CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman, bu düzeni değiştireceklerini, yerine üretken ve adil paylaşılan bir düzeni tesis edeceklerini söyleyerek, “Bunu yapacak mali kaynağımız var, plan projelerimiz de hazır. UBP-DP hükümeti kendi cebini doldurmaktan başka bir iş yapmadığından, Türkiye’den alt yapı yatırımları için ve reform destekleme ödeneği olarak ayrılan paranın 900 milyon lirası kullanılamadı. Yatırımlar, projeler gerçekleştirilemedi. Halkımıza hizmet için kullanabileceğimiz tek kuruşu israf etmeyeceğiz. Daha fazla proje üretip daha fazla destek alacağımız, projelerin fizibilitesini çıkaracağımız ve geliştirilen projeleri hayata geçireceğimiz kurumsal değişiklikler de, mekanizmalar da hazır. Göreve gelir gelmez yürürlüğe koyacak, bu paralarla hem alt yapı yatırımlarını yapacak hem de üreten kesimleri destekleyeceğiz. Çalışıp yapacağız” dedi. Erhürman ve milletvekili adayları Güzelyurt’ta yurttaşlarla buluştu, ardından Gaziler Derneği’ni ziyaret ederek toplantı gerçekleştirdi. Erhürman, konuşmalarında 7 Ocak’ta yapılacak seçimlerin kritik olduğuna ve Kıbrıs Türk halkının haysiyetli, adil, üreten, halka insan onuruna yaraşan kamu hizmetleri sunan bir sisteme kavuşacağına inanç belirtti. UBP ve DP hükümetinin görevde kaldığı son yirmi ayda ülkede talanın, peşkeşin, rüşvetin tavan yaptığını belirten Erhürman, Türkiye tarafından ülkeye ayrılan milyonlarca liranın kullanılamadığına çünkü hükümetin halka hizmet gibi bir derdi olmadığına dikkat çekti.

"Bizim bu düzeni değiştirme derdimiz var"

CTP’nin ekonomik ve sosyal kalkınma programını ortaya koyduğunu, dürüst ve çalışkan kadrosuyla da bunu hayata geçireceğini ifade eden Genel Başkan Tufan Erhürman, “bizim bu düzeni değiştirme derdimiz var” dedi. Erhürman, CTP’nin programında yer alan projeleri hayata geçirecek mali kaynakların da açıklandığını belirterek şöyle konuştu:

“Güzelyurt’ta insanlarımız tarımla uğraşıyor, narenciyeyle uğraşıyor, çok zor koşullarda üretim yapmaya çalışıyor. Bizim bu memlekette tarımsal suyu Güzelyurt’a bir an önce ucuza ulaştırmak gibi bir derdimiz var. Bizim Güzelyurt’ta, doğru, kaliteli, pazar sorunu yaşamayan, sürdürülebilir üretimi destekleme gibi bir derdimiz var. Bu hükümetin görevde olduğu 20 aylık dönemde alt yapı yatırımları için kullanılabilecek Türkiye tarafından ayrılmış 510 milyon TL vardı. Bunun ne kadarı kullanılabildi? Sadece 157 milyonu. İkinci bir kaynak daha var: 540 milyon TL! Türkiye ile mali protokol imzaladılar ve birtakım reform sözleri verdiler. Türkiye dedi ki; reformları gerçekleştirdikçe size toplamda 540 milyon lira daha destek yapacağız... 20 ayda bu paradan ne kadar aldık? Hiç; koca bir sıfır! Yani biz toplamda bunların beceriksizliği yüzünden 900 milyon lirayı halkımızın hizmetine sunamadık. Şimdi de diyorlar ki 5 tane hastane yapacağız ilçelere. Madem ki böyle bir düşünceniz vardı hangi hakla sen bu halkın kullanabileceği 900 milyonu geri gönderdin? Şimdi de hangi hakla çıkıp 5 ilçeye hastane yapacağız diyorsun? Bırakın geçmişimizi ve bugünümüzü çalmalarını, artık geleceği çalıyorlar”.

"Halkımızla birlikte çalışır, yaparız"

Kıbrıslı Türklerin var oluş mücadelesi verdiğini ve önümüzdeki dönemin geleceğimizi belirlemesi açısından çok önemli olduğunu aktaran Erhürman sözlerini şöyle sürdürdü: “Kendi ayaklarımızın üzerinde durmak için yeni bir düzen yaratacağız. İnsan kaynağımız var. İstihdam yapacak alanımız var. Potansiyel var. Denizimiz var. Aralık ayında bile bizi terleten güneşimiz var. Geniş bir turizm potansiyelimiz var. Bu memleketin Yeşilırmak’ta, Akdeniz’de, Çamlıbel’de çok verimli tarım toprakları var. Derdimiz ekonomik ve sosyal kalkınmayı sağlamak. Onlar kendilerini düşünür, biz halkımızı, yurdumuzu düşünürüz. CTP olarak özeleştirimizi yaptık, dersimize de çalıştık. Türkiye ile ilişkilerimizi doğru zeminde kurduk. Bu memlekette artık haysiyetimize yakışan, yalanın, talanın olmadığı, gençlerimize istihdam yaratacağımız bir planlamayla geliyoruz. İki alternatif var önümüzde: Biri yalan-talan, diğeri plan! Biz planı, programı temsil ediyoruz. Ekonomide, üretimde, kentleşmede, eğitimde, sağlıkta plan ve hızla bu planlamaya uygun yatırım, üretim ve hizmet. Bütün bunları gerçekleştirmek için halkımızdan güçlü destek, yetki istiyoruz. Neler yapabileceğimizi herkes görecek. Halkımızla birlikte çalışıp yapacağız”.