Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Başkanı Tufan Erhürman, ülkenin korona virüsü salgını nedeniyle uzun süre kapalı kaldıktan sonra ciddi ekonomik güçlüklerle karşı karşıya kalacağı bir döneme açılacağını belirterek krizin derse çevrilmesi, yeni defter açılarak derse iyi çalışılması gerektiğini vurguladı.

Erhürman, görülmesi gerekenleri görmenin tam zamanı olduğunu da kaydederek yeni defterin kapağının hep birlikte açılarak yazmaya başlanması gerektiğini ifade etti.

Erhürman, bugün de yeni korona virüsü vakası olmamasını olumlu değerlendirerek "korona virüsü salgınındaki eksiklerin hızla tamamlanması, ekonomi için kriz masası oluşturulmasını, yeni bir kamu yönetimi anlayışı oluşturulmasını, tüm üretim sektörlerinin yapılandırılması" önerilerinde bulundu.

Erhürman'ın sosyal medya paylaşımı şöyle:

Bugün de yeni vakamız yok. Tedavisi tamamlanan beş hastamız daha taburcu edildi. Bunlar çok güzel haberler. Testleri, tedavileri yapanlara, ilk günden beri sahada gece gündüz çalışanlara bir kez daha yürekten teşekkür ederiz.

Salgınla mücadeledeki eksikliklerimizi hızla tamamlayalım. Açılmadan sonra gerçekleşebilecek kötü senaryolara karşı hazırlıklı olmamızı sağlayacak tüm tertibatı alalım ve bilim insanlarının görüşleri doğrultusunda netleştirilecek kademeli bir plan ve takvim doğrultusunda açılmaya başlayalım.

Bu arada ekonomi için de kriz masamızı oluşturalım hemen. Çalışanlarımız, esnafımız, işletmelerimiz zor durumda ve sıkıntıların öngörülmesi hiç de kolay olmayan bir süre boyunca devam edeceği açık. Tüm sektörlerimiz için “iyi” ve “kötü” senaryolarımızı dünyadaki gelişmeleri yakından izleyerek hazırlamamız lazım. Hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağını, kaldı ki bizim açımızdan zaten olmaması gerektiğini de unutmadan.

“Yeni defter” demiştik ya hani!

Bunca yaşanandan sonra başta sağlık olmak üzere, kamu hizmetlerinde kamunun rolünün, güçlendirilmesinin ve düzenli ve verimli çalışmasının öneminin fark edildiğini gösteren yeni bir kamu yönetimi anlayışı.

Yükseköğretimde nicelikten ziyade niteliği öne çıkaran bir denetim ve teşvik sistemi.

Çeşitlendirilmiş, iyi bir tanıtım ve pazarlama politikasına dayanan, nitelikli turistin ülkemize gelmesini ve ülkedeki tüm kesimlerin sektörün gelirlerinden pay almasını sağlayan bir turizm politikası.

Öncü sektörler başta olmak üzere özel sektörün tüm alanlarında mümkün olduğunca yurttaşlarımızın, hak ettikleri ücretleri alarak çalışmasını sağlayacak bir eğitim ve istihdam politikası.

Yerel üreticilerin doğru alanlarda, nitelikli üretim yapmasını ve üreticilerimizin ürettiklerini satma sıkıntısı yaşamamasını sağlayacak, kümelenmeyi, doğru yöntemlerle kooperatifleşmeyi teşvik edecek bir üretim politikası.

Bilişim sektörünü devreye koymak için gerekli adımların hızla atılması.

Sektörlerin birbirlerinin alanlarına müdahale ederek birbirlerini zora sokmadığı, hep birlikte var olmaya ve adil biçimde paylaşmaya odaklandığı yeni bir düzen.

Bunları ve daha pek çok şeyi yazmamız gerekiyor o yeni deftere…

Uzun bir süre kapalı kaldıktan sonra ciddi ekonomik güçlüklerle karşı karşıya kalacağımız bir döneme açılacağız. “Krizi fırsata çevirme” lafını hiçbir zaman sevmedim. Hep “fırsatçılığı” çağrıştırdı bana. Krizi fırsata değil derse çevirelim biz. Dersimizi alalım, dersimize iyi çalışalım, yeni defterimizi açalım ve bu kez onun içine doğru olanı, adil olanı, dayanışmayı halkımızın varlığını geleceğe taşıyacak olanı yazalım.

Elimizde olmayan sebeplerle de olsak kapandık. Gelin bu kapanmayı “reset”lemeye çevirelim. Siyaset yapma biçimimizden ekonomiye, eğitim sistemimizden üretmeye değil tüketmeye dayalı kültürel kodlarımıza kadar ne varsa bizi şikayetçi olduğumuz bu hallerle karşı karşıya bırakan, hepsini ama hepsini geride bırakalım.

Evet, “artık yeni şeyler söylemek lazım”. Bu virüs musibeti bin nasihatten iyi gösterdi görmemiz gerekenleri. Tam zamanıdır. O yeni defterin kapağını hep birlikte açalım ve yazmaya başlayalım…

Güneyde çalışan işçiler

Öte yandan Tufan Erhürman, güneyde çalışan işçilerin karşı karşıya kaldığı zorluklarla ilgili de görüşlerini paylaştı.

Erhürman, "Güneyde çalışan işçilerimiz de salgının mağdurları arasında. Bugüne kadar hak ettikleri ödenekler kendilerine ulaşamadı. Geçişlerin ne zaman başlayabileceği de doğal olarak şu an için belirsiz. Güneyde ekonomik faaliyetler başlasa bile onların bu faaliyetlere zamanında katılamaması kuvvetle muhtemel. Yetkili makamlarımızın güneydeki yetkili makamlarla temas kurup işçilerimizin haklarının saklı tutulması için girişim yapması, sorun çözülene kadar da ihtiyaçlı olanlara destek verilmesi gerekiyor" dedi.