1. YAZARLAR

  2. Mehmet Çağlar

  3. Esas savurganlığımız insanda ve insan eğitiminde oluyor
Mehmet Çağlar

Mehmet Çağlar

Esas savurganlığımız insanda ve insan eğitiminde oluyor

A+A-

 

EĞİTİM VE BİLGİ
Günümüzde gelişmiş ve az gelişmiş ülkeler arasındaki farkı ve ayrıcalığı yaratan,
Bu farkın açılmasında domino etkisi yaratan en önemli kaynak;
Eğitim ve Bilgi'dir.

Eğitimde, yani insan yetiştirmede geri kalan bir ülke,
bütün alanlarda geri kalmaya,
doğal kaynaklardan elde ettiklerini bilgi üreten ülkelere kaptırmaya,
ve giderek bilgi üreten ülkelerin uydusu olmaya mahkûmdur...

İNSAN KALKINMANIN TEMELİDİR
Kalkınmanın sadece fiziki üretim araçlarına yapılacak yatırımlarla sağlanması
olanaksızdır.

İnsan unsuru üzerine ya da insan gücü kaynaklarının geliştirilmesi için yapılacak yatırımların,
sosyal ve yapısal değişimi hızlandırıcı,
ve üretim seviyesini yükseltici çok önemli etkileri vardır.

Eğitim;
iktisadi kalkınmada lokomotif güç olup,
iyi eğitilmiş insan gücüne (beşeri sermayeye) sahip olan ülkeler daha hızlı kalkınmaktadır.

Japonya ve Almanya bunun en iyi örnekleridir.

İNSAN ODAKLI KALİTELİ EĞİTİM OLMADAN
İKTİSADİ KALKINMA OLMAZ

Eğitim;
toplumsal barış ve düzeni sağlamakla kalmayıp,
aynı zamanda toplum ve uygarlığın gelişmesinde,
ve iktisadi kalkınmanın sağlanmasında da önemli rol oynamaktadır.

Fakirliğin kısır döngüsünün kırılması için eğitim seviyesinin kaliteli bir biçimde yükseltilmesi bir gerekliliktir.

Eğitim ile kalkınma arasında çok sıkı bir ilişki söz konusu olup,
eğitim olmadan iktisadi kalkınmanın gerçekleştirilemeyeceği de özümsenmelidir..

İnsanı sevmeyi ve değer vermeyi kendimize şiar edindiğimizde,
işe eğitimle başlamamız gerektiğini de rahatlıkla görebiliriz...

Evet;
işe eğitimle başlamalıyız...
ancak;
eski anlayışlardaki bir eğitim sistemiyle değil!

EĞİTİMİN HEDEFİ
Ne olmalıdır eğitimin hedefi?
Eğitime yüklememiz gereken misyon ne olmalıdır?

İnsanın değeri ve özgürlüğü bizim için ne anlama gelmektedir?

Eğitim sistemimiz insanlarımızın yeteneklerini keşfetmesine ne derecede katkıda bulunuyor?

Bizim insanları tanımlamaya hakkımız var mıdır?

Testten başka bir metotla, bu düşünme biçiminin eğitsel sonuçlarını ölçüp değerlendirmemiz mümkün değil mi?

Nasıl insan yetiştirileceği konusu ve buna göre nasıl bir eğitim sistemi plânlanması gerekliliği hangi anlama gelmektedir?

İnsanı devlet için mi yoksa devleti insan için mi düşünmeliyiz?

İnsanların gerçek yeteneklerine göre bir eğitim almaları mı önemli, yoksa devletin ihtiyaç duyduğu alanlara göre insan yetiştirmek mi?
Var mı bunun bir dengesi?

Peki nasıl ölçeceğiz bu eğitim sisteminin çıktılarını ve elde ettiklerimizi?

SAVURGANLIK
Bugün Kıbrıs Türk Toplumu’nun dokusunu oluşturan tüm öğeler,
kendi "doğruları" yolunda kıyasıya çatışıyorlar...

Bunun en önemli sebebi,
kendi doğrularını belletmeye ve karşıtlarını reddetmeye dayalı olan bu eğitim sistemidir...

Çok kültürlülüğümüz dahi bu kötü politikanın ve çağdışı kalmış bu eğitim paradigmasının elinde bozulmaya yüz tutmuştur...

Bu bir savurganlık değil midir?

İNSAN VE EĞİTİMİ
Kamu kaynaklarını doğru ve yerinde kullanmayanları savurganlık yapıyor diye eleştirip suçlamıyor muyuz?

İnsan en önemli kamu malı ve kaynağı değil midir?
Eğer en önemli kamu kaynağı insan ise,
kamu kaynaklarını kullanırken;
diğer tüm alanlardaki savurganlık, usulsüzlük ve yolsuzluk kadar önem verilmesi gereken bir başka konu daha var demektir...
İnsan ve Eğitimi...

Bu yazı toplam 1802 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar