Ortada apaçık hukuksuzluk var.
Tepeden tırnağa yolsuz, usulsüz, yasadışı işlemler yapılmış.
Adına 'devlet' denilen mekanizma, birilerinin istediği gibi kullanılmış, kullandırılmış.
Sonuç?
Hiçbir hukuk metnine sığdırılamayan, birilerine haksız yurttaşlık verildi.
Niçin?
Derviş Eroğlu seçim kazansın diye!
Sonrası malum...
'KKTC'de öğrenciyken yurttaş olmayı becerebilmiş yegane şahıs' olarak
Bertan Zaroğlu kendini 'vatanın sahibi' sayan bir yığın iş yapmış.
Arkasına yaslandığı Eroğlu ve ekibi sayesinde havalara girdi, kadın vekillere küfretti, hakaretler yağdırdı, mahkemece cezalandırıldı.
Ve günün sonunda meclise de girerek başımıza 'idareci' bile kesildi!

*  *  *
 

Bertan Zaroğlu'nun bu noktaya gelmesinde en az sorumluluk kendisine aittir.
En büyüğü ise Eroğlu'na...
Dönemin İçişleri Bakanı'na...
Bakanlar Kurulu'ndaki 11 isme...
Bir öğrenciyi hiçbir makul gerekçe olmadan ve zaten gerekçe de göstermeden 'yurttaş' yapan kim varsa onda...
Derviş Bey siyasette ince hesaplarıyla tanınır. Demek ki o günlerde
Cumhurbaşkanlığı seçimini kazanmak için Bertan'ın desteğine ihtiyacı vardı. Yani Hataylıların oylarına...
O yüzden bu topluma Bertan'ı kazandırdı!
O yüzden benim 1968'de bu topraklarda doğmuş olmamdan, yedi silsilemin bu ada insanı olmasından kaynaklanan ve de askerlikten vergiye kadar her türlü sorumluluğunu yerine getirdiğim yurttaşlığımla Bertan'ı bir anda eşitleyiverdi!
Bir kalemde...
Bir toplantıda...
Bir imzayla...
 

*  *  *
 

Bertan Zaroğlu vakası bu toplumun iyi anlaması gereken bir ders niteliğindedir.
Eğer bu hoyratlığı bulabilmişse, buradaki 'abilerinin' şımartması sonucudur.
Yoksa bu ülkede okumuş, hala okuyan on binlerce Türkiyeli genç var.
Neden on binlerin içinden sadece Bertan yurttaş yapıldı?
Eroğlu ve ekip arkadaşları bunun cevabını verebilirler mi?
Kendiliğinden vermezler tabii...
Peki, şimdiki hükümet bunun hesabını sorar mı?
Sormazsa, bilelim ki bir sonraki UBP hükümeti başka Bertanlar yaratacaktır.

Yurttaşlıkla oynamak sağ hükümetlerin bu topluma verdiği en büyük zarardır.
Rauf Denktaş 'gelen Türk, giden Türk' diyordu. İdeolojik olarak öyle düşünüyordu.
Eroğlu perde gerisinde bunu hep eleştirdi. Zaten UBP tabanı da bu Turancı anlayışı hiç benimsemedi. Hala UBP tabanı 'gollifa yurttaşlık' uygulamasını tasvip etmiyor. Gerçi ses de çıkarmıyor ama... Neyse...
 

*  *  *
 

Mesele açık ve nettir: Bertan Zaroğlu'nun yurttaşlığı iptal edilebilir mi?
Belki edilebilir.
Lakin asıl yapılması gereken bu ve benzeri 'yasadışı' yurttaşlıkları verenlerin tamamını yargı önünde hesaba çekmektir.
Kimse kusura bakmasın ama hukukun üstünlüğü uygulanacaksa eğer bu bir kırışma noktasıdır.
Yok eğer 'sin da bunda geçsin' diyecekse yeni hükümet, işimiz gerçekten çok daha zor olacak.
İşin en kolayı Bertan'ın yurttaşlığını iptal etmektir.
Zor olan ve yapılması gerekense yetkisini kötüye kullananlardan hesap sormaktır.
 Kim isterse olsun!