Eğitimdeki Eksikler
Yeni eğitim dönemine 1 aydan az bir süre kaldı… Eğitim Bakanlığı’nda yoğun bir çalışma olduğu gözlerden kaçmıyor. Okulların bina bakım ve alt yapı onarımları, okul araç –gereç ve ders kitaplarının temini, öğretmen istihdamları gibi birçok konuda yeni eğitim yılı hazırlıkları devam ediyor. Ancak her şeye rağmen görünen o ki; yeni eğitim yılı özellikle bina bakım onarım-alt yapı çalışmaları ve öğretmen istihdamı açısından sıkıntılarla açılacak…
Zaten Milli Eğitim ve Kültür Bakanı Sayın Özdemir Berova da birçok açıklamasında “okulları en az eksikle” açma uğraşında olduklarını dile getiriyor… Yani şu denmek isteniyor; “okulların açılmasında eksiklikler yaşanacak ama bunu en aza indirmek için uğraşıyoruz.” Aslında Sayın Berova’nın bu anlamdaki açık yürekliğini ve popülizmden uzak tavrını takdir etmek lazım…
Ancak dikkatlerden kaçmaması gereken önemli bir husus daha var. Binası, öğretmeni, kitabı kısacası her unsuru hazır olan okullarda her şey tamam mı? Ya da şöyle soralım: eğitim sistemimizin geleceğe dönük ihtiyaçları sadece bunlar mı?
Biyolojik bir varlık olarak hayatına başlayan insanoğlu, sosyal ve kültürel çevresiyle etkileşerek ikinci boyutu olan kültürel boyutunu geliştirmektedir. Örneğin okullarımızda insanın sosyo-kültürel boyutunda işler tamam mı? (-ki eğitimin esas derdi bu olmalıdır). Ya da okullar toplumsal kültürü, miras olarak yeni kuşaklara aktarmada gerçekten yeterli mi?
Peki ya kalkınma! Eğitim sistemimizin üretime dönük olarak gelişmesi için hangi eksiklikleri var? Bunlarla ilgili eksiklikleri gidermek için neler yapıyoruz?
Oysa bir ülkenin gelişimi, o ülke bireylerinin ve bir bütün olarak toplumunun taşıdığı niteliğe bağlıdır. Bunun temelinde de eğitim sisteminin sahip olduğu anlayışlar yatmaktadır… Gelecek, bizden daha fazla demokrasi, daha fazla insan hakları, daha fazla etik değerler, daha fazla evrensel nitelikler istiyor… Bu da eğitimin işidir…
İşte bu yüzden eğitim, rast gelelikten uzak, ciddi planlama ve programlamayı gerektirmektedir. Çünkü eğitimin belirlenmiş hedeflere ulaşma gerekliliği vardır.
Örneğin;
• Medya seçimleri tercihinin sorumluluğu taşıması,
• Bireylerin, güncel olayları algılama ve ilgilerini yoğunlaştırması,
• Küresel ve yerel kültürlerde yanlış veya kötü temsiliyeti ayırt etmesi,
• Dürüstlük, sorumluluk ve etik kurallara bağlılık geliştirmesi,
• Farklılıklara saygı duyması, farklı görüşlere tahammül etmesi,
• Her türlü şiddete karşı duruş sergilemesi,
• Eşitlik, duyarlılık, adillik, dayanışma ve paylaşım adına toplumsal hayata aktif olarak katılma davranışları kazanması gibi unsurlar açısından da eğitim sistemimizde eksikler yok mu?
Hiç kuşku yok ki eğitim sistemimiz birçok açıdan eleştiri almaktadır. Pek tabidir ki bu eleştiriler, eğitime bakılan değerler penceresi ile doğrudan ilişkilidir. Ancak geleneksel anlayışlarla 21. Yüzyıl ihtiyaçlarının karşılanamayacağı da aşikardır... O halde yapılması gereken şey; geleneksek anlamdaki eğitim ihtiyaçlarının yanında eğitimi geleceğin ihtiyaçlarına göre yeniden yapılandırmak olmalıdır. Yoksa okulların eksik ya da tamam açılmasının bir farkı olmayacaktır…
------------------------------------------------------------
Aklınızda Bulunsun
Türkiye Üniversitelerinde Yeni Düzenleme
Türkiye darbe girişiminden sonra OHAL kararları çerçevesinde üniversitelerde sular durulmuyor. TC Hükümetinin almış olduğu yeni kararlara göre faaliyet izninin kaldırılmasını gerektiren durumlar tespit edilen vakıf yüksek öğretim kurumları ile kurucu vakıflarına kayyum atanan vakıf üniversitelerin faaliyet izni, YÖK’ün teklifi ve Bakanlar Kurulu kararı ile kaldırılacak. İzni kaldırılan üniversitelerde kayıtlı öğrenciler, YÖK tarafından garantör üniversiteye veya belirlenecek bir devlet üniversitesine nakledilecek. İzmir ve İstanbul’da dört yeni üniversite kurulacak.
İstanbul’da Engelsiz Eğitim Vakfı'nca İstanbul Kent Üniversitesi adı altında bir vakıf üniversitesi kurulacak. Ayrıca İstanbul’da Beykoz Üniversitesi, İzmir’de ise İzmir Bakırçay ve İzmir Demokrasi üniversiteleri kurulması kararı alındı. Bazı üniversitelerin de isimleri değiştirildi. Buna göre Niğde Üniversitesi’nin adı Ömer Halisdemir Üniversitesi, Celal Bayar Üniversitesi’nin adı Manisa Celal Bayar Üniversitesi, Tunceli Üniversitesi’nin adı Munzur Üniversitesi, Yeni Yüzyıl Üniversitesi’nin adı İstanbul Yeni Yüzyıl Üniversitesi, Yıldırım Beyazıt Üniversitesi’nin adı ise Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi olarak değiştirildi.
--------------------------------------------------------------------
Sıra Dışı Okullar
Orestad Gymnasium
Okullar, öğrenciler için çoğu zaman sıkıcı ortamlar olarak algılanabiliyor. Ancak bilmeliyiz ki çok sıra dışı okullar da var. İşte bu haftadan itibaren Dünya’nın farklı yerlerindeki sıra dışı okulları bu köşeye taşımaya çalışacağım… İlk sıra dışı Kopenhag Danimarka’dan…
“Orestad Gymnasium” adındaki okulun1100 fazla öğrencisi var. Okul, cam bir küpün içinde dev bir sınıf görünümünde... Gymnasium adı verilen okuldaki açık alanlar davula benzer bölümlerle ayrılıyor. Bu konforlu alanlarda öğrenciler esnek ve yaratıcı düşünmeye teşvik ediliyor. Serbest zaman geçirmeleri sağlanıyor ve yetişkinlere saçma bile gelse her anlamdaki yaratıcı fikirler dikkate alınıp değerlendiriliyor.