Eğitimin Ekonomisi
Bir ülkede üretilen eğitim hizmetinin nicel ve nitel düzeyi ise eğitim için ayrılan parasal kaynaklara ve bunlarla sağlanabilen girdilerin niteliğine ve niceliğine, eğitim teknolojisine ve eğitim sisteminin yapı ve işleyişine bağlıdır.
Eğitimden beklenen toplumsal, siyasal ve ekonomik işlevlerin yerine getirilmesi, eğitime ayrılan kaynakların düzeyine ve bu kaynakların etkili ve verimli kullanımına bağlıdır. Bu bağlamda ülkeler arasında eğitim finansmanında farklı yöntemler tercih edilmektedir. Bazı ülkelerin eğitim ayırdıkları kaynakların finansal türü şöyledir:
- Almanya = Eyalet Yönetimleri + Yerel Yönetimler
- Belçika = Eğitim Bakanlığı + Yerel Yönetimler + Sivil Toplum Örgütleri
- Danimarka = Eğitim Bakanlığı + Yerel Yönetimler
- Finlandiya = Eğitim Bakanlığı + Yerel Yönetimler
- Fransa = Eğitim Bakanlığı + Yükseköğretim Araştırma Bakanlığı
- Hollanda = Eğitim, Bilim Ve Kültür Bakanlığı + Yerel Yönetimler
- İngiltere = Yerel Yönetimler + Özel Kuruluşlar + Okul Yönetimleri
- İspanya = Eğitim Bakanlığı + Özerk Bölge Yönetimleri + Yerel Yönetimler
- İsveç = Eğitim Bakanlığı + Yerel Yönetimler
- İtalya = Eğitim Bakanlığı + Yerel Yönetimler + Sivil Toplum Örgütleri
- Yunanistan = Eğitim Bakanlığı +Sivil Toplum Örgütleri + Katkı Payı ve Bağışlar
- ABD = Federal Hükümet + Eyalet Yönetimleri + Yerel Yönetimler
- Türkiye = Eğitim Bakanlığı
Görüleceği gibi en liberal ülkelerde bile eğitimin kamusal yanı vardır.
Eğitim sisteminin ülke kaynaklarının büyük bir kısmını tükettiği göz önüne alınırsa, ne denli bir öneme sahip olduğu ve ne kadar bilimsel bir plânlamanın yapılması gerektiği açıkça kendini göstermektedir.
Ne var ki bugün yaşadığımız plansız uygulamalar, uyumsuz ve etkisiz çalışan siyasi kadrolaşmanın yarattığı bürokratik aksamalar, çağdaş eğitim ve yönetim kuramlarını sisteme entegre edememe, eğitim bilimi ilkeleri yerine, siyasi kaygılarla karar alma gibi unsurlar eğitimde ekonomik kaynakları verimli kullanamamanın temel nedenini oluşturuyor.
Oysa bir ülkenin ekonomik kalkınmasını o ülke halkının, kişisel ve toplumsal gelişmesine bağlıdır. Bu da eğitimin işidir. İşte tam da bu nedenle eğitim; rast gelelikten uzak olmalıdır. Eğitim maksatlıdır, eğitimin belirlenmiş hedeflere ulaşmak gerekliliği vardır.
Lafın özü, bugünlerden nasıl kurtuluruz sorunun doğru yanıtı; eğitimde ciddi planı, nitelikli programı, ihtiyaçlara dönük vizyonu olan politikalardır. Bu son şansımız olabilir…
Aklınızda Bulunsun
Başarılı İnsanların 5 Alışkanlığı
Davranışlarınız, çalışmalarınız, konuşmalarınız kısacası yaptığını her şey, çevrenizdeki insanlar üzerinde doğrudan bir etkiye sahiptir. Konuşma, hareket etme ve liderlik etme şekliniz konusunda bilinçli olarak, daha iyi iş sonuçları elde etmek için alışkanlıklarınızı değiştirmeniz gerekebilir. 913 kişinin katılımcı olduğu bir araştırma sonucuna göre işte başarılı insanların 5 alışkanlığı:
- Empati kurun
- Değişikliği, yenili ve dönüşümü benimseyin
- Deneyimlerinizi paylaşın
- Farklı görüşleri destekleyin
- Farklı yaşların ortaya koyduğu fikirleri önemseyin
Anlayana Gülmece
3 Zarf
Eski daire müdürü, yerine atanan yeni daire müdürüne tavsiyelerde bulunduktan sonra 3 adet zarf verdi. Her biri numaralanmıştı… Eski müdür yenisine ileride her başı sıkıştığında bir zarfı açmasını söyledi. Ve yeni müdür ise başladı.
İlk iki ay isler yolunda gitti. Fakat sonra sorunların ardı arkası kesilmedi. Ne yapacağını bilemeyen yeni müdür, en sonunda birinci zarfı açtı. Zarfta söyle yazıyordu:
- Kendinden önceki müdürü suçla...
Yeni müdür hemen bir basın toplantısı ayarladı ve sorunlar için kendinden önceki müdürün politikalarını suçladı. İşler bir süre daha yolunda gitti. Fakat sonra daha da büyük sorunlar çıkmaya başladı. Yeni müdür gecikmeden ikinci zarfı açtı. Zarfta şu yazıyordu:
- Sistemi suçla…
Yeni müdür hemen sistemin yanlış olduğunu, bu sistemle işlerin yürütülemeyeceği yönünde açıklamalarda bulundu. İşler düzelir gibi oldu ancak kısa bir süre sonra tam bir kaos yaşandı… Bunun üzerine yeni müdür tereddüt etmeden üçüncü zarfı da açtı. Zarfta şu yazıyordu:
- 3 zarf hazırla…