• Polisin iki yangının da çıkış nedenini “Elektrik tellerinden çıkan kıvılcım” olarak belirlemesiyle KIB-TEK Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Paşa “Geniş çaplı bir rapor hazırlanıyor. Bu rapor tamamlanmasıyla birlikte çalışmalarımıza başlayacağız.­ Elektrik tellerinin birbirlerine çok yakın olduğunu biliyoruz. O konuda da çalışmalarımız var” dedi.

• Kıb-Tek Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Paşa: “Şehirlerarası yollar neredeyse hep ormanlık… Yer altı hattı, ciddi bir çalışma ve zaman alacak bir şey. Gerçekçi olmak gerekirse bunu bir anda yapacak gücümüz ve şansımız yok. Ancak kademe kademe yapabiliriz.”

Ağırdağ halkı neler yaşadı?

Yücel Dolmacı: “Apar topar köpeklerimizi yanımıza aldık, pijamalarla hemen arabalarımıza atlayarak St. Hilarion kavşağına gittik ve endişeli bekleyişe başladık, çok kötüydü”

Sonay Özdayı: “Bölgede yaşayan insanlar köyün girişindeydi ve çok zor anlar yaşadık. Herkes bir panik içindeydi. Gündüz saatlerinde baktık gördük ki büyük bir felaketin eşiğinden döndük”

Hüseyin ÖZBARIŞCI

Adanın son yıllardaki kanayan bir yarası orman yangınları… Kalkanlı yangını,  Mersinlik yangını, derken, geçtiğimiz akşam da Ağırdağ ve Lapta’da  felaketin eşiğinden dönüldü. Cuma akşamı gece yarısı her iki noktada çıkan yangınlar sabahın erken saatlerine kadar sürdü, bazı evler ve arabalar zarar gördü, hayvanlar telef oldu.

Polis, Cumartesi günü iki yangının da çıkış nedenini “Elektrik tellerinden çıkan kıvılcım” olarak açıkladı. YENİDÜZEN’e konuşan Kıb-Tek Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Paşa, talimatı üzerine yangınla ilgili geniş çaplı bir rapor hazırlandığını ve raporun tamamlanmasının ardından gerekli çalışmaların yapılacağını söyledi.

Yangın sonrasında Ağırdağ ve Boğazköy bölgesinde yaşayan vatandaşlar YENİDÜZEN’e o geceyi anlattı. “felaketin eşiğinden döndük” dedi, ağaçların içinden geçen elektrik tellerine bir çare üretilmesini istedi.

Polis: “Ağırdağ’da 5 ev, dört araç zarar gördü”

Polis, geçtiğimiz gün Cuma gece yarısı, Ağırdağ’da, şiddetli rüzgârın etkisiyle, elektrik hatlarının birbirine temas ederek çıkan kıvılcımların kuru otları tutuşturması sonucu meydana gelen yangında hasar tespiti ile ilgili açıklamada bulunmuş, yangın sonrası yapılan incelemede, beş evin ve dört aracın zarar gördüğü tespit edildi.

Lapta yangını...

Kıb-Tek Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Paşa:

“Ne gerekiyorsa yapacağız”

Kıb-Tek Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Paşa, yangınla ilgili geniş çaplı bir rapor hazırladıklarını söyledi.

Paşa şöyle konuştu: “Kimileri yangının çıkış nedeninin trafo kaynaklı, kimileri de elektrik tellerinden çıkan kıvılcım olduğunu söylüyor. Polis, yangının tam nedenini açıklasa da, talimatım üzerine ilgili arkadaşlarımız yangın hakkında geniş çaplı bir rapor hazırlıyor. Bu rapor tamamlanmasıyla birlikte çalışmalarımıza başlayacağız.­ İki bölgede de elektrik tellerinin birbirlerine çok yakın olduğunu biliyoruz. O konuda da çalışmalarımız var. Önümüzdeki süreçte tamamlayacağız. Biz insanlarımız için varız ve ne gerekiyorsa hiç çekinmeden yapmaya hazırız” dedi.

Ağırdağ yangınının başladığı nokta...

