En erken SEÇİM
“Erken seçim olur mu” diye soruyorlar.
Biz bilirmişiz (!)
Farkında değiliz...
Gündeme düştü ya: Hükümet parçalandı!
“Seçim” diyorlar, “ne zaman?”
Hiç sanmıyorum, henüz erken!
* * *
“Erken Seçim” isteyenlerden değilim.
Hükümeti başarısız buluyorum, elbette.
İrade hırsızı, üstelik devşirme.
Ama ülkedeki “seçim statükosu”nu anlayabiliyorum kendimce...
40 senede 39 hükümet olacak iş değil!
Rastlantı değil kesinlikle!
Hem böyle bir tabloda, doğrusu pek başarı şansı olamaz kimselerin!
* * *
“Seçim statükosu” dediğim şu!
Oy baskısı üzerinden yeni ayrıcalıklar yaratmak, yeni anomaliler!
Çünkü her erken seçim yeni bir “popülizm rüzgarı” aslında...
Ahali bunu biliyor, aslında sonucundan çok seçimin kendini seviyor !
* * *
Evet, aşağıdan yukarıya adaletsiz ayrıcalık talepleri ile yükselecek oy baskısı, yine...
Ve yukarıdan aşağıya siyasi menfaat üleşilecek, ‘seçim’ sebebine...
40 senede 39 hükümet olmaz kolay kolay!
Reform, yapılanma, dönüşüm hikaye!
Adalet, eşitlik, haysiyet nerede?
* * *
Oysa...
Hükümet “başarısız” ise iyice toslamalı duvara; hem “seçenler” görmeli bunu, “kime oy vermiş” anlamalı!
Hem de “seçilenler” alabilmeli dersini!
* * *
“Sizi götürürüz ha” diyerek beceriyle kurumsallaştırdığımız kuralsızlıklar var!
Seçim korkusu üzerinden ‘yüttüğümüz’ kredileri, ‘sildirdiğimiz’ borçları, ‘üfürdüğümüz’ yurttaşlıkları unutulmamalı!
Bir de sonrası var tabii...
“Sizi biz getirdik” diye oluşan “diyet” kuyrukları.
Yeni müdürlükler için kurulan hayaller!
“Bu düzen değişsin” diyenlerin pek çoğu “aslında düzene kimseler dokunmasın da, bu düzenden biraz da biz payımızı alalım” gerçeğinden ilerliyor böylece!
Sonucu da onlar belirliyor zaten...
* * *
40 senede 39 farklı hükümet modelinin yaşandığı, ikinci bir örnek var mı bilen?
“Erken seçim” istemiyorum, bu nedenle...
Hatta!
Umarım bir daha “KKTC”de seçim olmaz.
İlk seçim Federal Kıbrıs için olur, en erken!