Güneyde çalışanlar, kuzeye geçişlerde 10 günlük karantinaya girmemek için, 23 Aralık’a kadar Lefkoşa ve Mağusa’da belirlenen yurt veya otellerde kalma şartıyla her gün güneydeki işlerine gidip gelebilecek.

Güneyde çalışanların Başbakanlık önündeki eylemi, Başbakan Hamza Ersan Saner ile eylemciler adına iki temsilcinin vardığı bir mutabakat sonucu sona erdi.

Başbakan Hamza Ersan Saner ile eylemciler adına iki temsilci; Güneyde çalışanların kuzeye geçtiklerinde 10 günlük karantinaya girmemesi ve ertesi günü işlerine geri dönebilmeleri için, 23 Aralık’a kadar kuzeyde Mağusa ile Lefkoşa’da belirlenen otel veya yurtlarda konaklamak zorunda kalacak.

Saner ile çalışan temsilcilerinin görüşmesinin ardından, Başbakanlık Müsteşarı Ömer Köseoğlu, Başbakanlık önünde eylemcilere varılan mutabakat hakkında açıklama yaptı.

Köseoğlu, güneyde çalışanların konaklama ücretlerinin Devlet tarafından karşılanacağını, varılan mutabakata bağlı olarak her gün güneye geçerek işlerine gitmek isteyenlerin isim ve kimlik numaralarını temsilcilere bildirmesi gerektiğini ifade etti.

Kararda Kıbrıs’ın güneyindeki işyerlerinin 23 Aralık’tan sonra tatilde olacağının da dikkate alındığını ifade eden Köseoğlu, 24 Aralık ve sonrası için geçişlerde nasıl bir uygulama olacağına Sağlık Üst Kurulunun karar vereceğini kaydetti.

Köseoğlu ayrıca, TAK’a yaptığı açıklamada, varılan mutabakat kapsamında güneye geçecek olanların 19 Aralık Cumartesi ve 20 Aralık Pazar da belirlenen otel/yurtta kalması gerekeceğini, 23 Aralık’ta evlere dönüş koşulunun da Sağlık Üst Kurulu tarafından belirleneceğini kaydetti.

Köseoğlu, yarın işe gitmek için güneye geçecek olanların, kuzeye geçişlerinden sonra kalacakları yere nasıl gideceklerinin üzerinde ise çalışmaların devam ettiğini kaydetti.

SANER

Başbakan Ersan Saner Başbakanlık önünde eylem yapan güneyde  çalışanlar “sizleri de ailelerinizi de koruyacak şekilde gerekli önlemleri alıyoruz” dedi.

Sürecin 24’ünde Sağlık Üst Kurulu tarafından tekrardan değerlendirileceğini ifade eden Saner, “Bu 7-8 günlük sürede hem sizi rahatlatmak hem KKTC halkının sağlığını korumak adına bu tip bir girişim yapıyoruz” dedi.

Sağlık Bakanlığından gelen bilgiler bulunduğunu ifade eden Saner, “İnanıyorum ki bu çözüm şekli en doğru çözüm şeklidir” dedi.

Saner, yetkinin başbakanlıkta değil Bulaşıcı Hastalıklar Üst Kurulunda olduğunu vurgladı.

Belirlenen şartlarda Güney’deki işlerine gitmek isteyenlerin 0533 877 7970 ve 0533 868 9449 irtibat numaralarını kullanarak bilgi vermesi gerekiyor. (TAK)

YENİDÜZEN İZLEDİ

Saat:12.55
 

Güneyde çalışanlara ‘karantina merkezleri’nde kalma seçeneği

Güneyde çalışan işçilerle görüşen Başbakanlık Müsteşarı Ömer Köseoğlu açıklama yaptı. Buna göre, güneyde çalışanlar 24 Aralık’a kadar işlerine gidip gelecekler ancak dönüşte evlerinde değil belirlenen karantina merkezlerinde konaklayacaklar, kendilerini izole edecekler. 
Karantina ücretlerini de devlet karşılayacak.

Başbakanlık Müsteşarı çalışanlardan 'sayının belirlenmesini' de isterken, sürecin sonunda karantina uygulanıp uygulanmayacağına ilişkin soruya ise net yanıt vermedi.

İşçiler, bu açıklamanın ardından eylemine son vererek dağılmaya başladı.

Saat: 11.30

Kermiya geçiş noktasında sabah erken saatlerde toplanan ve önce Başbakanlık, ardından Sağlık Bakanlığı ve Başbakanlık trafik ışıklarında eylem yapan Güneyde çalışanlar, eylemlerine Başbakanlık önünde devam ediyor.

Sabahtan beri Başbakan Ersan Saner’le görüşmeyi talep eden eylemcilerden bir heyetin Saner ile görüşme yapması bekleniyor.

