Bu yıl ligde istediğini bulamayan Küçük Kaymaklı, Lefke deplasmanına gelirken sıkıntılıydı. Eksik oyuncularının yanı sıra Lefke’nin bildik saha ve seyirci baskısını üzerlerinde hissedeceklerini biliyorlardı. Öyle de oldu zaten.

Dün kaybedilen üç puandan sonra artık kupada yürümekten başka hedefleri kalmadı. Alttaki takımlarla puan farkının azalmış olması, eldeki mevcut kadro yapısı ile düşme korkusu yaşamalarına sebep olmaz.

Lefke karşısında oyuna iyi başladılar ancak kazanılan penaltıyı golle sonuçlandıramamaları adeta onlar için bir dönüm noktasıydı. Bu andan itibaren oyun üstünlüklerini kaybettikleri yetmezmiş gibi bir de kalelerinde golü gördüler.

Lefke golü bulduktan sonra biraz daha ofansif olarak oyunu kurgulamaya başladı. Her iki takım da çok fazla riske girmeksizin kontrollü bir oyunla ilk yarıyı bitirdiler. İkinci yarıda sahada daha farklı bir Lefke vardı. Hoca devre arasında oyuncularına belli ki bir şeyler anlatmış. Rakibin üzerine gittikleri takdirde daha fazla gol pozisyonu üretebileceklerini söylemiş olmalı.

Böyle bir düşünce ile ikinci yarıya başladıklarını gözlemlemek zor olmadı. Lefke geliştirdiği ataklarla ikinci hatta üçüncü golü bulup maçı çok erken koparabilecekken son hamlelerdeki ciddiyetsizlik skor açısından farkı kaçırmalarına neden oldu. Üstelik rakibin de oyundan kopmamasını sağladı. Kaymaklı ileri uç elemanları daha dikkatli davransalar belki de sahadan en az bir beraberlikle ayrılacak sonucu elde edebilirlerdi.

Lefke açısından olumlu olan bir nokta da maçın son bölümlerinde skoru korumak adına savunmaya gömülüp oyunu çirkinleştiren bir görüntü sergilemediğidir. İltaç hoca tabi ki skoru korumak için bazı hamleler yaptı. Fakat bunu yaparken takımın hücum gücünü çok da zayıflatmadı. En çok çalışan isimlerden Semih ve Koffi bu düşüncenin bir ürünü olarak oyundan alınan isimlerdi.

Hoca geçen haftanın yıldızı Kemal’ı 90 dakika sahada tuttu. Kemal golün hazırlanmasında yine rol aldı, ancak son bölümlerde takımı ve seyirciyi rahatlatacak ikinci gole çok yaklaşmasına rağmen son hamlelerde doğru olanı yapamadı. Sahanın yıldızı tartışmasız iki gollük pozisyonu çıkarıp bir de penaltı kurtaran kaleci Mehmet’ti.

Lefke geçen yıla göre kadrosunu oldukça zenginleştirdi. Giren oyuncular çıkanları aratmıyor. Lefke’nin Kıbrıs kupasında final oynadığı ve kazandığı dönemdeki zenginliği fark etmek mümkün. Şu an üç yabancıya sahip Lefke’de Smart gibi takımın en çok koşan, en çok çalışan oyunculardan birinin kontenjana takılarak dün tribünde olması Lefke’nin elindeki yabancıların kalitesini de ortaya koyuyor. Bu durum Lefke için bir lüks mü yoksa değimli,  ayrı bir yazının konusu ancak Lefke bu kadro yapısıyla eski günleri anımsatıyor ve adım adım Kıbrıs Kupası finaline yürüyor.