Yılların sorunudur Karpaz Eşekleri…

Özgür eşeklerin bölgedeki ekin alanlarına girerek zarar vermeleri ve sonucunda öldürülmelerinin önüne geçilemedi.

1974 yılından itibaren bazen sıklıkla, bazen de daha aralıklı gündeme gelen zavallı eşeklerin uğradığı eziyet ve öldürülmelerine kadar giden çözülmesi çok mümkün ama bir türlü çözülemeyen sorun.

Daha geçen gün yazdı Cenk, güneydeki bir fuarda hem de Kıbrıslı Türk birinin eşiyle eşek çiftliği hikâyesini…

Biz kuramaz mıyız böyle bir çiftlik?

Eşit, egemen! Devletimiz bir eşek sorununu çözmekten aciz mi!

Daha önceleri de zaman zaman özgür eşeklerin öldürüldüklerine tanık olduk, öğrendik, gördük.

Şimdi 14 eşeğin birden öldürüldüklerini bildirdi Taşkent Doğa Parkı.

Ekinlere girip zarar vermenin cezası katliam mı?

Bunu yapanların mutlaka ki bulunması ve cezalandırılması gerekli ama bu duruma gelinmesine izin verenlerin de cezasız kalmaları doğru olmaz.

Yani siz yılların sorunu olan bu özgür eşeklerimizin bakımı ve rehabilitasyonu için köklü bir çözüm üretmekten aciz olacaksınız ama öldürüldüklerinde de “sorumlular Adalet önüne çıkarılmalı” diyeceksiniz sayın Ataoğlu…

Siz peki? Siz de sorumlu değil misiniz?

Daha önceleri de ilgili görevlerde bulunanlar sorumlu değil mi?

Elbette ki bu katliamı yapan veya yapanlar Adalet önünde sorgulanmalı, cezaları verilmeli ama soruna çözüm bulması gerekenler de yargının karşısında hesap verebilmeli.

Özgür Eşekler için daha önce bir İşbirliği Protokolu imzalandığını söylüyor Ataoğlu ama demek ki bu Protokolun çok da işe yaradığı söylenemez. Anlaşılıyor ki bu Protokol’da imzası olanlardan biri olan Taşkent Doğa Parkı kendi yağıyla kavrulup birşeyler yapmaya çalışıyor ama ‘Devlet’ diye diye şişinenlerin katkısının ne olduğunu merak ediyorum.

Eşekler öldürüldüğünde “çok üzücü, sorumlular hesap verecek” dendiğinde kendi sorumlulukları yerine gelmiş olmuyor ne yazık ki…

***

Dipkarpaz’da çok mu çoğaldı eşekler… Fazla popülasyonu toplayın, bir çiftlik oluşturun, oraya yerleştirin, bakımını-rehabilitasyonunu sağlayın, güneyde ve özellikle bazı Akdeniz ülkelerinde yapıldığı gibi sütünden yararlanın, çeşitli ürünler üretin.

Dipkarpaz’da yine belirli sayıda özgür eşekler, denetimi ve bakım-rehabilitasyonu daha iyi sağlanarak turistik amaçlı bırakılabilir… Tabii bölgedeki (denebilirse) bazı insanların! özgür eşekleri öldürmesine engel olunacak tedbirler de alınarak…

“Ama çok zor bunların yapılması…” da derseniz eğer, “eşit-egemen Devlet” iddianızın yakınına bile uğramayınız lütfen!..

Eşekleri kontrol edemeyen bir Devlet’i kim ciddiye alır ki!

Kim, nasıl alacak?

Ünal Bey, üçüncü ‘İlk Evim Projesi’ni ilan etti.

Baktık, “kredi veriyoruz” dedikleri miktar 48 bin pounda denk geliyor.

48 bin poundla kim nerede, nasıl bir ev alabilir ki!

Projeyi hazırlayanların ev fiyatlarından haberleri mi yok acaba?

Veya, olmaz ya! verilen krediyle bir ev alabildik diyelim… Bu kredi düşük gelirli aileler için, üzerlerinde hiçbir şeyleri olmayan kişiler içinse ki o zaman bu insanlar büyük bir ihtimalle asgari ücretle geçiniyorlardır veya çok az gelirleri vardır, o zaman bu kredinin belirlenen taksitlerini nasıl ödeyecekler?

***

Bu Proje, sadece bir göz boyama mı, erken seçim var da ona yatırım mı veya seçilmiş bölgelerde başka bir proje var da oradan kişiye özel satış mı yaptırılıyor anlamak zor.

Sonuçta, bu Proje’den kaç kişi yararlanabilir bilemem ama bana öyle geliyor ki, iddiam o ki, sanki seçilmiş bir bölge, seçilmiş bir müteahhit veya müteahhitler ve seçilmiş alıcılar olacak gibi…