“Eczacılık sektöründe kamudaki tek ilaç ve ecza kelimesinin geçtiği kurum olan İlaç ve Eczacılık Dairesi Müdürlüğü’ndeki ‘eczacılık’ vasfı olan bireyleri de oradan alıyorsak, kamudaki tek yetkili olan yerimiz de gidiyor”

“Böylesine kaotik bir ortamda İlaç ve Eczacılık Daire Müdürünü alıp, yerine Kamu Sağlık Çalışanları Yasası kapsamında olup en az lisans diplomasına sahip olanları mı koyacaksınız?”

“Bugün bir hemşireyi başhekimliğe atayabilir misiniz? Biz de soruyoruz İlaç Eczacılık Dairesi kimin işi?”

Sigorta olaylarından dolayı yeni toparlanmaya başladık ve birçok şey yapacağımız yerde artık bu tarz olaylardan gerçekten yıldık usandık”

Serap ŞAHİN

Meclis Alt Komitesinde bugün görüşülecek, İlaç ve Eczacılık Dairesi Müdürlüğü konumundan ‘eczacı’ vasfının çıkarılması çalışması ile ilgili YENİDÜZEN’e konuşan Kıbrıs Türk Eczacılar Birliği Başkanı Umut Öksüz, “İlaç Eczacılık Dairesi kimin işi?” sorusunu sordu, sebebin kurumun mevcut yapısından kaynaklandığını söyledi.

Söz konusu dairenin kuruluş amacına dikkat çeken Öksüz, ilgili yasanın Fasıl 254 olduğunu ve söz konusu yasayı da bilmekle zorunlu olanların eczacılar olduğunu vurguladı.

İlaç ve Eczacılık Dairesi Müdürlüğü’nden ‘eczacı’ vasfının çıkarılarak yerine en az lisans diplomasına sahip birinin konulması durumunda denetimden üretime kadar birçok sorunla karşılaşılacağını kaydeden Öksüz, sektörün 8 aydır bitme noktasına geldiğini ifade etti. Öksüz, “Eczacılık sektöründe kamudaki tek ilaç ve ecza kelimesinin geçtiği kurum olan İlaç ve Eczacılık Dairesi Müdürlüğü’ndeki ‘eczacılık’ vasfı olan bireyleri de oradan alıyorsak, kamudaki tek yetkili olan yerimiz de gidiyor” şeklinde konuştu.

Kıbrıs Türk Eczacılar Birliği Başkanı Umut Öksüz

“Fasıl 254’ü baştan sona bilmekle sorumlu eczacılardır”

Kıbrıs Türk Eczacılar Birliği Başkanı Umut Öksüz; İlaç Eczacılık Dairesinin kuruluş amacının toplumun gereksinimi olan ilaç ve benzeri hammaddeyi denetlemek ve gerekli önlemleri almak olduğuna işaret ederek, ilgili yasanın Fasıl 254 ‘Eczacılık ve Zehirler Yasası’ olduğuna işaret etti.

Öksüz, “Bu yasayı baştan sona bilmekle zorunlu olan ve bunun mezun olduktan sonra sınavına dahi giren İlaç Eczacılık Dairesi’nin mevzuat sınavına dahi giren tek sektör eczacılardır. İlaç kimin işi? Eczacıların işi. Kozmetik kimin işi? Bunun da dersini eczacı alıyor. İlacı kim üretiyor? Eczacı üretiyor. Dezenfektanları pandemi döneminde kimler yapıp sattı? Yine eczacılar” şeklinde konuştu.

“Sebep kurumun mevcut yapısı”

İlaç ve Eczacılık Dairesi Müdürlüğü’nün değişme sebepleri olarak;  söz konusu dairenin mevcut yapısı, yetersiz eczacı istihdamı, ilaç takip sisteminin dört dörtlük bir şekilde hayata geçmemesi ve daire içerisinde terfiler yapılmadığından dolayı daireye müdür de bulunamadığını vurgulayan Öksüz, “Bulunmamasının sebebi dairede çalışanlar veya eczacı mı? Yoksa bugüne kadar daire içerisinde yapılması gereken terfileri yapmayan gelmiş geçmiş tüm hükümetler mi? Yoksa o dairenin bugün vatandaşa ilaç alırken eziyet haline dönen o dairenin yapısını ısrarla taş taş üstüne koymayıp geliştirmeyen gelmiş geçmiş hükümetler mi, yoksa ecza mı? Gidin bakın o daireye bütçesi ne kadar? Ne kadar ilaç alabiliyor? Kendini ne kadar geliştirebiliyor?” sorularını sordu.

“Kamudaki tek yetkili olan yerimiz de gidiyor”

Kamuoyunun gündemini meşgul eden “Sahte reçete” davasına da işaret eden Öksüz, yıllarca denetim yapılmadığını ve 62 eczacının tutuklandığını belirterek “Sorun çözüldü mü? YÖDAK konusu da aynı şekilde. Yıllarca denetim olmadı ve bugün tutuklamalar oldu konu çözüldü mü?” şeklinde konuştu.

Eczacılar Birliği’nin bu konuda görüşünün ve duruşunun net olduğunu belirten Öksüz; sektörün 8 aydır bitme noktasına geldiğini ifade etti. Öksüz sözlerine şöyle devam etti:

“Eczacılık sektöründe kamudaki tek ilaç ve ecza kelimesinin geçtiği kurum olan İlaç ve Eczacılık Dairesi Müdürlüğü’ndeki ‘eczacılık’ vasfı olan bireyleri de oradan alıyorsak, kamudaki tek yetkili olan yerimiz de gidiyor. Eczacı ne yapsın? Eczanelerimizi mi kapatalım? Pandemiyi ne kadar erken unuttuk. Bu devlet ilaç getiremezken vatandaşa sahip çıkan bizdik. Soruşturmada olsak dahi eczanesini kapatmayan sektör var burada. Sorgusuz sualsiz vatandaşa, devletin yapmadığı yardımları yapan bir sektör. Yıllarca ilaç ve eczacılık dairesinin yapısının teşkilat yasasının değişmesi gerektiğini savunan, günümüz çağında ilaç takip sisteminin geçmesini savunan bir birlik var burada.”

“İlaç Eczacılık Dairesi kimin işi?”

“Böylesine kaotik bir ortamda İlaç ve Eczacılık Daire Müdürünü alıp, yerine Kamu Sağlık Çalışanları Yasası kapsamında olup en az lisans diplomasına sahip olanları mı koyacaksınız?” sorusunu soran Umut Öksüz, “Bugün bir hemşireyi başhekimliğe atayabilir misiniz? Biz de soruyoruz İlaç Eczacılık Dairesi kimin işi? Sigorta olaylarından dolayı yeni toparlanmaya başladık ve birçok şey yapacağımız yerde artık bu tarz olaylardan gerçekten yıldık usandık” şeklinde konuştu.

İlaç ve Eczacılık Daire Müdürlüğü’ne işi bilmeyen, eczacı dışında birinin gelmesi durumunda denetimlerden üretime kadar sorunlar yaşanacağına işaret eden Öksüz, “Bizim görüşümüz ve duruşumuz nettir. Bugün bizler de meclis alt komitesinde olacağız” ifadelerine yer verdi.