2015 Cumhurbaşkanlığı seçim sürecinde ilginç taktikler izlemeye devam ediyoruz.
Bu kez Tahsin Ertuğruloğlu gündemde… Önce tanıyalım:
16 Aralık 2006 tarihinde yapılan olağanüstü kurultayda UBP Genel Başkanlığı'na seçilen Tahsin Ertuğruloğlu, 2008 yılındaki kurultayda rakibi olan Dr. Derviş Eroğlu'nun kazanması ile başkanlığı kaybetti. 2009 yılında yapılan genel seçimlerde Lefkoşa Milletvekili seçilen Tahsin Ertuğruloğlu, 2010 yılında yapılan Cumhurbaşkanlığı seçiminde parti tüzüğüne aykırı olarak aday olduğu için bağımsız milletvekili konumuna düştü.
2011 yılında “Demokrasi ve Güven Partisi”ni kurdu ve bu partinin başkanlığını yaptı.
2012 yılı sonunda eski partisi UBP'ye geri dönmüştür.
Bu bilgiler ansiklopediden…
Devamı da var.

***

2010'da Cumhurbaşkanlığı seçiminde aday olduğu dönemde Derviş Eroğlu ve ailesine söylemedik söz bırakmadı.
En fazla da “hanedan” dedi Derviş Bey ve ailesi için…
Ne demekti hanedan?
Yani babadan evlatlara geçen saltanat!..
Derviş Eroğlu'nun UBP'de hanedan kurduğunu söylüyordu.
Sağ cenahtan gelen, hatta UBP içinden çıkan birinin bu sözleri sarf etmesi oldukça ilginçti, dikkat çekiciydi.
Uzun süre Eroğlu karşıtı sözleriyle gündem oldu.
Neler söyledi?

DGP'Yİ KURDUĞU DÖNEM
• “DGP’yi 5 ay önce kurduk ve partiyi kapatıp da başka partiye yamanma düşüncemiz yok”

DGP, DP İLE BİRŞELECEK İDDİALASI KARŞISINDA
• “Bükemediğim eli öperim’ diyerek Cumhurbaşkanlığı seçim sürecinde Eroğlu’nun elini öptüğünü söyleyen bir kişi ile (Serdar Denktaş ile) kim olursa olsun koşullar ne olursa olsun aynı yolu yürümem… Bu söylem DP’nin var olma nedenini ortadan kaldırıyor”

UBP KURULTAYI ÖNCESİNDE
• “Gerçek UBP’liyim ve hanedandan arınmış bir UBP’ye mutlaka geri döneceğim”

8 VEKİLİN DPUG'YE GEÇTİĞİ DÖNEM
• “Sayın Eroğlu, gerçek UBP’li der ama sadece gerçek Eroğlucu diye anlar. Kendisine yakın olmayanı UBP’li görmez, UBP’de barındırmaz. Bu nedenle ben eleştiriliyorum. Bana deniyor ki, ‘Eroğlu’ndan başka konuşacak lafın yok mu?’… Var elbette. Ancak, yaşadığımız bu kopuşun nedenini bulmak için, Eroğlu etkisini de doğru okumamız gerekiyor”

• “Maalesef partiyi istediği gibi yönetme hırsına bu arkadaşlar kurban edildi. Şimdi de, aynı Eroğlu, UBP’yi zayıflatma adına adımlar atıyor. Örneğin Resmiye Canaltay Mağusa Kadın Kolları Başkanı’dır. Ama UBP için mi çalışıyor, DP için mi? Sayın Eroğlu’nun da DP adayları için çalıştığına yönelik ciddi saptamalarımız var. UBP tabanı bu oyuna gelmemeli. Bir tane UBP var. Kişiler gelip geçicidir. Bunu Sayın Eroğlu da kabullenecek.”

***
Şimdi Tahsin Ertuğruloğlu Derviş Eroğlu ile kol kola geziyor. Seçimde Eroğlu’na çalışıyor! Peki hanedan?
Eroğlu karşıtlığı?
Ne oldu bunlara?
“Eroğlu'nun elini öpen Serdar Denktaş’la aynı yolu yürümem” diyen kendiydi.
Şimdi ne değişti de Denktaş’la aynı yolda? Elini de öpecek mi?
UBP hanedandan arınmış mıdır?
Tüm bu olanların bir açıklaması olmalı, bir izahı…
Tahsin Ertuğtuloğlu'nun bu fotoğrafa ve eski sözlerine bakarak bir sözü olmalı kamuoyuna…
Sözü yoksa eğer, cümleyi tamamlamak yurttaşa düşer…
Ve o yurttaş da pek hoş sözler sarf etmez bu manzara karşısında…
Neler söyler neler…

**************************

Eczanelerde “nöbet” durumu tartışma yarattı.  Kentlerdeki ‘nöbetçi eczane’ sayısı şimdilerde 2... Tabii bu rakam ‘yetersiz’ kalıyor kimi zaman... Bazı eczaneler önünde kuyruklar oluşuyor... Fatma Azgın’ın birlik başkanı olduğu dönemde nöbetçi eczane sayısı 3’tü, yeterliydi... Yeniden nöbetçi eczane sayısını 3’e çıkarmak gerekiyor... Hele hele de bu soğuk kış günlerinde....