“Faiz oranlarına çare bulacağız”
Bu hafta Maliye Bakanı Olgun Amcaoğlu ile ülke ekonomisini ve hedeflerini konuştuk.
ZAM TALEBİ VAR AMA YAPILMAYACAK…“Yapılan çoklu tarife çok yanlış zamanda yürürlüğe girdi. Yani popülist yaklaşabilirsiniz, ‘geçmişte yapıldı, bozalım’… Yok… Bir bakalım, değerlendirelim, ondan sonra hep beraber karar verelim. Şu an kurumun, zam yapmakla ilgili talebi var ama asla yapılmayacak.”
FAİZ İÇİN ANLAŞMA…“İç borç ödeme noktasında 230 milyonluk faiz ödemesini bütçeye koyarım. Onu uygularsam bu memleketteki faizin pozitif anlamda hareketlenmesini sağlayacağını bilirim. Bunu yaptım, anlaştım. Bunu onaylatıp hayata koyacağım.”
FAİZ ORANLARI YÜKSEK…“10 bin TL’lik overdraft hesabı var. Faizi yüzde 34… Olamaz böyle bir şey… Bileşik faiz olduğunda yüzde 45’tir. Bu faiz oranlarına mutlaka bir çare bulacağız.”
PAHALILIK AŞAĞI ÇEKİLMELİ…“Turizm teşvik mevzuatını değişmek zorundasınız. Havaalanı ve havayollarında yaşanan yüksek pahalılığı aşağı çekecek önlemleri almak zorundasınız. Bu ülkeye gelen 1.2 milyon insan varsa, artık bu fiyatları sürdürülebilir seviyeye çekmek zorundasınız.”
DOLAYLI VERGİLER TARTIŞILMALI… “2020 bütçesi kurgulanırken, dolaylı vergileri normal seviyelere çekmeliyiz. Sosyal yardım maaşı alan, emekli maaş alan, bakan maaşı alan da gider aynı vergiyi öder. Bir ehliyet çıkarılmasıyla ilgili o kadar meblağ ödenmesi gerçek midir? Bunları tartışmak gerekir.”
VAROLANI HEP BERABER PAYLAŞACAĞIZ…“Sendikalarla rakip olarak değil, paydaş olarak hareket edeceğiz. Yüzde 32 HP verip yüzde 32 zam yapmak değildir amacımız. Bunu sendikalar isteyebilir ama var olan bir şeyi hep beraber paylaşacağız. Doğru paylaşmanın çarelerini üreteceğiz.”
Fayka Arseven KİŞİ
Maliye Bakanı Olgun Amcaoğlu, faiz oranlarının yüksek olduğuna işaret ederek, buna mutlaka çare bulunacağını bu yönde de çalışmalara başlandığını açıkladı.
Dolaylı vergiler konusunda bu yıl bir şey yapılamayacağını söyleyen Amcaoğlu, “2020 bütçesi kurgulanırken, dolaylı vergileri normal seviyelere çekmeliyiz” dedi.
Elektrik Kurumu’nun ‘zam talebi’ olduğunu da kaydeden Amcaoğlu, dövizin ve petrol fiyatlarının düştüğü bir dönemde zam yapmayacaklarını açıkladı.
Ekonomik Protokol hakkında da Amcaoğlu, “Bizim tarafımızdan anlaşıldı, TC tarafı değerlendiriyor. Geri dönüş birkaç gün içerisinde olacak” ifadesinde bulundu.
Bu hafta Maliye Bakanı Olgun Amcaoğlu ile ülke ekonomisini ve hedeflerini konuştuk.
- YENİDÜZEN: Nasıl bir maliye devraldınız?
- Olgun AMCAOĞLU: Ersin Tatar, Zeren Mungan, Birikim Özgür hatta Özgür protokolden asla ödün vermedi. İsterse popülist hareketler de yapardı. Bir yerlerden avans alırdı. Öderdi maaşları, yoluna devam ederdi. Ama bu bakanların attığı adımlar 2016-2017 ve 2018’de kamu maliyesini kendi kendine yeter hale getirmeye başladı.
