Ekim Devrimi’nin 100. Yılında 10 Kitap
Ekim Devrimi’nin ve ardından Bolşevik İktidarın geçirdiği yozlaşma sürecini bire bir gözlem ve deneyimlerle kaleme alan Victor Serge’nin Bir Devrimin Kaderi kitabı, devrimin dönüşümüyle ilgili samimi bir kaynak.
Hazırlayan: Hasan Yıkıcı
[email protected]
- Sovyet Yüzyılı, Moshe Lewin – İletişim Yayınları.
Moshe Lewin Sovyet Yüzyılı'nda, yakın zamana kadar girilemeyen arşivlerdeki belgeler üzerinde ayrıntılı bir araştırma yaparak, tüm karmaşıklığıyla bu tarihin izini sürüyor. Lewin, demografi, ekonomi, kültür ve politik baskı gibi hayati unsurları öne çıkararak, bugüne kadar bütünüyle anlaşılması mümkün olmamış bir sistemin işleyişini bizlere sunuyor. Sovyet Yüzyılı, basit ve çizgisel bir hikâyeden yola çıkarak bu hikâyenin sürekliliklerini, kopuş noktalarını Ekim 1917'deki başlangıcından, 1980'lerdeki çöküş sürecine kadar, Stalinist diktatörlük ve Kruşçev'in imkânsız reformlarıyla geçen yılları da resmederek ayrıntılarıyla ele alıyor.
- Rus Devriminin Tarihi, 3 Cilt, Lev Troçki – Yazın Yayıncılık
Ekim Devriminin önderlerinden Troçki’nin sürgün yıllarında kaleme aldığı üç ciltlik eser gerek çap, gerek güç ve gerekse ihtilal konusunda yazarın fikirlerini bütünlüklü bir şekilde okuyucuya sunuyor. ‘Şubat Devrimi, Çarlığın Devrilmesi’, ‘Ekim Devrimi, Sovyetlerin Zaferi’ ve ‘Başarısız Karşı Devrim’ başlıklarıyla üç ciltten oluşan kitap, bugünün 100 yıl sonra devrim sürecini anlamak isteyenler için “içerden” bir kaynak.
- 1905’den 1917’ye Rus Devrimleri – Murray Bookchin, Dipnot Kitabevi
Murray Bookchin’in tarihten dersler çıkartma amacıyla kaleme aldığı Devrimci Halk Hareketleri Tarihi kitabının üçüncü cildini oluşturan 1905’den 1917’ye Rus Devrimleri kitabı, eleştirel bir perspektiften devrimlerin gelişimini, sonuçlarını ve iktidar ilişkilerini ele alıyor. Özellikle 1917’den itibaren Bolşevik iktidara dair ciddi eleştirilerin yer aldığı kitap, es geçilmemesi gereken bir kaynak.
- Bolşevik Tarihi, 3 Cilt, E.H.Carr – Metis
İngiliz tarihçi E.H. Carr'ın Bolşevik Devrimi tarih yazımında gerçekleştirilmiş en büyük yapıtlardan biri olma özelliğini sürdürüyor. Konusunda bir klasik haline gelen bu başyapıt, Sovyet tarihi üstüne yapılan başka birçok araştırmaya da esin ve başvuru kaynağı olmuştur. Bolşevik Devrimi'nin bu ilk cildi, Bolşevizm'in doğuşunu ve gelişmesini, 1905 ve 1917 devrimlerini ve Sovyet iktidarını içeriyor.
- Devrim Doğru, Bolşevikler İktidara Geliyor, Bolşevikler İktidarda, Alexander Rabinowitch – Yordam Kitap
Alexander Rabinowitch, uzun yıllarını 1917 Sovyet Devrimi'ni incelemeye adamış ABD'li bir tarih profesörüdür. Yazar, tarihin en büyük dönüm noktalarından birini oluşturan 1917 Sovyet Devrimi üzerine yürüttüğü yoğun çalışmanın sonuçlarını üç kitapta toplamıştır. Bu üç kitaplık dizi, çoğu yorumcu tarafından 1917 Rus/Sovyet Devrimi üzerine yapılmış en kapsamlı ve en başarılı çalışma olarak değerlendiriliyor. 1917 Ekimi öncesi ve sonrasında geçen iki yıldan daha kısa ancak son derece yoğun ve hareketli geçen bir zaman kesitini mercek altına alan yazar, kitaplarını bir belge yığınına dönüştürmeden zengin verileri başarılı ve akıcı bir kurgu içinde sunmayı başarıyor.
- Kendi Belgeleriyle Rus Devriminde Anarşistler, Paul Avrich – Metis
1917’den önce Rus Devrimci hareketi oldukça zengin ve çeşitli akımlardan oluşuyordu. Ekim devriminin sadece Bolşevik liderlikten ve iktidardan ibaretmiş gibi sunan resmi Sovyet tarih yazımına rağmen, özellikle anarşistler devrimci hareketin içerisinde önemli bir yer tutmaktaydı.
Bu kitap da Rus devriminden mağlup çıkan bir siyasal hareketin, Anarşistlerin kendi belgelerinin bir derlemesi.
Anarşist düşüncenin, Rusya’daki devrim süreci içindeki gelişimini, eylemlerini ve Bolşevikler’den ayrımlarını tanıtan bu belgelerin okura, Sovyet devrimini daha iyi tanımak için yeni bir bakış açısının ipuçlarını sunmaktadır.
- Bir Devrimin Kaderi, Victor Serge – Pencere Yayınları
Ekim Devrimi’nin ve ardından Bolşevik İktidarın geçirdiği yozlaşma sürecini bire bir gözlem ve deneyimlerle kaleme alan Victor Serge’nin Bir Devrimin Kaderi kitabı, devrimin dönüşümüyle ilgili samimi bir kaynak.
“Siyasi düzende Sovyetler, sendikalar, kooperatifler, komünist parti birlikte kayboldular. Bunlardan geriye oldukça pahalı ve can sıkıcı tabelalardan, kırtasiyeci memurlar ordusundan, laflardan başka bir nesne kalmadı. Sovyetlerin seçimlerinde, müzik başta, eller oy birliğiyle havaya kalkmış olarak, topluca oy verilecek; ya da oylama iş saati içinde, fabrikada bütün kapılar kapalı halde yapılacaktı. Bunları kimin seçtiğini hiç kimse bilmiyor, bununla hiç kimse ilgilenmiyor. Sendika aidatları alıyor, bunları aktif elemanlar arasında paylaştırıyorlar, yani yazlıkta oturanlar ve tiyatrolar için ayrıcalıklı biletler edinme düzenine uygun düşünce sahipleri fabrikada kalabalık bir bürokrasi oluşturuyorlar.”
- Dünya’yı Sarsan On Gün, John Reed – Yordam Kitap
Dünyayı Sarsan On Gün, 1917 Sovyet Devrimi'ni olanca canlılığıyla yansıtan bir anlatıdır. Devrimi günbegün izleyen Amerikalı gazeteci John Reed bir tarihçi titizliğiyle, belgelere dayanarak kurar yapıtını. Bu kitabı eşsiz kılan, başkaldırının açığa çıkardığı yaratıcı enerjiyle kaleme alınmış olmasıdır. Öyle ki baş döndürücü bir ivmeyle gelişen onca olay; gazete haberleri, polemikler, telgraflar, çağrılar ve bildiriler bir solukta okunmaktadır.
- Nisan Tezleri, Lenin – Agora Kitaplığı
Lenin’in 1917 başında Rusya’ya döndükten sonra yayınladığı ve Devrim için öngördüğü tezlerden oluşan kitabı. Tezler ilk yayınlandığında yakın çevresi de dâhil olmak üzere Lenin’e pek çok kişi ‘deli’ gözüyle bakmıştı. Fakat kısa süre sonra Nisan tezleri devrimin gelişimine ve başarısına ışık tutacaktı. Devrimci teori ile devrimci pratik birbirini Nisan tezleri ile sonrasında yaşanan süreçte sınayacak ve bir devrim başarıya doğru evrilecekti.
- Rus Devrimi, Bolşevik Zaferin Kökleri, Aşamaları ve Anlamı, Marcel Liebman – Ayrıntı Yayınları
Yazar, devrimin hemen bütün yönleri ve tarihsel ortamıyla ilgili çok büyük miktarda temel bilgileri, az bir yerde özetlemeyi başarmış; olayların derli toplu, canlı ve meraklı bir hikâyesini ortaya koymuştur. Hâdiseleri layık olduğu ciddilikle anlatmakta, fakat bunu tatlı ve hareketli bir tarzda yapmaktadır. Gerçekten de, konuya ilişkin bilgilerin günümüzdeki durumunu, rahat ve anlaşılır bir tarzda özetleyebilmiştir. Liebman olayları örnek bir içtenlik ve objektiflikle anlatıp çözümlemektedir.