Saat: 10.54

Lefkoşa Polis Müdürü Hüseyin Kadir Çete, Başbakan Hamza Ersan Saner'in 5 kişi ile görüşeceğini ancak kalabalığın dağılması halinde bunu gerçekleştireceğini söyledi.

Saat: 10.44

BIÇAKLI: KUMARA GELENLERE DE KAPILARI KAPATIN

Eyleme destek veren TÜRK-SEN Başkanı Arslan Bıçaklı hükümete tepki gösterdi, "Devlet yönetmek böyle olmaz. Güneyde çalışmaya mahkum edilen insanımız mağdur edildi. Güneyde çalışanlar güneye neden geçmesin?. O zaman bütün kapıları kapatacaksın, kumara gelenleri de kapatacaksın" diye konuştu.

İşçilerin maddi olarak desteklenmesi gerektiğini ifade eden Bıçaklı "Para yoktur demesinler, 800 bin TL'ye mercedes almaya var da işçilere yok? Yoksa da 'bulacan canım, bulamzsan istifa edecen'..." dedi.

Saat: 10.35

İşçiler: 10 pozitif yalan, isimleri açıklayınız

Işçiler Sağlık Bakan Ali Pilli’nin vaka sayısı ile ilgili yaptığı açıklamanın yalan olduğunu savundu. Pozitif çıkan işçilerin isimlerinin açıklanmasını talep ederek işçileri karaladığını söyledi. İşçiler son testlerinin Cuma günü yapıldığını dün hiç bir işçiye test yapılmadığını belirterek vakaların nasıl çıktığını sordu.

Başbakanlık önünde konuşan işçilerin temsilcisi Pilli'nin açıkladığı "10 vakanın" isimlerinin açıklanmasını istedi. İşçiler "Pilli eğer isimleri açıklamazsa en büyük yalancıdır" dedi.

Saat: 10.30

Kısa süreyle Bakanlıklar Kavşağı'nda yolu kapatan eylemciler polisin "yolu açın, yoksa güç kullanırız" şeklindeki uyarısı üzerine eylemlerine yeniden Başbakanlık önüne taşıdı.

Kavşak içerisinde 15 dakika boyunca "oturma eylemi" yapan eylemcilere hitap eden Lefkoşa Polis Müdürü Hüseyin Kadir Çete yolun açılmaması durumunda güç kullanacaklarını söyledi. Eylem şu sıralarda Başbakanlık önünde devam ediyor

Saat: 09.46

Eylemlerini yeniden Sağlık Bakanlığı önüne taşıyan işçiler "Müsteşar dışarı" sloganları atıyor. Eylemciler güneye geçişlerinin neden engellendiğini sorguluyor, "Biri bize bir açıklama yapsın" şeklinde konuşuyor.

Saat: 09.18

Başbakan ile görüşme talebinde bulan iki işçi temsilcisi Sağlık Bakanı Müsteşarı ile görüştü. Çıkışta açıklama yapan işçiler, Başbakanın Ercan’da olduğu, tatmin edici bir açıklama alamadıklarını kaydetti. Eylemin, Sağlık Üst Komitesi’nden bir yetkili veya başkan ile görüşene kadar devam edeceği ifade edildi.

Başbakanın gelmemesi halinde yarın Meclise gideceklerini söyleyen işçiler, gelmeyen arkadaşlarına çağrı yaparak Başbakanlık'a gelmelerini istedi.

Saat: 08.54

İşçilerden iki temsilci, Başbakan ile görüşme talebinde bulunmak için Başbakanlık'a girdi. 

Saat: 08.40

Başbakanlık önüne gelen işçiler, "dövüş için değil, görüş için geldik", "başbakan dışarı" sloganları atıyor.

Saat: 08.30

“İşimiz hakkımız kapıları acınız”, “Hasta değiliz ekmeğimizin peşindeyiz” sloganları atan işçiler, Başbakanlık trafik ışıklarında yolu kapattı.  

Saat: 07.30

İşçiler, Kermiya'dan Başbakanlık'a doğru yürümeye başladı. Dereboyu yönündeki trafik akışı durdu.

Saat: 06.20

Dün eylemlerinden sonuç alamayan işçiler bu sabah saat 06.00’da  Kermiya geçiş noktasında toplanmaya başladı. İşçilerin, önce Başbakanlık önüne yürüyeceği, sonuç almamaları durumunda ise Sağlık Bakanlığı'na yürüyeceği öğrenildi.