2018 çok kötü bir yıldı. Ekonomik dengeler yerinden oynadı. Kimsenin kontrol edemediği şeyler yaşandı. Biz küçük ülke olduğumuz için artçı depremlerini çok daha fazla yaşadık. Ona rağmen 50 milyon artı ile kapandı. Bu nedir? Bir algıdır. Bu bütçe kendi kendine en azından cari, personel ve alt yapı harcamalarını yaparken, 188 milyonluk bir yatırım başlığı öngörür, bu bütçe içerisinde önemlidir, artması lazımdır. 245 milyon da protokollerle yapılan alt yapı yatırımlarına ayrılan paydır. Bir baktığında 400 kusur milyon… Bir noktada alt yapıya 400 milyon aktarılırsa, özel sektör de bu nokta yüreklenirse bu 400 milyon birkaç katına katlanabilir.
Serdar Denktaş, ilk kez bütçe yaptı kendi başına… 851 milyon 500 bin de bütçe açığı gösterdi. Bu rakamlar gerçek değil. Komitede nasıl gerçek olmadığını da madde madde sırladım. Bir şeyi söylerken altını boş bırakırsanız, politika yaparsınız. Altını doldurdum. Her ne kadar bütçe açığı öngörülse de bütçeyi iyi yönetemezseniz kazandığınızın hiç önemi yoktur. 10 kazanırsınız ama harcarken 20 harcarsanız onun hiçbir anlamı kalmaz. 10’nu kazanırken, 20 faydası yaratmalısınız.
Hep eleştirdim geçmiş hükümeti, bu konuda da Tufan Hoca’nın bana desteği büyüktü. O günkü hükümete dedim ki; hayat pahalılığını böyle uygularsanız, yanlış yaparsınız. Yasa gücünde kararname ile yasaların uygulanmasını engellersiniz. HP’nin yüzde 2 fazla gerçekleşmesine sebep olursunuz. Yani senin ödemen gereken HP 29.96 olması gerekirken, 31.99 yazıldı. Yüzde 2.03 fark… Yüzde 1’in karşılığı 40 milyon olunduğu bilinir. Yüzde 2’lik karşılığının da 80 milyon olunduğu bilinir. Alınan yanlış bir kararla şuan 80 milyonluk zarar var. Ardından yaşanan döviz krizi ile Elektrik Kurumu’na yüzde 18’lik bir zam yapma zorunluluğu getirdi. ‘Yapın, destek çıkacağız’ dedik. Çünkü Elektrik Kurumu, yüzde 18’i yapmayarak, o geride kalan 3 aylık dönemde 120 milyonluk bir nakit sıkıntısı yaşadı. Sıcak para akışı engellendi. 120 milyon TL borçlandı. Ne oldu? Birim maliyetlerde finansman maliyetleri artınca senin benim ödeyeceğim birim maliyeti pahalı oldu. Dönüldü kimsenin haberi olmadan toplu iş sözleşmesi yapıldı. Ne oldu? Personel giderleri, birim maliyetlerinin üzerindeki rakamı 6 kuruştan 12 kuruşlara çıktı. Güneyde elektrik maliyeti 65 kuruşken, sen de 99 kuruşa çıktı. Hatta 1.30 kuruşa kadar çıktı. Yüzde 18’i yapmayarak, ondan sonra gelecek olan iki dönemde indirim yapma şansı kaybedildi. Şimdi kurlarda ve petrol fiyatlarında yüzde 30’luk gerileme var.
“Zam gündemde yok”
- YENİDÜZEN: Bakanlar Kurulu’nun gündeminde mi bir indirim veya fiyat ayarlaması yapmak?
- Olgun AMCAOĞLU: Zam yapmamak gündemdedir. Yapılan çoklu tarife çok yanlış zamanda yürürlüğe girdi. Hiçbir zaman size doğru rakamları vermez Nisan- Mayıs ayı. Çünkü pik değerlerinin en düşük olduğu dönemdir. Özellikle bunu uzatma noktasında 3 aylık bir periyot daha düşündük. Bakanlar Kurulu görecek, gerçekleşen pik değerlerine göre, günlük elektrik ihtiyacına göre, çoklu tarifede neler yaşandığı analiz edilecek. Elektrik Kurumu’nun veya halkın faydasında mı zararına mı göreceğiz, ondan sonra karar vereceğiz. Yani popülist yaklaşabilirsiniz, ‘geçmişte yapıldı, bozalım’… Yok… Bir bakalım, değerlendirelim, ondan sonra hep beraber karar verelim. Şuan kurumun elektrikte zam yapmakla ilgili talebi var ama asla yapılmayacak.
Neden yapılmayacak? Kendi dinamikleri içerisinde bunu ayarlayacaklar. Kurların 5.75’lere indiği, petrolün 65-61 seviyesinde olduğu bir dönemde siz insanlara zammı nasıl anlatırsınız?
Enerjiyi doğru kurgulayamazsanız, akaryakıtı doğru şekilde yönlendiremezseniz, piyasaya zam yaparsanız ve dönersiniz ‘yüzde 32 HP verdim’ deyip, hemen 1 ay sonra Ocak ayında ‘ ne yapayım her yıl böyle yapılır’ deyip sadece kamuyu düşünüp bunu yaparsanız olmaz. Hayata yüzde 32’lik zam yaparsanız, bu daralan ekonominin içerisinden çıkma şansını elde edemezsiniz.
- YENİDÜZEN: 6 aylık eşel mobil ile ilgili öngörülen rakamlar nedir?
- Olgun AMCAOĞLU: DPÖ henüz açıklamadı. Haziran’da eksi değerlerde çıkacak diye tahmin ediyorum. Ne ise çıkacak olan uygulanacak. Ama doğru şekilde uygulanacak. Hatta ondan sonraki 6 aylık dönemde de gerçekleşen ne ise verilecek. Yasanın dışına çıkılmayacak. Kendi öngörülerimiz ile yasayı by-pass ederek, kamu maliyesini zarara uğratmayacağız.
“2019 sonunda bunlar teslim edildiğinde e-vergi, e-tahsilat gibi projeler hayata geçecek. E-gümrük, gümrüğe girdiği andan itibaren artık Lefkoşa, Mağusa, Girne’de memurların inisiyatifine göre uygulamalar ortadan kalkacak. Gümrükleri kontrol ettiğiniz anda ülkeyi kontrol edersiniz. Kayıt dışı ekonomi yok denecek kadar azalacak.”
- YENİDÜZEN: İş insanlarının vergi reformu yapılması konusunda istemi var. Bu konuda ne yapmayı planlıyorsunuz?
- Olgun AMCAOĞLU: Bir ada ülkesiyiz. Elektronik vergi, elektronik imza geçti. 2019 sonunda Türksat tarafından teslim edilecek projeler var. E- gümrük bitiyor. 7 proje var. 2019 sonunda bunlar teslim edildiğinde e-vergi, e-tahsilat gibi projeler hayata geçecek. E-gümrük, gümrüğe girdiği andan itibaren artık Lefkoşa, Mağusa, Girne’de memurların inisiyatifine göre uygulamalar ortadan kalkacak. Gümrükleri kontrol ettiğiniz anda ülkeyi kontrol edersiniz. Kayıt dışı ekonomi yok denecek kadar azalacak. 1 Ocak 2020 itibarıyla gümrük kontrol altına alınacak. Aynı şekilde nüfus sayımıyla ilgili de 5-10 milyon para ayrılmıştı. Ama buna hiç gerek yok. 1 Ocak 1900 tarihinden itibaren 2014’ün sonuna kadar olan tüm sayısallaştırmalar bitmiştir. Fayka olarak girersen, e-devlet de bittikten sonra kendi soyağacını 1900’den itibaren göreceksin. Kendinle ilgili, şirket bilgisi, tapu bilgilerini görebileceksin. E-eğitim olacak. Çünkü o datalar hazırlanıyor. Ben Maliye Bakanlığı’nın bir sorumlusu olarak Fayka Arseven’in kimlik bilgilerine ulaşabilmeliyim. Beni ilgilendiren şirket bilgilerine… Nasıl ki 2011’de hükümetin almış olduğu karar ile hizmet sektörünü, POS merkezlerine bağlandık ve kayıt altına aldık. Bugün POS cihazından her geçirdiğiniz kredi kartı işlemi anında Vergi Dairesi’nin bilgisindedir. Kimse saklayamaz. Bizim derdimiz bu projeler bittikten sonra 2020 yılında hizmetlerin alınma kalitesini yukarı çekmektir. Teknolojiyi ülkede kullanabilmeyi sağladığımız gün, maliyeyi tam anlamıyla ayaklar üzerine kaldıracağız. Bizim atmamız gereken birkaç adım var. Bana hep dediler; Maliye Bakanlığı zor… Bana sorarlarsa Başbakanlık müsteşarlığı daha zor. Çünkü ben burayı bilirim ama orayı bilmem. Burada ne yapacağımı da bilirim. Maliyenin neye ihtiyacı olduğunu bilirim. Bugün ben iç borç ödeme noktasında 230 milyonluk faiz ödemesini bütçeye koyarım. Onu uygularsam bu memleketteki faizin pozitif anlamda hareketlenmesini sağlayacağını bilirim. Bunu yaptım, anlaştım. Bunu onaylatıp hayata koyacağım. İlk kez iç borç ödeme noktasında hareket gerçekleştireceğim. Bunun faizlere nasıl etki edeceğini göreceğiz. Ama bilirim iç borç yüzünden memlekette faizler yüksektir. Onun çaresini bulacağız. Görüyorsunuz kaç kişi çek yasağına giriyor. Eşimin özel işi var ve 10 bin TL’lik overdraft hesabı var. Faizi yüzde 34… Olamaz böyle bir şey… Bileşik faiz olduğunda yüzde 45’tir. Bu faiz oranlarına mutlaka bir çare bulacağız.