“Ciddi bir çalışma ve zaman alan bir şey…”

Kıb-Tek Yönetim Kurulu Paşa, elektrik hatlarının yer altından döşenmesi ile ilgili bir soru üzerine ise “Bu ciddi bir çalışma gündemimizde var” dedi. Paşa şöyle devam etti: “Ülkemizde orman arazilerimiz çok ve şehirlerarası yollar neredeyse hep ormanlık… Bu, ciddi bir çalışma ve zaman alacak bir şey. Gerçekçi olmak gerekirse bunu bir anda yapacak gücümüz ve şansımız yok. Ancak kademe kademe yapabiliriz. Bu konu bizim gündemimizde var ve çalışmalarımız da sürüyor” şeklinde konuştu. 

Ağırdağ halkı neler yaşadı?

Yücel Dolmacı: “Pijamalarla apar topar evden çıktık, çok tedirgindik”

“Cuma akşamı fırtanımsı bir rüzgâr başlamıştı. Gece yarısı saat 12.00 gibi üst kattan gelinimiz far etti ve aşağıya inerek zilimizi çaldı. Uyandık ve bakmamızda 100 metre ileride gökyüzünde alevler rüzgârdan bir sarmal yapıyor. Onların külleri de bizim üzerimize geliyor. O anda yapacak tek şey evi terk etmekti. Çünkü komşumuzun evinin çatısı ve çam ağaçları yanıyordu. Apar topar köpeklerimizi de yanımıza aldık, pijamalarla hemen arabalarımıza atlayıp St. Hilarion kavşağına gittik ve endişeli bekleyişe başladık. Saat 03.00 civarında rüzgâr dindi, o saatler yangın kısmen kontrol altına alınmıştı. Saat 04.00 civarlarında polis evimize gidebileceğimizi söyledi ve evimize geldik. Evimize geldiğimizde bizim evimizde bir hasara olmadığını gördük ancak bazı komşularımızın evlerinin çatılarının yandığını gördük. Haliyle eve geldikten sonra tedirgin olduğumuz için uyuyamadık ve gün doğunca çıkıp baktık.

Yangın, Ağırdağ mezarlığının altına kadar indi ve büyük bir felaketin eşiğinden döndük diyebilirim. Çok kötü bir gece yaşadık. 1970 yılından beri eşimle birlikte bu evde yaşıyoruz ve her yıl yaz aylarında yangın tedirginliğini yaşıyoruz. Her yaz yüreğimiz küt küt ediyor ve ‘yangın çıkacak’ korkusunu yaşıyoruz. Çünkü elektrik telleri bir birine sürekli olarak çarpıyor ve yere kıvılcımlar düşüyor. Daha önce bizim sokağımızda çok yaşandığı için kurum bizim bölgemizdeki elektrik tellerine elektrik geçirmeyen yalıtkan çubuklar yerleştirdi. Bu gibi çalışmalar tüm bölgede yapılmalı ki bir daha böyle bir durum yaşanmasın.”

Sonay Özdayı: “Zor anlar yaşadık herkes bir panik içindeydi”

“İki ay önce şu anki yangın noktasından daha aşağıda bir bölgede bir küçük yangın tehlikesi daha geçirmiştik, onu hafif atlattık ama Cuma gecesi çok kötüydü. Ben o gece çalışıyordum ve saat 02.00 civarlarında bölgeye geldim. Saat 12.00’de başladı ve sabaha kadar devam etti ve herkes canla başla yangının sönmesi için mücadele etti. O gece bölgede fırtınamsı bir rüzgâr vardı. Elektrik tellerinin birbirine çarpmasıyla çıkan kıvılcım sonucu yangın çıktı. Oradaki kuru otların yanmasıyla rüzgârın da etkisiyle yangın büyüdü. Haberi alır almaz, hemen apar topar bölgeye geldim ancak polisin yolu kapatmamasıyla birlikte yukarıya çıkamadık. Bölgede yaşayan insanlar köyün girişindeydi ve çok zor anlar yaşadık. herkes bir panik içindeydi. Saat 04.00’e kadar insanlar orada tutuldu sonra evlerine gitti. Gündüz saatlerinde baktık gördük ki büyük bir felaketin eşiğinden döndük. Bölgemiz kırsal bir alan ve böyle bir olayın yaşanmamasını istiyoruz. O gece biraz erken olması şansımız oldu, eğer bu yangın herkesin uyuduğu 3-4 civarlarında çıkmış olsaydı, geç fark edileceği için haliyle büyük bir felaket yaşanacaktı. Yani felaketin eşiğinden döndük diyebiliriz.”