Erken rezervasyonu kaçırmayın!
Geçen hafta yerli bir oteli erken rezervasyon çağrısına denk geldim sosyal medyada.
"Sakın kaçırmayın" diyordu.
3 gece kişi başı 7500 TL!
Şimdi haklı olarak 'kaçırmamak' için elimi çabuk tuttum tabii.
Bir hesap, bizim çekirdek aile artık 3 kişi, Doğa büyüdü.
3 çarp 7500, eşittir, 22 bin 500 TL!
3 gün!
Hem de kaçırılmayacak türden!
Geçmişte Avrupa'da, Antalya'da veya Uzak Doğu'da tatil yapan biri olarak çok net söyleyebilirim ki, artık orta halli için ülke içinde de tatil kavramı bitti.
Avrupa filmlerde, fotoğraflarda, bazen rüyalarda.
3 güne 22 bin TL verebilecek biri kaldıysa kendi sınıfımda kendisini tebrik ederim vesselam.
Bu hesaptan çıkan sonuç ne mi peki?
Bundan sonra ne olur, gelin sesli düşünelim.
***
► Pahalılık aynı oranda sürer ve fiyatlar bu hızla artmaya devam ederse temel gıda maddelerini satın almak artık imkânsızlaşır, et eve giremez, tavuk sınırlı sayıda girer, yumurtaya döneriz, o da zar zor.
► Ayda bir gidilen restoran sıfıra çekilir.
► Hafta sonu gezmesi için yeniden 'ucuzundan' piknik dönemine girilir (Bakınız: 80'ler/90'lar)
► Ulaşım ciddi sorun olur, şehirler arası seyahat en aza indirilir.
► 'Yeni' bir şeyler satın almak minimuma düşürülür, kıyafet, telefon vesaire…
► Sadece ama sadece eldeki para elzem, hayatta kalmak için, zorunlu ihtiyaçlar için kullanılır.
Sonrasını düşünmek bile istemiyorum.
‘Yerel yönetim krizi’nden 7 UBP sonucu
Yerel yönetim tartışmalarına bakın, bu nasıl bir keşmekeştir!
UBP’nin bir yasa değişikliği ile ilgili çıkardığım 7 sonuç budur:
► BİR: UBP kendi ile bile istişare etmeden bir adım atacağını açıklar, kimseyle konuşmadan adım atmaya kalkışır.
► İKİ: UBP atacağı her adımda en az 4’e bölünür.
► ÜÇ: UBP atacağı adımı atamadan üzerinde fikir değişir.
► DÖRT: UBP geçmişe dönük kendi liderlerine (ya da yöneticilerine) işaret ederek ‘kötü yönetim’den bahseder (Bakınız: Batmış belediyeler tespiti)
► BEŞ: UBP hiçbir zaman konsensüs sağlamak istemez, zaten onu da beceremez, niyeti de yoktur.
► ALTI: UBP başında murat ettiği ile sonuçta yarattığı arasındaki farkı da fark etmez.
► YEDİ: UBP krizleri çözmek yerine üzerine yeni krizler eklemekte liderdir.
Şimdi hangi eylem heyecanlandırır sizi?
Son zamanlardaki eylemlerin ‘yumuşaklığını’ fark ettiniz mi?
3-5 sendikacı, bir pankart, oldu size eylem!
Siyasi tarihimizin en çalkantılı günlerini yaşadık.
Nice siyasi krizler, nice ekonomik yıkımlardan da ötesi durumlar gündeme geldi.
En büyük pahalılıklar son 2 yılda oldu.
En büyük fakirleşme.
En acı reçeteler.
En can yakıcı sonuçlar.
En kötü yönetimleri yaşadık/yaşattılar.
Peki sokaklarda ne var, gördünüz mü?
Büyük bir yılgınlık!
Bir kamyon ölü toprağı!
Birkaç sendikanın ufak eylemleri dışında kitlesel protesto planlayan var mı?
Yoksa Facebook’a ileti yazmakla geçer mi muhaliflik ruhumuz?
Hatırlıyorum da 2011’lerde, 2012’lerde neler yaşadı bu toplum, sokaklar neler gördü neler geçirdi.
Çok severek gazetecilik yaptığımız yıllardı o yıllar.
Seve seve giderdik eylemleri izlemeye…
Heyecanla beklerdik, neler yaşanacak diye.
Şimdi hangi eylem heyecanlandırır sizi?
Cevap veriyorum: Hiçbiri!