Maliye Bakanı olduğunuzu düşünün ve bir araba 3 tekerlek ile gider mi? Gitmez. Hükümet eden kim isterse olsun sen bütçeni yapan, orta vadeli programlarını yayınlan, hedeflerini belirlen. Bunların devamında Ekonomik ve Mali İşbirliği Protokolleri senin yüzde 27’ne denk gelen bütçenin finansman kaynağıdır sana aktarılacak olan.
Senin iki önemli sektörün vardır. Turizm ve yüksek eğitim. Turizmde şuan yüzde 30 gerileme var. 2019’u kurtaramadan 2020 için çare bulmalıyız. 1.2 milyona ulaşmışken turist sayısına 2 milyonun üzerine çekmek. 23 bin olan yatak sayısını 25 bine çektikten sonra 30 bine çekmek ve yukarı taşımak. Bu hedeflere ulaşırken senin bu ekonomik protokollere ihtiyacın vardır.
- YENİDÜZEN: Ekonomik Protokol bitti mi, imzalar ne zaman atılıyor?
- Olgun AMCAOĞLU: Bizim tarafından anlaşıldı, TC tarafı değerlendiriyor. Geri dönüş birkaç gün içerisinde olacak.
“Bilmelisiniz ki Belediyeler Değişiklik Yasası’nı geçirirken, reformu yapmanız gerekirken, bunu bu ülkenin insanı için yapacaksınız. Size bunu TC söyleyip, finansman da aktarabilir. Ama bu bağımlılık değildir.”
- YENİDÜZEN: Hassasiyetler nedir?
- Olgun AMCAOĞLU: Hassasiyet bizim tarafımıza bırakıldı. Bazı şeyleri size birilerinin söylemesine gerek yok. Bilmelisiniz ki Belediyeler Değişiklik Yasası’nı geçirirken, reformu yapmanız gerekirken, bunu bu ülkenin insanı için yapacaksınız. Size bunu TC söyleyip, finansman da aktarabilir. Ama bu bağımlılık değildir.
Kamu Maliye Kontrol Yasası ne demektir? 24 tane kontrol edilen devlet teşekkülünün 23’nün sorunlu çıkmasını önlemek demektir. Bütün devlet genel bütçesinin içerisinde belediyelerin de, bütün kurumların da yer almasını sağlamaktır. Kontrol etmek için kendi iç mekanizmasının yasal alt yapısını hazırlamaktır. Ardından Sayıştay’ın dış denetçi olarak denetlemeleri çok rahat yapabilmesinin mevzuatını oluşturmaktır. Bu doğru akıldır. Bunu size biri söylese de söylemese de yapmak zorundasınız. Turizm teşvik mevzuatını değişmek zorundasınız. Havaalanı ve havayollarında yaşanan yüksek pahalılığı aşağı çekecek önlemleri almak zorundasınız. Bu ülkeye gelen 1.2 milyon insan varsa artık bu fiyatları sürdürülebilir seviyeye çekmek zorundasınız.
“Dolaylı vergileri normal seviyelere çekmeliyiz”
- YENİDÜZEN: Piyasadaki rakamlarda bir şişirilme mi söz konusudur? Özellikle devletin aldığı harçlardaki yükseklik de eleştiri konusu, bunlara tekrardan bir düzenleme yapılamaz mı?
- Olgun AMCAOĞLU: Harçlara yıl içerisinde tekrardan bir düzenleme getirmek mümkün değil. Çünkü bütçe öyle kurgulandı. 2020 bütçesi kurgulanırken dolaylı vergileri normal seviyelere çekmeliyiz. Dolaylı vergiler verginin birinci maddesi olan adaletli tecelli etmesinin en büyük düşmanıdır. Yani sosyal yardım maaşı alan, emekli maaş alan, bakan maaşı alan da gider aynı vergiyi öder. Aynı birim maliyetinden ödemek zorunda bırakılır. Oysa gerçek vergide öyle değildir. Çok kazanandan çok, az kazanandan azdır. Bir ehliyet çıkarılmasıyla ilgili o kadar meblağ ödenmesi gerçek midir? Bunları tartışmak gerekir. Senin bu rakama ihtiyacın varsa ve onu ikame edecek, kayıt altına alma noktasında gerçek vergilendirmeyi sağlama noktasında bir şeyleri harekete geçirmezsen elbette ki dolaylı vergilere sarılacaksınız. Bu katlanılabilir bir durum değil, aradaki makası açmadır. Bu makası kapatmanın önemli ayağı dolaylı vergilere müdahale etmektir. Bizim yapmak istediğimiz budur.
KDV başlığı altında devletin yıllık 400 milyon ekstra geliri var. Bu ne demektir? Siz o gün alışveriş yaptınız, dövizden kaynaklanan artıştan dolayı alım gücünüz erirken, fazladan da maliyeye para aktardınız. Bu gelir olarak göründü ama aynı oranda halk fakirleşti.
Orta vadeli programı, bütçemi, hükümet programını, protokolü aynı zamanda hayata geçirirsek o zaman ülke ekonomisinin önemli krizlerde bile sıkıntı yaşaması söz konusu değildir.
Çok önemli kurumlarımız vardır. Önümüzdeki haftalarda yıllardır çözülemeyen sorunları çözülecek. Bu memleketin devamının sağlanabilmesi için kendi ayakları üzerinde durabilmenin sistemini yaratmalıyız.
Elektrik Kurumu’nda yıllardır konuşulan mahsuplaşmayı bitirdik. Biz mahsuplaşmayı yapıp, Elektrik Kurumu üzerindeki mali yükü kaldırmalıyız. Mutabık kalınan belge hazırlandı, imzalama aşaması kaldı.
- YENİDÜZEN: Piyasaya ödemeler yapıldı mı?
- Olgun AMCAOĞLU: 2019’da 225 milyonluk cari açıkla hükümet bırakıldı. 2 aydır tek kuruş borçlanmadık. Ne de avans aldık. Bu sadece performansla alakalıdır. Nedir? Ben buradaki müsteşar, müdür, çalışanların ne yapacağını çok iyi bilirim. Bu aracı kaç kilometre ile sürebileceğimi bilirim. Sağ olsunlar bugünkü geldiğimiz noktada burslar ödendi, ilaç parası, doğrudan gelir desteğine bir kısım ödemeyi, özel sektöre aktarılması gereken ödemeleri, küçük esnafı koruyucu ödemeleri yaptık. Esnaf, ihtiyat sandığı, sosyal sigortalarını yapabilsin, gecikme zammına maruz kalmasın diye. Toplam 28 milyon ödendi, maaşlar ödenirken. Daha da açık vardır. Bunları hiç söylemedim çünkü bu bizim ödevimiz, görevimiz. 225 milyon cari ödemenin özel sektör tarafından hak edişi olduğunu bilirim ben. Bu çok büyük haksızlıktır. Benim verdiğim 225 milyon bana 1 milyar olarak geri dönecektir. Ben maaşları öderim peki özel sektörde çalışan 113 bin kişinin hakkını kim savunacak.
- YENİDÜZEN: Bu dönemde herhangi bir şekilde Türkiye’den para akışı oldu mu?
- Olgun AMCAOĞLU: 2017’de 10 ay yine gelmediydi. 10 ayın sonunda Kasım’da maaşı ve 13’ncü maaşı ilk kez gününde ödedik. Döndük Aralık maaşını ödedik. Hatta 2016’da 185 milyon kesitler bize. 2016’da hayata geçmesi lazımdı o dönemde CTP-UBP hükümeti vardı, anlaşamadılar. Özgürgün geldiğinde Temmuz 2016’da imzaladı. İmzaladı, birkaç gün sonra 15 Temmuz olayları oldu. Türkiye darmadağın, muhatap yok. Ekonomik protokol geçti, hiçbir şey yapmadık. Arkasından trafikte ölümler oldu. Başbakanlık basıldı. Özetle hiçbir şey yapamadık. 91 tane eylemin 3 tanesini yaptıydık.
Benim amacım Temmuz’dan sonra mali konuları konuşmayım. Ne ise günü gelen ödeme yapalım. Benim derdim başka. Temmuz’da müsteşarlarımı alıp gideceğim. Kamu Yönetim Kontrol Yasası’nın geçmesi için Bakan olarak komitede oturacağım. Çünkü Yapmazsam bu memleketin geleceği yoktur.
- YENİDÜZEN: Vergi affı gündemde mi? Kapsamı ne olacak?
- Olgun AMCAOĞLU: Gündemdedir. Kapsamını açıklamayım ama özellikle belediyelerde yeniden yapılandırma vardır ve birkaç önemli kurumda.
- YENİDÜZEN: Kamu Reformu ile ilgili düşünceleriniz nelerdir?
- Olgun AMCAOĞLU: Kamu reformuna ihtiyaç yoktur. 7\79’u tam anlamıyla uygularsak içerisindeki izinler gibi bölümleri tekrar yasal olarak düzenler, değişirsek ve uygularsak hiç ihtiyaç yoktur. 7\79 birinin işe gelmesini emrediyorsa, işe gelmediği zaman cezalarını sıralıyorsa, nakillerin görevlendirmelerin nasıl yapılacağını söylerse, siz bunu yapmazsanız, kamu reformu dediğiniz yeni bir yasayı hayata geçirip dinamiği ve genetiği ile oynarsanız kamunun, bunun bedellerini ödeyemezsiniz.
- YENİDÜZEN: Kamudaki istihdam rakamları tamam mı, ihtiyaç nedir, ihtiyaç fazlası nedir?
- Olgun AMCAOĞLU: Kamuda çok önemli bir erozyon vardır. Geçen yıl 748 kişi emekli çıktı. Mart sonu 516 kişi emekliye ayrıldı. Hiçbir zaman 450-500’ü geçmemişti. Bugün sigortaların veznesinde hemen hemen personel kalmıyor. İstihdam şişirilmedi ama gerçekten doğru yerlere yapıldı mı? Bütçede çalışacak eleman bulamıyorum. Teftişte kimse kalmıyor. Yani benim gümrük ve vergi dairem çalışmaz, parayı toplamazsa, bütçe planlanmazsa bunları nasıl kurgulayacağız. Projeleri nasıl hayata geçireceğiz? 2 yıl gerçekten eksik istihdam bile yapıldı. Özellikle eğitimde yapılan yanlış öğretmen istihdamları vardır. A-B öğretmen kurgulanmasından dolayı.
“Sendikalarla rakip olarak değil, paydaş olarak hareket edeceğiz. Yüzde 32 HP verip yüzde 32 zam yapmak değildir amacımız. Bunu sendikalar isteyebilir ama var olan bir şeyi hep beraber paylaşacağız. Doğru paylaşmanın çarelerini üreteceğiz.”
- YENİDÜZEN: Bu dönem sendikalarla ilişkileriniz nasıl olacak?
- Olgun AMCAOĞLU: Sendikalarla rakip olarak değil, paydaş olarak hareket edeceğiz. Yüzde 32 HP verip yüzde 32 zam yapmak değildir amacımız. Bunu sendikalar isteyebilir ama var olan bir şeyi hep beraber paylaşacağız. Doğru paylaşmanın çarelerini üreteceğiz. Özlük haklarında da artık devlet tarafının da sendika tarafının da birlikte hareket etmesi gerekir. Rakam budur, matematik sabit bir bilimdir. Rakamlar bize yanlış bir şey söylemez. Siz bunun aksini iddia ederseniz gelin yapalım.
Sadece kamu tarafını düşünüp HP ve bunun gibi planları hayata geçirmeyi düşünürse maliye ve hükümetler gerçekten çok önemli bir yanılgı içindedirler. Yani kapının önüne çıktığında geçen arkadaşın, dostun özel sektörde işlerse onun derdi senin derdin değil mi? İşsizlik oranları 2017’de 5.6’ydı. 2018’de yüzde 8’i geçtiğini bilirim. Ben inanırım daha fazladır. Ama gerçek işsizlik daha azdır. Bankada işleyen biri ‘burada işlediğim için utanırım’ dememelidir. İş iştir. Daha iyi işlemeyi herkes ister. Ama işlemeyi… Gidip devlet dairesinde yan yatmayı değil.