1. YAZARLAR

  2. Serkan Soyalan

  3. Ekonomi, ruh sağlığımızı olumsuz etkiliyor
Serkan Soyalan

Serkan Soyalan

Ekonomi, ruh sağlığımızı olumsuz etkiliyor

A+A-

   Göç Kimlik ve Hak Çalışmaları Merkezi‘nin (CMIRS) düzenli olarak yaptığı ve “Kıbrıslıtürklerin siyasi güven, sosyal güven, bireysel özgüven ve mutluluk algısını ölçen ve bu oranların zaman içerisinde birbiriyle ilişkisi yanında; gelişmelerden ne şekilde etkilendiğini de gözlemleyen” çalışmasının sonuçları yayımlandı.

   Sokağa baktığımızda ve yurttaşın arasında gezinirken gördüklerimiz, bu çalışma ile raporlanmış da oldu.

***

   CMIRS Direktörü Mine Yücel, çalışmanın sonuçları ile ilgili yaptığı değerlendirmede, Kıbrıs Türk toplumunun kendini neden mutsuz ve çaresiz hissettiğini şu sözlerle açıkladı:

   “Araştırmanın ilk bölümünde yayınladığımız sonuçlar toplumun en önemli sorununun ekonomi olduğunu, toplumunsa mutsuz, çaresiz ve endişeli bir toplum olduğunu göstermekte idi.

   Unutmamak gerekir ki; bireysel ekonomik kaygıların kişilerde tükenmişliğe yol açtığına dair birçok çalışma mevcut olup bunu toplumlar için genellemek de mümkündür.

   Bu da aslında siyasetin etkisi yanında ve hatta ondan daha önemli olarak ekonominin toplumun ruh halini ciddi şekilde etkilemekte olduğunu ortaya koymaktadır.”

***

   Evet, ruh halimiz bozuk, hatta her geçen gün yaşadıklarımız ve gördüklerimiz karşısında daha da bozuluyor.

   Ekonominin ruh halimizi olumsuz etkilediğini önümüze koydu veriler. Ancak gelecekle ilgili de ‘kötümser’ bir tablo var karşımızda. Bu da bizleri daha da karamsar günlerin beklediğinin habercisi.

   Kendi ekonomik durumunun 2 sene içerisinde daha iyi olacağını düşünenlerin oranı yüzde 14.98 iken ülkenin ekonomik durumunun 2 sene içerisinde daha iyi olacağını düşünenlerin oranı ise sadece yüzde 11.23.

   Ankete katılan her 10 kişiden yaklaşık 7’si ciddi ekonomik kaygılar taşımakta.

***

   Ekonomik kaygıların bu kadar yüksek olduğu, adaletsizlik duygusunun derinden hissedildiği bu ortamda, siyaset de yandaşlara çıkarlar sağlamak üzerine kurulunca, Kıbrıs’ın kuzeyi haliyle bugünkü haline bürünür. 

   Yücel de buna vurgu yaparak, yeni bir siyasetin tasarlanmasının zamanın geldiğine dikkat çekti konuşmasında ve “Siyasetin sosyal refah ve adalet kavramları üzerine yeniden tasarlanması, bunu yaparken de ülkede kurumların güçlendirilip yolsuzluk ve rüşvetten arındırılması gerekmektedir. Siyasetin yandaşlara ekonomik çıkar sağlamak yerine toplumsal çıkarlar için yapılmasının zamanı gelmiştir” dedi.

***

   Ülkede ekonomik kötümserlik ciddi bir artış gösteriyor.

   Ankete katılanların yüzde 58.91’i iki sene içerisinde kendi ekonomik durumunun daha kötü olacağını, yüzde 26.11’i ise ayni kalacağını belirtmekte.

   Sadece yüzde 14.98 oranında bir kesim kendi ekonomik durumunun gelecekte daha iyi olacağını düşünmekte.

   Hatırlatmakta fayda var, Eylül 2024 döneminde kötümserlerin oranı yüzde 52.6 idi.

***

   Yine anket verilerine göre, ankete katılanların yüzde 68.24’ü ülke ekonomisinin 2 sene içerisinde daha kötü olacağı, yüzde 20.44’ü ise aynı kalacağı beklentisini dile getirmiş.

   Ülke ekonomisinin 2 sene içerisinde daha iyi olacağını düşünenlerin oranı ise sadece yüzde 11.23.    

   Geçtiğimiz dönemde kötümser olanların oranı yüzde 61.32 idi.

***

   Ankete katılanların yüzde 63.93’ü mutfak giderlerini karşılayamamak konusunda da kaygılı. Gittikçe yoksullaşıyoruz. 

   Öğünler atlayarak günü geçirmeye çalışıyorlar ki, ceplerindeki paraları ay sonuna kadar yetebilsin diye.

***

   Ankete katılanların yüzde 72.75’i hayat standardını koruyamamak konusunda, yüzde 63.92’si de taksitlerini ödeyememek konusunda kaygılı.

***

   Her gün bir ani ölüm haberini üzülerek okuyoruz. Bu ani ölümlerin artma son dönemlerde artmasının başlıca nedenlerinden biri de, yurttaşın düzenli ve konforlu bir şekilde sağlık hizmeti alamamasından kaynaklanıyor.

   Hastanelerimizde ve sağlık merkezlerimizde doktorlarımız ve sağlık çalışanlarımız canla başla her gelen yurttaşa hizmet vermeye çalışırken, yetersiz altyapı eksiklikleri, kontrolsüzce artan nüfus ve yapısal düzensizliklerle oluşan kaos ve kalabalık ortam, birçok kişinin hastanelere gitmeyi reddetmesine neden oluyor. Sonrasında da erken tespit edilemeyen rahatsızlıklar, daha acı bir tabloyu karşımıza çıkarıyor. İşte ankete sağlık açısından yansıyan veri her şeyi özetliyor:

   Ankete katılanların yüzde 71.35’i sağlık harcamalarını karşılayamamak konusunda kaygılı.

***

   Veriler ortadayken, şimdi birileri çıkacak ve “gelecekten umutluyuz”, “ekonomimiz nefes alacak”, “cazibe merkezi olacağız”, “güzel günler yakında”, “bu yıl kalkınma yılı olacak”, “büyüyoruz” gibi laflar edecek, hem de gözlerimizin içine baka baka…

   Daha da garibi birileri de bu nutukları savuranların karşısına geçip, büyük bir aşkla alkış tutacak.

***

   Özetle; toplumun büyük çoğunluğu gibi ben de yarınlarımızdan kaygılıyım, endişe duyuyorum ve güvensizlik hissediyorum.

cmirs.jpg

Bu yazı toplam 201 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar