“Engelsiz Yaşam Evi bir an önce hizmete açılmalı”
Kıbrıs Türk Görmezler Derneği, Kıbrıs Türk Zihinsel Engelliler Derneği, Engelli Aileleri Dayanışma Derneği ile Umut Otizm Derneği yetkilileri, 3 Aralık Dünya Engelliler Dayanışma Günü nedeniyle basın toplantısı düzenledi.
Kıbrıs Türk Engelliler Federasyonu’na bağlı Kıbrıs Türk Görmezler Derneği, Kıbrıs Türk Zihinsel Engelliler Derneği, Engelli Aileleri Dayanışma Derneği ile Umut Otizm Derneği yetkilileri, 3 Aralık Dünya Engelliler Dayanışma Günü nedeniyle basın toplantısı düzenledi.
Toplantıda, her yıl olduğu gibi bu yıl da engellilerin sorunlarına dikkat çekildi.
KKTC’de engellilerle ilgili 3 ana sorun olduğu ifade edilen toplantıda, bunlar; Engelliler Dairesi’nin kurulamaması, istihdam ve ulaşım-dolaşım olarak sıralandı. Ayrıca 2014 yılında temelleri atılan ve 2020 yılında inşaatı tamamlanan Engelsiz Yaşam Evi’nin de bir an önce hizmete açılması gerektiği kaydedildi.
Ana sorunlar; Engelliler Dairesi’nin kurulamaması, istihdam ve ulaşım-dolaşım
Mehmet Ali Tatlıyay Eğitim ve Kültür Salonu’nda yer alan basın toplantısında konuşan Kıbrıs Türk Engelliler Federasyonu Başkanı Derviş Yücetürk, Birleşmiş Milletler tarafından kabul edilen 3 Aralık Dünya Engelliler Dayanışma Günü’nün 1991 yılından beri KKTC’de de kutlandığını belirtti.
Kutlamaktan öte var olan sorunları her yıl üst düzey yetkililere taşıdıklarını ifade eden Yücetürk, KKTC’nin küçük bir ülke olmasına rağmen yasalarıyla birçok ülkeye örnek olduğunu dile getirdi. İngiltere’de bile engellilerle ilgili yasa olmamasına karşın KKTC’de Engellileri Koruma, Rehabilite ve İstihdam Yasası olduğunu vurgulayan Yücetürk, bu yasanın 1993’de çıkarıldığını kaydetti. Yasa çıkmasına rağmen yasayla istediklerini alamadıklarını ifade eden Yücetürk, 14 maddeye düşen 22 maddelik istem paketlerinin 15 maddeye çıktığını söyledi.
Meclis’ten geçen Özel Eğitim Yasası’yla ilgili tüzüklerin çıkarılmadığını ifade eden Derviş Yücetürk, 2010 yılında Engelli İnsan Hakları Bildirgesi Yasası’nın Meclis’ten geçmesine rağmen 12 yıldır bu yasanın da tüzüklerinin çıkarılmadığını kaydetti. Tüzüklerin de eklenmesiyle istem paketinin 15 maddeye yükseldiğini dile getiren Yücetürk, “İnşallah tüzükler geçer de bir madde azalır sorunlarımız” dedi.
KKTC’de engellilerle ilgili 3 tane ana sorun olduğunu ifade eden Yücetürk, birincisinin bakanlıklar arası koordine sağlanması açısından Engelliler Dairesi’nin kurulamaması olduğunu söyledi. Yücetürk, dairenin bir an önce kurulması gerektiğini söyledi.
“Biz çalışarak, alın terimizle hayatımızı kazanmak, idame ettirmek istiyoruz”
İkinci soruna değinen Yücetürk, ülkede yaşayan 6 bin 500 raporlu engelli olduğunu belirterek, bu insanların tamamının asgari ücretin yüzde 50’si, 60’ı ve yüzde 100’ü oranında maaş aldığını anlattı. Bunun çözüm olmadığını vurgulayan Yücetürk, “Biz çalışarak, alın terimizle hayatımızı kazanmak, idame ettirmek istiyoruz” dedi. Her iş yerinin yüzde 4’lük kota çerçevesinde 25 çalışana 1 engelli çalışan istihdam etmekle mükellef olmasına rağmen 2006 yılından bu yana istihdam yapılmadığına dikkat çeken Yücetürk, “başta devlet olmak üzere bu yasanın çiğnendiğini” kaydetti.
“650 engelli iş bekliyor”
650 engellinin iş beklediğini dile getiren Yücetürk, bugüne kadar hükümet eden partilerin bu yasayı çiğnediğini söyleyerek, 2006 yılından bu yana devlet kadrolarına tek bir engelli istihdam edilemediğini ifade etti. Bunun devlet ayıbı olduğunu savunan Yücetürk, bu sorunun düzeltilmemesi halinde konuyu Anayasa Mahkemesi’ne götürmek için dosyaların hazır olduğunu belirtti.
Üçüncü sorunun ulaşım-dolaşımla ilgili problem olduğunu dile getiren Yücetürk, 2016 yılında İmar Yasası altında Engelli Standartları Tüzüğü’nün çıkarılmasına rağmen hiçbir yerel idare ve belediyenin, engellilerle ilgili istenilen düzeyde hizmet veremediğini söyledi. Belediyelerin, devlet katkısı yeterli verilemediği gerekçesiyle bu hizmetleri sağlayamadığını söylediğini dile getiren Yücetürk, kaldırımda takip çizgisi, yaya geçidinde sinyalizasyon ve umuma açık binalarda özel donanımlı asansör, rampa, tuvalet gibi özel ihtiyaçlar için hiçbir şey yapılamadığını anlattı. 25 Aralık’ta yerel seçimlerin yapılacağına işaret eden Yücetürk, başkan adaylarının seslerini duymasını temenni ederek, “Devletsek devletin gereklerini yerine getirmek zorundayız” dedi.
2014 yılında temelleri atılan ve 2020 yılında inşaatı tamamlanan Engelsiz Yaşam Evi’nin hizmete açılamadığını da ifade eden Yücetürk, 80 kişiye günü birlik hizmet verecek merkezin aynı zamanda 32 engelliye yaşam boyu hizmet vereceğine dikkat çekti. Engelsiz Yaşam Evi’nin açılmasının şart olduğunu dile getiren Yücetürk, donanımın tamamlanması ve ilgili yasa tasarısının Meclis’ten geçmesiyle binanın hizmete açılmasını diledi.
KKTC’de artık yaşamın çok zor olduğuna da değinen Yücetürk, istenilen düzeyde gelir sağlayamadıklarını belirtti. Devletin özellikle hayır kurumlarına bütçe ayırması gerektiğini belirten Yücetürk, “Bu yapılmadığı takdirde birçok hayır kurumu kapanacak, kapılarına kilit vurulacak” dedi.
1993 yılında yasallaşan Engellileri Koruma, Rehabilite ve İstihdam Yasası’nın 1994 yılında çıkarılan engellilik derecelendirme tüzüğünde yapılan değişiklikle engellilerden çok, madde bağımlısı, böbrek, kanser ve kalp hastası gibi hastalara hizmet vermesinin sağlandığını kaydeden Yücetürk, bu durumun da düzeltilmesini istedi.
Umut Otizm Derneği Başkanı Mustafa Özerdem de, Engelsiz Yaşam Evi’nin atıl durumda olduğunu ifade ederek, “Biz o kadar zengin bir ülke değiliz bir şeyi yapıp, atmak için” diye konuştu.
Engelsiz Yaşam Evi’nin bir an önce hayata geçmesi gerektiğini kaydeden Özerdem, Özel Eğitim Yasası’nın alt tüzüklerinin oluşturulmaması nedeniyle “yasanın var ama yok olduğu” eleştirisinde bulundu.
“Biz aciz bir devlet değiliz” diyen Özerdem, küçük dokunuşlarla büyük adımların atılabileceğini söyledi. Engellilerin sadece özel günlerde hatırlanması yerine bir bütün olarak değerlendirilmesi gerektiğini ifade eden Özerdem, ailelerin de düşünülmesi gerektiğini belirterek, kapalı kapılar ardında sıkıntılar olduğunu söyledi. Engelli aileler ve engellilerin zaman zaman toplumda dışlandığını da dile getiren Özerdem, toplum bilincinin artırılması gerektiğini vurguladı.
Kıbrıs Türk Zihinsel Engelliler Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Fatma Kumlu da, engelli bireylerin yaşadıkları sorunların tüm insanların ortak sorunu olduğunu dile getirerek, bu engellerin kamu politikaları ve toplumsal düzenlemeler ile kaldırılması gerektiğini söyledi.
Aile Danışmanlığı Merkezlerinin ülkede olmadığına işaret eden Kumlu, ailelerin yalnız olduğunu belirtti. Ülkede devlet kontrolünde tam donanımlı Erken Tanı Merkezi olmadığını da ifade eden Kumlu, önemli olanın yasaların geçmesi değil uygulanması olduğunu söyledi. Mevzuata uygun tüzüklerin çıkarılmasını isteyen Kumlu, Engelsiz Yaşam Evi’nin hayata geçirilmesinin en acil ihtiyaç olduğunu kaydetti.
Engelli Aileleri Dayanışma Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Buse Erozan da, engelli bireye sahip olan ailenin sosyal hayatın içerisinde farklı şeyleri de düşünmesi gerektiğini belirterek, bunların maddi boyutu yanında psikolojik boyutu da olduğunu söyledi.
Sürdürebilirliğin önemine dikkat çeken Erozan, engelli bireylere destek verilip, katkı yapıldığında bireylerin “harikalar yaratabileceğine” vurgu yaptı. Kendi kendine yetebilecek bireylerin olduğunu dile getiren Erozan, bunlar için gerek yasalar gerekse sosyal hayatın içindeki uygulamalarla zeminin sağlanması gerektiğini belirtti. Erozan, Engelsiz Yaşam Evi’nin, engelli bireyin ailesini kaybetmesi durumunda çok önemli bir fonksiyonu olduğunun altını çizerek, bir an önce hayata geçmesi gerektiğini söyledi.