Erhürman: Kıbrıs Türk halkı, demokratik var oluş mücadelesi vermeye mecbur bırakılıyor
Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Başkanı Tufan Erhürman, Kıbrıs Türk halkının, bu kadar ciddi sorunlar varken, bir de demokratik var oluş mücadelesi vermeye mecbur bırakıldığını vurguladı.
Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Başkanı Tufan Erhürman, Kıbrıs Türk halkının, bu kadar ciddi sorunlar varken, bir de demokratik var oluş mücadelesi vermeye mecbur bırakıldığını vurguladı. Memlekette yaşanan olayların ‘perde gerisinin’ kalmadığına dikkat çeken CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman, Meclis Başkanlığı seçimlerinde yaşananları da hatırlattı. BRT’de Pembe Paşaoğluları’nın programında, kabinede yaşanan ‘istifa’ ile ilgili soruyu da yanıtlayan Tufan Erhürman, “Bu memlekette bir tek insan var mı ki bu meselenin içerisinde Türkiye Cumhuriyeti tercihlerinin dahli olduğunu düşünmesin? Sokaktaki her bir birey bunun bir istifa olmadığını, kendi iradeleri olmadığını biliyor” diye konuştu.
Erhürman: Memlekette yaşanan olayların ‘Perde gerisi’ kalmadı
Memlekette yaşanan olayların artık ‘perde gerisinin’ kalmadığına dikkat çeken Erhürman, herkesin söz konusu olayları bire bir gördüğünü vurguladı. Meclis Başkanlığı seçimlerinde nelerin yaşandığını herkesin ekranlardan gördüğünü belirten Erhürman, o sürecin de hükümet tarafından yönetilemediğini, kendi hükümet sıralarından, kendi adaylarına oy verilmediğini bu memleketteki herkesin bildiğine vurgu yaptı. Hükümetteki ‘istifa’ olayı hakkındaki soruyu da yanıtlayan Erhürman, “Bu memlekette tek bir yurttaş bile yoktur ki bunun sevgili Oğuzhan Hasipoğlu’nun istifası olduğuna inansın. İstifa, kendi iradenizle ortaya koyduğunuz bir çekilme inisiyatifidir. Böyle olmadığını memleketteki herkes biliyor” dedi.
“İstifa, ne sayın Hasipoğlu’nun ne de sayın Sucuoğlu’nun iradesidir”
“Bu memlekette bir tek insan var mı ki bu meselenin içerisinde Türkiye Cumhuriyeti tercihlerinin dahli olduğunu düşünmesin?” diye soran Erhürman, söz konusu istifanın, Sayın Oğuzhan Hasipoğlu’nun ve Sayın Faiz Sucuoğlu’nun iradesi olmadığının da herkes tarafından bilindiğini belirtti. Kıbrıs sorunuyla ilgili inisiyatifi yürüten yerin Cumhurbaşkanlığı olup olmadığını soran Erhürman, “Sayın Ersin Tatar’dan farklı mı düşünüyor Sayın Tahsin Ertuğruloğlu ki bu kadar önemseniyor Sayın Ertuğruloğlu’nun bir yerlerde olması? Sonuçta Türkiye’nin dahliyle Sayın Faiz Sucuoğlu değişiklik yapıyor. Kimse aklımızla dalga geçmesin. Sokaktaki her bir birey bunun bir istifa olmadığını, Sayın Faiz Sucuoğlu’nun iradesi olmadığını biliyor” diye konuştu.
“Bu halkın özgüvenini zedelemeye kimsenin hakkı yok”
Kıbrıs Türk halkının özgüvenini zedelemeye kimsenin hakkı olmadığının altını çizen Erhürman, memleketin esas meselelerinin bunlar olmadığını kaydetti. Akaryakıtın pahalı olmasının, her şeyi etkileyen bir durum olduğuna dikkat çeken Erhürman, elektrik ve akaryakıt zamlarının, enflasyon ve hayat pahalılığını ‘patlatacağını’ vurguladı. Bunun sonucunda belediyelerin de maliyenin de ciddi sorunlarla karşılaşacağını ifade eden Erhürman, krizin günden güne büyüdüğünü belirtti. Ortada bir krizin olduğunu yineleyen Erhürman, hükümetin kendi kendini bile yönetemediğini dile getirdi. Erhürman, “Bu hükümet, bakanının kim olacağına kendisi karar verebiliyor mu? Kendi kendini yönetmekten aciz olan bir yapının, bu kadar büyük bir krizi yönetmesini beklemek hayal değil mi?” diye sordu.
“Bu zihniyetle kriz nasıl yönetilecek?”
Hükümetin, toplum içindeki kendilerine ilişkin güveni yerle bir ettiğine işaret eden Erhürman, “Krizin yönetilmesinin birinci şartı, krizi yönetenlere halkın güven duymasıdır. Bu tarzla, bu zihniyetle, krizi nasıl yöneteceksiniz? Dünyayla birlikte çok büyük bir krize yuvarlanıyoruz” dedi. “Öyle bir tiyatro oynanıyor ki kimse bu söylenenlere inanmıyor” diyen Erhürman, ‘sandalye oyununun’ devam ettiğine dikkat çekti. Bir şey yapmak için siyaset yapanlarla bir şey olmak için siyaset yapanlar arasında çok ciddi bir farkın olduğunun altını çizen Erhürman, UBP zihniyetinin daha önce kurultaya konsantre olduğunu, şimdi de ‘koltuklara’ konsantre olduğunu kaydetti. Halkla birlikte gerekeni yapmak zorunda olduklarını belirten Erhürman, “Çünkü bu memleket altımızdan kayıyor. Bu işin şakası kalmadı. İnsanlar inim inim inliyor, siz hala o bakanlığa kim gelsin derdinde. Bu nasıl bir rahatlıktır?” diye sordu.
“Hükümeti bize versinler, biz icraat yapalım”
Sosyal sigortalara prim yatıran insan sayısı 106 binden 75 bine düştüğünü de hatırlatan Erhürman, kendilerine yönelik gelen eleştirileri de tanıtladı. Erhürman, “Muhalefetin görevi zaten icraat yapmak değildir. Versinler bize hükümeti o zaman biz icraat yapalım. Birileri artık öyle bir noktaya geldi ki kendileri hiçbir şey yapmadığı için muhalefeti eleştiriyor. İstemiyorsanız bu işi yapmayı bırakın gidin muhalefet gelsin iş yapsın” diye konuştu. Halkın bir gün daha bekleyecek halinin kalmadığına vurgu yapan Erhürman, krizin, üç sene olduğu gibi yönetilmemeye devam edildiğini kaydetti. Son üç senedir yaşadıklarımızdan çok daha ciddi bir uçuruma yuvarlandığımıza dikkat çeken Erhürman, KIBTEK’te son 3 yılda yapılması gerekenlerin yapılmadığı için sorunların buralara kadar geldiğini anımsattı.
“Sadece eleştiri yapma konumunda değiliz”
İçinde bulunduğumuz dönemde yaşananların, KKTC-TC ilişkilerine her dakika biraz daha zarar verdiğinin altını çizen Erhürman, doğru zeminde iyi ilişkilerin önemine işaret etti. Hayvan yemi ihtiyacını da bir an önce karşılanması gerektiğinin altını çizen Erhürman, söz konusu durum hakkında girişimlerin olduğunu duyduklarını dile getirdi. Muhalefet olarak sadece eleştiri yapan konumunda olmadıklarını ifade eden Erhürman, “Üreticiyi korumak zorundayız. Gerektiğinde ek destek vererek korumalıyız. Dünyanın her tarafında gıdada ciddi artışlar yaşanıyor. Memleket ciddi bir krizden geçiyor. Bu ekonomik var oluş mücadelesidir. Ciddi bir ekonomik var oluş mücadelesi veriliyor. Kıbrıs Türk halkı bu kadar ciddi sorun varken, bir de demokratik var oluş mücadelesi vermeye mecbur bırakılıyor” diye ekledi.