İşçiler dünkü  eylemde YENİDÜZEN’e konuştu…

İlkan Buba: “Çözüm bulmadan kapılar kapandı”

Kıbrıs’ın güneyinde çalışan İlkan Buba, beklenmedik şekilde alınan ani kararla ekmeklerinden olduklarını anlattı. Buba, bir çözüm üretmeden, alınan kararlar neticesinde evlerine ekmek götüremediklerini söyleyerek,” İşimizden, ekmeğimizden ettiler. Bir çözüm üretilmeden kapıların kapanması yüzlerce kişiyi aç bırakacak. İki bakanlık gezdik yağmurların altında, bir kişi bile bizimle muhatap olmadı” dedi.

Reşat Gezdigeldi: “Hastalığa herkesin saygısı var”

Hastalığa herkesin saygısı olduğunu ifade eden Kıbrıslı Türk işçi Reşat Gezdigeldi, alınan kararın çok yanlış bir karar olduğunu savundu. Öğrencilerin aileleleri ile birlikte geçiş yapabildiğini ifade eden Gezdigeldi, “Güney’de okuyan öğrencilerden bulaşmaz, biz inşaatta toz toprak içinde mi bulaştıracağız? Alınan bu karar yeniden gözden geçirilmeli, ayın 25’inden sonra zaten Kıbrıs’ın güneyi de kapanacak. Bu kapanma kararını ben Ocak ayı gibi beklerken, bir anda böyle bir karar üretilmesi bizi zora soktu.”

Sabri Kelebekzade: “Açlığa mahkûm ettiler”

Haklarını savunmak için sabahın karanlığında ekmek kavgası için yollara döküldüklerini ifade eden Sabri Kelebekzade, niyetlerinin kimseye karşı koymak olmadığını belirtti.

Kelebekzade şöyle devam etti:

“Bizim bugün burada olma sebebimiz hakkımızı arıyoruz, kimsenin ne yolunu kesmek ne de biriyle kavga dövüş yapmak isteriz. Diyalogla çözüme ulaşmaya çalışırız. Biz testlerimizi düzenli yapıyoruz. Bizi mağdur ettiler, bu kararı aldılar ancak hiçbir önlem almadılar. Yine aynısını Mart ayında yapmışlardı. Kimseye destek vermediler, 3 ay oturduk. Sigortası olanlar destek aldı ama burada çok ciddi sıkıntılar yaşandı, aç kaldık. Biz ekmeğimiz için buradayız. Bu kararla yeniden bizi açlığa mahkûm edecekler.”

Kemal Avcı: “Ekmek için savaşıyoruz”

Çok sayıda polisin haklarını aramak isteyen işçilerin karşında olduğunu belirten Kemal Avcı,” Ekmeğimiz için savaşırız, bizden fazla polis burada biz ekmek kavgasında hükümet bizi içeri sokma derdinde. Biz işimize gitmek için buradayız” dedi.

Mete Yaralı: “Çalışmazsak aç kalırız”

Gün çalışıp, gün kazandıklarını anlatan Mete Yaralı, çalıştıkları sürece ekmek kazandıklarını söyledi. Güneyde çalışan yüzlerce işçinin yeniden kapanma lüksü olmadığını ifade eden Yaralı, “Çalışmazsak aç kalırız” ifadelerini kullandı.

Ahmet Özataoğlu: “Geçim derdi, ekmek kavgası”

Tek kavgalarının geçim derdi olduğunu ifade den Ahmet Özataoğlu, ne polis, ne vatandaşı zorda bırakmak istemediklerini söyledi. Özataoğlu, “Geçim derdi, ekmek parası için buradayız. Bu kararı alırken, bir hafta önce söylemeleri gerekirdi. Bu kadar ani bir kararla biz şok olduk” dedi.

Adem Şair: “Aylarca evimizden uzak kaldık”

Mart ayında da buna benzer ani bir karar alındığını anımsatan Adem Şair, “Aylarca sırf işimizden olmamak için güneyde kaldık, evimizden çocuklarımızdan ayrı kaldık. Bedelini biz ödüyorken, bu kapıları kapatmalarını doğru bulmuyoruz. Haziran ayından bu yana biz hastalık getirmedik, bizimde evimiz çocuklarımız var.”

Salih Demirkent: “Yurdumuzdan ettikleri Güneri unutmadık”

Dünya geneli ciddi bir salgın yaşandığının farkında olduklarını, kendilerinin de tedirgin ancak çalışmak zorunda olduklarını anlatan Salih Demirkent, dönemin bakanı Kudret Özersay’ın “giden olursa geri gelmesin” sözlerini anımsatarak, “Bizi güneyde yaşamaya mahkûm ettiler. İşçiler gitti kimi arabada, kimi konteynır içinde ekmek derdi için katlandı ve kaldı. Aylarca orda kaldık, bu kararlar alınırken, bizi, çocuklarımızı düşündüler mi? Biz gün çalışıp gün yiyen insanlarız” dedi. 

Fotolar Burçin Aybars