1. YAZARLAR

  2. Neşe Yaşın

  3. ERKEK ANNELER
Neşe Yaşın

Neşe Yaşın

ERKEK ANNELER

A+A-

Genç bir insanın ölüm haberini aldığımda bir refleksle hemen annesini düşünüyorum. Babasından, sevgilisinden, herkesten önce annesini… Selimiye avlusundaki bir cenazeye dair bir hatıradan bir anne çığlığı yankılanıyor kulaklarımda. Bu çığlıkların gücü neden birleşmez, dünyanın anneleri çocuklarını hırpalayan bu dünyaya karşı bir devrim gerçekleştirmez diye düşünmüşümdür hep. Annelerin acılarının nasıl manipüle edildiğini biliyoruz bir yanda da, çocuklarını ellerinden alan sistemlerin kendilerini yeniden üretmelerinin aracı haline gelmiş anneler.

Diğer yandan babalık aklıma geliyor. Toplum içinde duygusunu belli etmemesi dikte edilen bir erkeklik kültürün mahkûmu babalığı düşünüyorum. Bugün değişiyor ama geçmişte çocuğunu bir kez dahi beslememiş, anne kadar kucağına alıp sevmemiş, gündelik ihtiyaçlarıyla ilgilenmemiş bir baba çok daha farklı anlamlar verebiliyor çocuğuna.

Anneliğe atfedilen kutsallıklardan söz edilecek gene bugün. Anne çocuk ilişkisi idealize edilecek. Bütün bunlar yapılırken de kadının beyaz melekliği, bakıcı rolü sabitlenecek, geleneksel toplumsal cinsiyet rolleri bir kez daha teyit edilecek. Anneliğin toplumsal düzeyde algılanışı onu kadınlar üzerinde bir tahakküm aracı haline getirmiş daha çok da. Annelik rolü büyük ölçüde öğrenilmiş bir rol. Bedeninde büyüttüğü bir varlığa karşı bir kadının çok daha şefkatli olabileceği düşünülse de sonradan çocuğuna yabancılaşan, kötü davranan anneler olabileceği gibi kendi doğurmadığı bir çocuğa çok daha şefkatle yaklaşan kadınlar da söz konusu. Bu şefkatin sahibi bir baba da olabilir.

Kötü kalpli anne arketipi üvey annedir daha çok da. Üvey Anne, çocuğu rahminde taşımadığı, onu doğurmadığı için kötüdür herhalde. Belki de annelik mitine dahil edilmemesi, bakması beklenen çocukla güçlü ‘ötekilik’ ilişkisidir Üvey Anne kalıbını yaratan.

Kötü öz anne meselesinde aklıma gelen en güçlü tipoloji Panait İstrati’nin roman kahramanı Kodin’in annesidir. Horlayarak uyuyan oğlunun ağzına kaynar yağ boşaltan bir canı annedir bu.

Dünyadaki en büyük annelik ikonu Meryem Ana. Babasız bir çocuğun annesi. Bakire Meryem ve kucağındaki bebek İsa, dünyanın en yaygın görselidir herhalde. Bu çocuğun babası ise Tanrı’dır. Saf ve temiz anne ve muazzam bir güce sahip bir baba. Bu babaya bir erkek çocuk veren bir anne bu.

Bir feminist fıkra aklıma geldi. Adamın birisi Meryem Ana’ya öylesine tutkundur ki evini onun ikonları ile doldurmuştur. Bir çeşit takıntılı koleksiyoncu gibidir, bulduğu her ikonu alır. Bir gün adam ölür ve cennete gider. Orada Meryem Ana ile karşılaşır. Karşılıklı sohbet ederken ona hep merak ettiği bu soruyu sorar. “Ey kutsal anne, dünyadayken evimin her yanı senin ikonların ile doluydu ve onlara bakarken hep şunu merak etmişimdir: Bu ikonlarda yüzün neden hep hüzünlü. Dünyanın en değerli oğluna sahip bir anne olarak dünyanın en mutlu annesi olman gerekmez mi?”. Meryem Ana cevap verir. “Ah, Ah, hep bir kızım olsun istemişimdir.”

Tanrı bir oğlu tercih etmiştir. Kadınların ikinci cinsliği ve rolü ta en baştan sabitlenmiştir. Erkek güç sahibi olacak, yönetecek, kadın ise özel alanda bakıcılık rolünü üstlenecektir.

Bazı nedenlerle anne olamamış ya da bu rolü kendi iradesiyle reddeden kadınların tamamlanmamış, eksik sayılması da bu genel algının bir sonucudur.

Anneliğin nasıl olması gerektiği, annelik kavramı toplumsal olarak inşa edilmiştir. Bir öğretidir bu. Babalık da öyle. Bir bebeğe duyulan sevgi ve tutku bunlardan büyük ölçüde bağımsızdır.

Hayatına seninle başlayan, tüm masumiyetiyle kucağına aldığın bir bebeğe kuşkusuz ki sevgiyle bağlanırsın. Gözleri, elleri, mimikleri bile sana benzemektedir belki. Hayatına büyük bir anlam katan muhteşem bir varlıktır bu. Bu bebeği besleyen, ona şefkat gösteren, anneyle bebek bakımında iş bölümü içinde olan bir baba da geleneksel baba rolünün verdiğinden çok daha güçlü bir iletişim içinde olacaktır.

Benim için bir anne olmak hayattaki mucizeyi algılamak ve dünyanın bütün bebeklerini ve çocuklarını daha çok sevmek anlamındaydı. Geleneksel rolün tahakkümü bu organik ilişkiyi gölgeler yalnızca. Bir bebeği sever, kollar ve kucaklar, onun mutluluğu için her şeyi yaparsın. Bu dünya sahnesinde sana verilmiş bir rol değil içinde çağıldayan insanlıkla ilgili bir durumdur. Bazı erkekler de iyi bir anne olabilir bu duygu sayesinde.

Bu yazı toplam 1647 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar