Meltem SONAY

Doğuş Derya’nın ardından kürsüye gelen Dış İşleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu, “Aynı tartışmaları yaşamak benim için üzüntü nedeni. Buraya çıkıp da Tahsin Ertuğruloğlu düşmanlığı sergilemek başarı ise buyurun devam edin” şeklinde konuştu.

Tahsin Ertuğruloğlu’nun konuşması sırasında zaman zaman sesler yükseldi, SERT TARTIŞMALAR da yaşandı.

Ertuğruloğlu’nun konuşmasından önemli satır başları şöyle:

“Dış politika anlayışımı benimsemeyebilirsiniz. Yıllar önce ben bu görevde yine bulundum, uluslar arası camia Kıbrıslı Türk Halkı içindeki bu bölünmüşlüğü yıllardır kullanmaya devam ediyor. Toplumun gerçek görüşü size göre sizin gibi düşünenler olabilir.
Bu kürsüden ifade edilen bütün çirkinliklere müdahale etmeden bekledim.

Doğuş Derya: Ben sınırımı aşmadım, lütfen bana hakaret etmeyin!

Ertuğruloğlu: Sınırı aşan sensin.
Hepsini çarpıtıyorsunuz. Kıbrıs Türkü’nü dünyadan izole eden sizin bizlerden daha yakın gördüğünüz Rumlar’dan başkası değil.

Erkut Sahali: Nasıl konuşuyorsun?

Ertuğruloğlu: Sizin konuşmalarınız ancak bu şekilde cevaplanır.

Erkut Şahali: Bu şekilde konuşamazsın!..

Ertuğruloğlu: İstediğim şekilde konuşurum…

Erkut Şahali: Yeter artık konuşamazsın!

Ertuğruloğlu: Siz kendinizi bu Meclis’te ne zannediyorsunuz!..
İyice anlamanız lazım, federasyon seçeneği ortadan kalmıştır. Bu müzakereler yeniden başlayacak değildir.Hayal görmeyin…

Doğuş Derya: Şahsi görüşünüz mü? Türkiye’nin mi?

Ertuğruloğlu: Nasıl isterseniz yorumlayın…
Hükümeti’nden gizlice harita hazırlatıp ‘ben bu toprakları vereceğim’ diyen Cumhurbaşkanınıza sorun…
Cumhurbaşkanı da çözümün artık BM Parametrelerinde mümkün olamayacağını söylerken siz hayal görüyorsunuz. Rum Kıbrıs Cumhuriyeti diye tanındığı sürece olamaz.”

“Konvoyları durdurma benim ortaya attığım formül değildi”

“Konvoyları durdurma benim ortaya attığım formül değildi, Bakanlar Kurulu kararıdır. Tahsin Ertuğruloğlu keyfi bir şekilde diyorsunuz ama…
Eylül’de başlayacak uygulamayı Elizabeth Spear’a ilettik, 1 Ekim’e ertelenmesine onay verdiğimizi söyleyerek uygulama tarihini 1 Ekim olarak, bir nota olarak yazılı duyuru yaptık.
1 Ekim geldi. Bu arada Rum tarafından bize hodri medyan çeken açıklamalar gelmeye başladı.
Sanki güneyden bu yardım gelmezse yaşamlarını sürdüremeyecekler gibi göstermeye çalışanlar ve bizi anlaşmanın hilafına davranıyormuşuz gibi göstermeye çalışanlar var.
2003 sınır geçişlerine kadar göz yumulması doğaldı. Ama artık sınır geçişi var, istedikleri yere gidebiliyorlar, akrabaları gelebiliyor, devletten destek de alabiliyorlar, kaldı ki bizim aldığımız karar desteğe ihtiyacı olan tespiti olursa yardım edilir.
Ne işgal edebiyatı, ne tutsak edebiyatına izin verecek değiliz…”

“Kendi partinizin bakanları da görev yaptı, sorun, bütün taleplere onay mı verdiler?”

“İbadet özgürlüğü ile basın toplantımda da saydım, eğer yansıtmaya çalıştığınız gibi Tahsin Ertuğruloğlu geldi tüm izin taleplerini reddetmeye başladı inancınız varsa, bunun doğru olmadığını söylemek isterim.
Kendi partinizin bakanları da görev yaptı, sorun, bütün taleplere onay mı verdiler?”

“Kimi suçlayacağınızı iyi tespit edin”

“Kimi suçlayacağınızı iyi tespit edin. Anlaşma eşitler arasında olur. Maskaralık deme nedenlerimi açıkladım. Ortaklığın bozulmasından zarar gören biz, niye bir suçluluk psikolojisi ile siyaset yapma politikası var?
Keşke güneyde olduğu gibi bizde de ulusal, milli davada tek seslilik olsa… Bölünmüşlüğümüzü tepe tepe aleyhimize kullanmaya devam ediyorlar. Buyurun devam edin.”

