Günlerden ne diye sordu Winnie
Günlerden bugün diye yanıtladı Piglet
En sevdiğim gün dedi Winnie
Winnie-the-Pooh

Yeni bir yıl, yeni umutlar, yeni dostluklarla, heyecanla, sevgiyle, aşkla, barış ile gelsin, hoşgelsin.

Aralık ayından Ocağa geçiş dünya çapında görkemli kutlamalara sahne olur. Sene değişmiş, dünya güneş etrafındaki 365 günlük turunu tamamlamıştır diye halklar sokağa dökülür. Belki kardeşliklerini hatırladıkları tek gün, tek anda, ayrı meridyenlerde, farklı saatlerde olsa da ortak amaca kilitlenirler : yeni gelen yılı karşılamak, beklentileri köpürtmek, umutları ateşlemek. Havai fişekler şampanyalara meze yapılır, tüm kötülükler geçmiş yıla, tüm güzellikler yenisine aktarılır, başka başka şekillerde, farklı şehirlerde.

Haftalar boyunca herkes kocaman bir sevgi yumağı şeklinde birbirine güzel dileklerini iletir, meydanlar ışıklara bürünür, sevdik yüzlerde sıcak bir gülümsetme yaratmak adına kredi kartı limitleri zorlanır. Yeni yıl gecesi nerede, ne yapılır diye kafa patlatılır, eş dost görüşleri alınır. Tüm sorunlar bir kenara itilir, ‘yeni yıl gecesi ne giyilir, ne yenir’ olur herkesin ortak derdi. 

Tatil planları yapılır kimi evlerde, kriz var ayak yorgana göre uzatılmalı diyerek aile toplantıları planlanır bazılarında. Kuruyemiş ve tombala da depolandı mı, akşam için herşey tamam. Saat onikiden sonra sokağa çıkma planı yapar gençler hem ailelerini, hem kankalarını memnun etme çabasında. Bir telaş, bir koşuşturma sonucunda bir şekilde , bir yerlerde 1 Ocak sabahına uyanılır.

Dünya değişmemiştir ama tarihle birlikte, sorunlar olduğu gibi durmaktadır. Biraz ara verilmiş, nefes alınmış, daha iyi yüzleşebilmek için enerji depolanmıştır çok çok. Zordur sonrasında gündelik hayata geri dönmek, pembe gözlükleri çıkarıp Polyanna’yı bir yıllığına geri tatile göndermek. Ertelenir bir süre daha yapılması gerekenler, yumurta kapıya dayanıncaya kadar bekletilir. Başlanılacak işlere er ya da geç, sınavlara çalışılacak, raporlar hazırlanacak, yazılar yazılacaktır da, henüz değil, belki haftaya.

Yeni başlangıçlara vesile olarak kullananlarımız vardır takvimlerdeki bu değişimi. Yüzük takanlarımız, imza atanlarımız, şirket kuranlarımız, sigarayı bırakanlarımız, hatta çocuğuna doğum tarihi olarak 01.01’i seçenlerimiz. Numeroloji ilmine ya da sembollere inanarak tarihlerden, aylardan, günlerden yeni gelen yıllardan medet umarız o mutluluğu, başarıyı, ideal sevgiliyi artık bize getirsin diye.

Olmak istediğimiz kişiye ulaşmak için yapılması gerekenler üzerinde düşünmek için de güzel bir nedendir yeni gelen yıl. Büyük bir ciddiyetle bir yıllık kişisel gelişim planları hazırlanır, vizyonlar, misyonlar saptanır. Hedefler mutlaka SMART (1)  olmalı, hatta yeni işletme gurularının eklediği yaratıcılığı da içermeli kutunun dışına çıkılmalı, hayal gücü sınırları zorlanmalıdır.

Ortaya çıkan 10-15 maddelik liste hayatımızda mutlu olmamız için olması gerekenleri ama bugüne dek de, şu, ya da bu nedenle olmayanları, olamayanları sıralar:

Daha çok spor yap
Daha az çalış
Dünyanın şu köşesini ziyaret et
Sevdiklerinle daha çok zaman geçir
Aman dansı unutma
Ee biraz da para biriktirmeli

Rejimlerin hep pazartesi başlaması gibi, ideal kiloya da hep yeni yılda ulaşılır, o basılacak kitabın yazılmasına da hep de seneye başlanır. Bu listelerin yıl be yıl hep aynı maddeleri içermesi bir tesadüf müdür, yoksa yeni gelecek yıl için biriktirilen heyecan, dünya yörüngesinde yoluna devam ederken yerini hemen lakayıtlığa mı bırakmaktadır diye merak ederim her liste yazmaya başladığımda.

Koyduğumuz hedeflere sihirli bir değnek aracılığı ile ulaşacağımıza inanmak isteriz belki de, ya da Noel Babanın bir gece bacadan inip dilek listemizdeki maddeleri tek tek bizim yerimize yapacağını hayal ederiz. Sahi bizim evde baca yok, o yüzden mi benim maddeler hep bir sonraki yıllara aktarılıyor acaba? Listeye eklemeli hemen, seneye şömineli bir ev lazım, mümkünse deniz kenarı. Ne olur, ne olur.

Umutlanmak, hedefler koymak, planlar yapmak çok güzel de, basit bir doğa olayına fazla anlamlar yüklediğimizi düşünüyorum bazen. Orada kalmasa keşke, yılın bir kaç haftasına özel olarak sakladığımız bu coşkuyu, iyimserliği, hoşgörüyü hep barındırsak içimizde, hep yansıtsak çevremize, her günümüzü yılın ilk günüymüşçesine neşeyle karşılayabilmeyi öğrensek, az ile yetinsek, çok’u paylaşsak, paylaşarak çoğalsak. O zaman yıllık listeler tek bir maddeye inecek gibi geliyor bana.

‘ Bu yıl da en az geçen yılki kadar mutlu olayım, mutlu edeyim’

O zaman bu maddenin bir sonraki yılki listeye aktarılması sıkıntı yerine ferah salacak yüreğimize. 

Gerçeklerinizin de hayalleriniz kadar renkli olması dileğiyle…
 

14 Ocak 2013
Lefkoşa

-----------------------

(1) SMART : Belirlenen hedeflerin içermesi gereken ‘Spesifik, ölçülebilir, ulaşılabilir, gerçekçi, zaman limitli’ özellikleri tanımlamak için kullanılan bir  terim.