Bağımsızlık Yolu Genel Sekreteri Umut Ersoy, halkın, hesap sorma mekanizmasını geliştirmesi gerektiğini belirterek, “Sistemi değiştirecek somut bir programa ihtiyacımız var” dedi.

Bağımsızlık Yolu Basın Ofisi’nden yapılan açıklamaya göre Ersoy, ADA TV’de, Nupelda Karabuğday’ın sorularını yanıtladı.

Yenidoğan Yoğun Bakım Ünitesi’nde yaşananların toplumda çok derin duygular yarattığını belirten Ersoy, bunu doğuran koşullar konusunda aklıselim sorular sorarak, cevapların aranması gerektiğini kaydetti. Sadece beş kişiye odaklanılırsa aynı sorunların yaşanmaya devam edeceğini ifade eden Ersoy, sorunun özünün sistem ve yapısal olduğunu belirtti.

Bu durumda istifa etmenin erdem olmadığını, sorumluların görevden alınması, yargılanması, soruşturmaya tabii tutulması gerektiğini savunan Ersoy, istifanın sadece bir özür olabileceğini, istifa edip kurtulmak değil hesap verilmesi gerektiğini kaydetti. Umut Ersoy, halkın hesap sorma mekanizması geliştirmesi gerektiğine işaret etti.

Kamusal sağlık sisteminin, bilinçli bir şekilde, gelmiş geçmiş bütün hükümetlerin devam ettiği politikalar çerçevesinde geriye götürüldüğünü öne süren Ersoy, her sene sağlığa ayrılan bütçenin oransal olarak daraldığını belirtti.

Devlet hastanelerinde çağdaş bir randevu sistemi kurmanın, hizmet kalitesini artırmanın zor olmadığını dile getiren Ersoy,  mevcut kaynağın kamusal hastanelere değil dolaylı yoldan özel hastanelere akmaya devam ettiğini ileri sürdü.

Ultra zenginlerden vergi alınmadığını, kurumlar vergisinde sıkıntılar olduğunu ancak “bütçede kaynak yok” denildiğini ifade eden Ersoy, mevcut bütçenin teşvik ve muafiyetler şeklinde sermayeye dağıtıldığını savundu.

Sağlığın insan hakkı olduğunu ve paraya tahvil edilemeyeceğini kaydeden Bağımsızlık Yolu Genel Sekreteri Ersoy, “Ücretsiz, ulaşılabilir, kaliteli kamusal sağlık istiyoruz” diyerek, bütün kaynakların seferber edilmesi gerektiğini belirtti.

Halkın gerçek gündemlerini sokakta konuşmaya çalışan bir toplumsal muhalefetin örülmesi gerektiğini kaydeden Ersoy, “meclisten çekil” çağrılarının da yanlış olduğunu ifade etti, “ ‘koltuk değneği olma’ diyenler şimdi ‘meclisten çekil’ çağrılarında bulunuyor” dedi.