“Sevseniz de sevmeseniz de İLHAK seçeneklerden biridir”

“Ben her fırsatta bunların benim düşüncelerim olduğunu söyledim. Seçeneksiz olmadığımızı söyledim. Benim itirazım başka seçeneğimiz olmadığı görüşünedir. Başka seçenekler düşünmemiz lazım. Bunu Sayın Cumhurbaşkanı da söyledi, ‘Bizim neslin son denemesidir’ dedi.
Benim beyanatlarımda Kıbrıs Türkü Türkiye’ye ilhak olmak istiyor ifadeleri yoktur. Kıbrıs Türk Halkı bunu tercih etmeyebilir ama sevseniz de sevmeseniz de seçeneklerden biridir. Ben Kıbrıs Türkü Türkiye’ye ihlal olmak için yanıyor demedim… Öyle bir beyanat yok.
Hiçbir şeklide Anavatan yetkilileri ile yeni modelitelerden konuşmuş değilim. Anavatanla bu istişarenin konuşulması kaçınılmazdır ama bu aşamada en önemlisi neyin olmayacağıdır.

Derya’dan Ertuğruloğlu’na:
“Siz yatın kalkın Rum milliyetçilerine dua edin, sizin varlık sebebiniz onlardır”

CTP Milletvekili Doğuş Derya Tahsin Ertuğruloğlu’nun ardından yeniden kürsüye geldi, Tahin Ertuğruloğlu’nun Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’yla ilgili kullandığı  ‘CUMHURBAŞKANINIZ’ ifadesine işaret etti:

“Bu kadar üslupsuz, bu kadar hakaret hamiz… En ‘delikanlı’ sizsiniz, Sayın Cumhurbaşkanı’na ‘Cumhurbaşkanım’ demiyor…
Siz yatın kalkın Rum milliyetçilerine dua edin, sizin varlık sebebiniz onlardır.
Biz Rum milliyetçilerine nasıl karşı çıkıyorsak, size de öyle karşı çıkıyoruz.
Anavatanım Kıbrıs’tır. Bu ülkede doğdum, bu ülkeyi vatan bilirim. Türkiye benim için kardeş ülkedir, işbirliği yapılması gereken bir ülkedir…”

ÇELER

TDP milletvekili Zeki Çeler ise “Yenilenen Burs Tüzüğü ve Uygulamaları” konusunda yaptığı güncel konuşmada, Burs Tüzüğü’nün doğru ve standart bir hale getirilemediğini ifade etti.

Ciddi bir Burs Tüzüğü’nün hazırlanıp toplumdaki tüm gençleri eşit bir şekilde kucaklaması gerektiğini belirten Çeler, burs ücretlerinde bu yıl 2016 Ocak ayının asgari ücreti baz alındığı için burs başvurusu yapan gençlerin çoğunun hayal kırıklığı yaşayacağını söyledi ve bunun düzeltilmesini istedi.

Zeki Çeler, KKTC vatandaşı olup da AB pasaportu olmayan gençlerin de Avrupa’da eğitim alabilmesi için Burs Tüzüğü’nde değişiklik yapılmasını, hükümetin aradaki fiyat farkını karşılamasını talep etti.

Zeki Çeler, vakıf mallarının dağıtımında da haksızlık ve eşitsizlik olduğunu belirterek, vakıf mallarının gençlere eşit bir şekilde dağıtılması gerekirken ihalesiz ve adaletsiz bir şekilde hep aynı insanlara kiralanmasını eleştirdi.

BEROVA: “KREDİ TÜZÜĞÜ HAZIRLANIYOR”

Eleştirileri yanıtlayan Milli Eğitim ve Kültür Bakanı Özdemir Berova, geçen yılın bütçesiyle 30 milyon TL yükseköğretimde öğrenim görenlere destek verildiğini, asgari ücret uygulamasının da yıllardır aynı olduğunu söyledi.

Berova “Eylül ekim kasım burs ücretleri ocak ayındaki asgari ücretten, şubat sonrası ise bir sonraki asgari ücretten yansır. Kriterler nettir. Kimseye de iltimas yapılmaz” dedi.

Burs çeşitleriyle ilgili bilgiler de veren Bakan Berova, doktora yapacak olanlara başarı kriteri getirdiklerini anlattı.

Yeni bir uygulamanın eşiğinde olunduğunu, bursların yanında kredi konusunun da gündeme geldiğini belirten Berova, Kredi Tüzüğü ile çok daha geniş tabana yayılacak bir sistem tasarlandığını ve finansmanının tasarlanması için Maliye Bakanlığı’na gönderildiğini açıkladı. (TAK)