(Emekli Öğretmen/ HASDER  Mütevelli Heyeti üyesi, Serbest Ticaret )

Kendimi tek kelime ile tanımlayacak olsam…
Humanist

Şu an yaptığım işi yapmasaydım… 
Dayanışma içerisinde ve dürüst insanlar arasında, toplumsal sorunların çözümü ve barış için daha fazla uğraşmak isterdim.

Benim gündemimi en fazla meşgul eden…
Petrol ve güç savaşları ortasında kalan Kıbrıs, dünya barışı veya dünyanın halleri.

Kayıtsız kalamadığım şey…
Yukarıdaki bağlamda Kıbrıs sorunu,

En büyük pişmanlığım...
Keşke yapmasaydım diyeceğim bir şey yok. Ama “hata”  mutlaka yapmışımdır.

En büyük sevincim…
Ailemin şu an sağlıkta olması ve çocuklarımın kendi ayakları üzerinde duruyor olabilmeleri.

Hayatımın dönüm noktası…
Richard Bach’ın “Martı”sını okumakla bir değişim yaşadım. Ama toplumdan ve toplumsal olaylardan kopmadan sınırları zorlamayı denedim ve deniyorum.

Beni en çok etkileyen yazar…  
Richard Bach

Başucumdaki kitap…
Son dönemde kitap okuduğumu söyleyemem. Ama günde en az 6 -10 adet arası Kıbrıs  / Türkiye ve erişebildiğim kadarıyla dünya basınını yerel ve yabancı kaynaklardan makaleler ve fikir yazıları aracılığıyla takip etmeye çalışıyorum.

En keyif aldığım müzik…
Klâsik ve protest

En son izlediğim film…
Geçen akşamlarda bir Türkiye kanalında şans eseri rastgeldiğim Martı’nın filmi.

Kendim için son aldığım şey…
Özel bir şey aldığımı hatırlamıyorum.  Benim için doğru olan gerekli olanı almak

Dolabımdaki en gereksiz şey…
Takım elbise

Benim için alınabilecek en güzel hediye…
Galiba bir şişe içki.

Kendimle ilgili değiştirmek istediğim şey…
Gençlik yıllarımda olsa belki de birçok şeyi değiştirmek isterdim. Ama “beni ben yapan” bu hallerim. Bir şey değiştirmek istemiyorum.

Kendimde beğendiğim özellik…
Alçakgönüllü ve sevecen olduğuma inanırım. Benim için öncelikle her şey “insan ve insanlık içindir” ve her insan hiçbir ayırım gözetmeden değerlidir. 

Olmasa da olur…
Lüks

Olmazsa olmaz…
HASDER. Halk Sanatları Derneği / Vakfı. Toplumsal kimliğimize, kültürel yaşantımıza, toplum olarak yok oluşumuza karşı duran, araştırmaları, derlemeleri ile Halkbilimi Sempozyumlarını örgütleyip,  1986 yılından beri Halkbilimi Dergisi'ni yayımlaması, Halk Sanatları El Sanatları Merkezi'ni açıp maddi kültürel mirasımızı yaygınlaştırmak için çalışma yapması. Bu yapının eski dönemde aktif yönetim kurulu üyeliğini şimde de yönetim kurulunda olmadığım halde sempozyumlarımızı ve dergimizi yayımlamak için arkadaşlarımla beraber hareket etmek. 

En iyi yaptığım yemek…
Bayramlarda veya  yılbaşında yaptığım Tel Kadeyifi. Dostlar severek yer.

Hayalimdeki dünya…
Savaşsız, sömürüsüz, insan odaklı bir dünya.

Aşk benim için…
Eski bir şarkı vardı Kamuran Akkor’dan,  “Aşk Eski Bir Yalan” diye. Bu işin şaka yanı ama “Aşk” bence sevgi, saygı, anlayış, karşındakini dinleme, sırasında susmaya ve güvene dayanan bir ilişkinin adı.

Onunla çok tanışmayı isterdim…
Özel olarak tanımak istediğim biri yok. Ama çevremde  özellikle kültür sanat alanında tanımak istediğim herhangi biri varsa gider ve kendimi tanıtırm.

Görmek istediğim yer…
Kamboçya ve Vietnam’daki ormanlar içerisindeki eski tapınaklar

Mutlaka yapmak istediği…
Herhangi bir önceliğim yok.

Son olarak söylemek istediklerim…
Güvendiğimiz insanların riyakarlığı beni derinden üzmektedir. Ummadığımız kesimlerin (bize yakın düşündüğünü sandığımız) birtakım olumsuzlukları bize allayıp pullayıp olumlu olarak sunmalarıdır. Tıpkı mobese kameraları olayında olduğu gibi. Bir müddet sonra ülkemizde mobese gözleme kameraları aracılığıyla “suç işlemeye temayyüllü davranışlar içerisinde oldukları tesbit edilmiştir” türlü yaklaşımları görebileceğimizi bilmek gerekli. İnsan yaşam ve kişisel hak ve özgürlüklerini bu derece kısıtlayıcı bir aracı bize armağan eden kişileri unutmamak gerekli.