ELAM HERKESİ KURTARDI
Kaymakam köylüleri toplantıya çağırması için muhtardan yardım istemiş.
Lakin köylülerin katılmaya isteği yok, muhtar biliyor.
Çünkü Kaymakam yine ‘vergi’ isteyecek, belli.
Ama katılmamak da olmaz.
Muhtar zor topuz köylüyü toplayıp gitmiş.
Toplantı başlamış, Kaymakam söz almış.
Tam bu sırada köylülerden biri ‘gaz’ kaçırmış.
Anında bütün köylüler kalkıp dışarıya çıkmış.
Kaymakam muhtara ‘ne oldu’ diye sormuş.
Muhtar da ‘gaz’ durumunu izah etmiş.
Kaymakam yutmamış tabii…
“Muhtar muhtar” demiş, “Oturmaya niyetleri yoktu, gazı bahane ettiler!”
Bu fıkrayı bana ‘Akıncı ve Anastasiadis masadan neden kaçtı’ sorusunun yanıtına yardımcı olsun diye bir büyüğüm iletti.
Çok güldüm.
* * *
ELAM ortaya bir taş attı ve herkes dağıldı!
Tam fıkradaki köylüler misali…
Herkes kalkıp kaçtı!
Sanki “Aman biri bir vesile yaratsın da toz olalım” diye pusudaydılar.
Bir avuç faşistin önerisi ortalığı darmadağın etmeye yetti.
Enosis meraklıları da Taksim heveslileri de piyasaya fırladı.
Tutturulan yanlış söylem dalga dalga yayılmaya başladı.
‘Bisküvi’ye ‘püskevit’ deyişiyle meşhur MHP lideri Devlet Bahçeli ‘Enosis’i ‘Enosite’ yaptı, “Enosisçiler Atina’ya” sloganı atmaya başladı.
Türkiye hükümeti Yunanistan’ı, Atina’dakiler Ankara’yı suçlamak için bahane buldular.
Sürekli çekişiyor, laflaşıyorlar.
İç tribünlere dönük malzeme arıyorlarmış meğer.
ELAM hepsini rahatlattı.
* * *
ELAM masanın dağılmasını isteyen ya da istemek zorunda kalan herkesi rahatlattı ama “Kıbrıslı Türkler ne olacak?” sorusunun yanıtı kimsede yok.
Cumhurbaşkanı Akıncı “KKTC ile devam ederiz” diyor, ama kuşkusuz bu geminin bir yere gitmeyeceğini de biliyor.
TC Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu “Rumlar çözüm istemeze söylesinler, gereğini yapalım” diyor, ama hiç şüpheniz olmasın, ne yapabileceğini kendisi de bilmiyor.
Kimilerine göre ‘taksim’in zamanı geldi, ama onlar da bu ‘ülkü’lerine ulaşıp ulaşamayacaklarından emin değiller.
Yani el elde, baş başta…
Oysa insanoğlu Ay’da ve Mars’ta tatile gitmeye hazır!..