1. YAZARLAR

  2. Sami Özuslu

  3. Eroğlu’suz UBP
Sami Özuslu

Sami Özuslu

Eroğlu’suz UBP

A+A-

İrsen Küçük Amerika’ya giderken ‘muhalif’ milletvekillerinin ‘güvensizlik önergesi’ hazırlığı içinde olduğundan habersiz değildi.

Muhalefet partileri ile dirsek teması olduğunu bilmesine rağmen kafasında farklı bir plan vardı.
İrsen bey, muhalif vekillerin bazılarının ‘güvensizlik önergesi’ne destek vermeyeceğini hesaplıyor, Kaşif cephesinin böyle bir durumda kayıplar vereceğini öngörüyordu.
Bu durumda CTP, TDP ve DP’nin 19 oyuna rağmen hükümet düşürülemeyecek, İrsen bey yeni bir rahat nefes alabilecekti.
Ancak görünen o ki, bu hesap tutmadı.
Muhalif gruptaki 9 vekilin hükümeti düşürmek için güvensizlik önergesine onay vereceği söyleniyor.
Eğer bu bilgi doğruysa, Küçük hükümetinin sonu geldi demektir.
Ancak son ana kadar bu konuda temkinli olmakta fayda var. Zira ABD ziyaretinden dönüşü bir gün önceye çeken Başbakan Küçük’ün bazı yöntemlerle bugün-yarın bazı vekilleri yanına çekmesi ihtimal dışı değil.
**
İrsen Küçük’ün böyle bir gelişme karşısında atacağı iki adım var.
İlk adımda muhalefetin ve isyancı UBP’lilerin vereceği önergeye karşı kendi ‘erken seçim’ önergesini verecek.
İkinci adımda ise ‘isyancı’ vekilleri topyekun disipline verip partiden atma sürecini başlatacak.
Bu durumda İrsen Küçük ‘bir taşla iki kuş’ vurmuş olacak.
Tabii kendi hesabına göre!..
**
Toplum nezdinde itibarını ve iktidar yeteneğini çoktan kaybeden UBP artık ‘yeni bir dönem’e girdi.
Bu dönemi ‘Eroğlusuz UBP dönemi’ olarak özetlemek mümkün…
ABD’ye uçarken Genel Sekreterlik konusunda uzlaşmaz tavır takınan Küçük, muhalif kanadı bilerek ve isteyerek ‘partiden atılma’ya götürecek adımlara zorladı.
Kaşif ve arkadaşları da bu adımı attılar.
Küçük’ün istediği, beklediği bazı vekillerin geri durmasıydı, ancak kaç vekil olursa olsun tümünü disipline verip partiden ‘temizlemeye’ niyetliydi.
Şimdi onu yapacak.
Ercan’da ‘taban’la yapılan şovun anlamı da budur.
**
Bir süredir ‘Büyük KKTC, büyük UBP’ projesinden söz ediyor İrsen Küçük…
Aslında o projenin özü, 2015’te İrsen Küçük’ün UBP adına Cumhurbaşkanı adayı olabilmesinden başka bir şey değil.
Bunun gerçekleşebilmesi için ‘Eroğlusuz UBP’nin oluşması lazımdı.
Tıpkı Tahsin Ertuğruloğlu’nun dediği gibi…
Şimdi bu yönde büyük bir adım daha atıldı.
Kavga bitmedi elbette, ama İrsen Küçük hükümet düşeceği için azacık üzülse de, Kaşif ve arkadaşlarını partiden ‘temizleme’ fırsatını bulduğu için mutludur.
Siyasette hırs nelere kadirmiş!

Bu yazı toplam 2172 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar