Eide’ye mektup
Güle güle Eide. Bundan sonraki hayatında başarılar ve mutluluklar dileriz sana.
Sayın Eide...
Göreve başlarken çok iyi niyetliydin. Bundan kuşkumuz yok. Hatta belki de ‘başarmak’ için kararlıydın da. Umutluydun, “Ben çözerim bu sorunu” bile demişsindir içinden belki de. Ama sanırım ‘bilmediklerin’ de çoktu.
25’inci BM temsilciydin sen. Yani biz (!), senden önceki 24’ünü öyle bir yemiştik ki... Bu büyük başarımızın (!) ardından, seninle ‘başarısız’ olmayı göze alacağımızı mı sanmıştın ?
İtiraf et... Göreve başlarken, Kıbrıslı Rum’u da Kıbrıslı Türk’ü de tanımıyordun. Bizim, ortak çabalarımızla, yarım yüzıldır neler neler başardığımızı (!) da bilmiyordun. Anlaşılan o ki, sana anlatan da çıkmamıştı.
Sadece, Kıbrıslı Türk ve Kıbrıslı Rumlarla mı muhatab olacağını sanıyordun ? İngilteresi, ABD’si bir yana, Kıbrısın iki halkının arkalarında Anavatanları da olduğunu bilmiyor muydun ?
Anavatanlar karşına dikildiğinde, ‘Ana’ mıdırlar, ‘Üvey Ana’ mı diye düşündüğün olmadığını söyleme sakın....
Kıbrıs halkının bütününü de, politikacılarının bütününü de, her fırsatta çözüm için çırpınan insanlar mı sanıyordun ? Bu adada, mevcut durumdan son derece mutlu, alacağını fazlasıyla almış, hala da almaya devam edenler; vurgunlarının sonu gelmeyenler de olduğunu biliyor muydun ?
Sen 25’inciydin Sayın Eide...Seni de yedik sonunda. Hayal kırıklığına uğramışsındır. Ama geçer, merak etme. Sakin, sessiz bir yerlere çekil, ve de sakın ola “Ben nerede hata yaptım” diye düşünme. Çok değil, üç aycık kendini Kıbrıs konusundaki gelişmelerden de, dünyadan da izole et. Geçer. Atlatırsın merak etme.
Haaa...Biz mi ? Takma kafana... Biz zaten böyle yaşamaya çoktan alıştık. Sen 25. BM Temsilcisi’ydin. Biz ise, sadece temsilcileri değil, daha nice Başbakanları, Dıişleri Bakanlarını, BM Genel Sekreterlerini görmüş, yemiş iki toplumuz. Bu gidişe daha yiyeceklerimiz de var sırada...
Doktorsuz Hastaneler
Ben bu yazıyı yazarken Devlet kadrolarından istifa edip ayrılan Tıp Doktorları’nın sayısı çok fazla değildi. İlerleyen günlerde sayı daha da artacak mı ? Artarsa, sonunda Devlet Hastanelerimizde sıkıntılar yaşanacak mı ? Sağlık Bakanımız “Servisler kapanmadı. Doktor açığı da yok..” diyor.
‘Şimdilik’ öyledir herhalde. Ama ilerki günlerde ne olur ?
Halkın büyük bir çoğunluğunun ne olup bittiği ile ilgili ayrıntılı bilgisi olduğunu sanmıyorum. Orada burada ağız yokladım, bu sonuca vardım. Birazcık birşeyler bilenler de “İkinci iş meselesi” diyor.
***
Doktorlar için ‘İkinci İş Yasağı’ Devlet Hastanelerimizi vurdu ve vuracak da. Bu çok açık. Nelerle karşılaşacağımızı ilerki günlerde göreceğiz hep birlikte de, insanın aklına takılıyor ister istemez. ‘İkinci İş’ yapanlar sadece Tıp Doktorları mı ?
Sadece Doktorlar mıydı sorun ?
İçtenlikle yanılmayı çok ama çok istiyorum ama Devlet Hastanelerinde büyük sorunların eşiğindeymişiz gibi geliyor bana.
Sokak Ağzı
“Biz, Devlet Hastanelerindeki karmaşanın çözümlenmesini beklerken çok daha büyük bir sorunla karşı karşıya kaldık. Bundan sonra sorunlarımızı Güney’deki Devlet Hastanelerinde mi çözelim dersiniz ?astaneleriHas”
***
“Doktorların ikinci işleri bu kadar battı da, müşavirlerin, milletvekillerinin, bakanların, devletten yüklü maaş çektikleri halde ikinci, üçüncü ve dördüncü işleri neden batmıyor anlayamadım.”
***
“Uyanın be insanlar.... Yola çıkarıldı bile... Yılların Atatürk Öğretmen Akademisi de götürüldü götürülüyor....”
***
“Bir sürü şey oluyor memlekette ama genelde suskun oturduk bekliyoruz, kaderimize razı olmuş gibi. Aptal mıyız ? Yoksa fazla uysal mı ? Koyun muyuz ? Yoksa insan mı ? Dilimiz mi yok ? Yoksa sağır mıyız ? Bizi ne sanıyorlarsa, öyle miyiz yoksa ? Bir gün çıkacak mıyız içinden ?”
***
“Bu günlerde hasta olmaya kalkmayın sakın. Hele hele özel hastenelere gidecek paranız yoksa. Çünkü Devlet Hastanelerinde neyle karşılaşacağınız hiç belli değil.”
***
“Düşündüm taşındım sonunda buldum. En hızlı zengin olmanın yolları belli. Ya uyuşturucu sanatacaksın ya da kadın....”
***
“Kuralar çekildi Fenerbahçe’nin rakibi belli oldu. Hayal kırıklığı yaşadım. Ben Güneyden bir takımın çıkmasını beklerdim dört gözle...”
***
“ BM, Kıbrıs’da çözüm için hayallerinizden vazgeçmeyin demiş. Biz zaten 50 küsur senedir hayaller içinde yaşarız eyy BM. Yani yeni birşey yok bu cephede...Hayallere devam”