızla değişiyor
- İşyerinde yeni görevler yeni becerilere olan talebi arttırıyor
- Hepimizin yaşam boyu öğrenici olması gerekecek.
Bir Mesaj ve Bir Resim
Plan Ya Da Plansızlık
Başarının altında yatan en önemli unsur planlamadır. Ne kadar işin ustası olursanız olun, plansızlık varsa başarısızlık kaçınılmazdır.