Fehime ALASYA

Kantara dağlarının eteklerinde ve tepelerin arasında bulunan, çok zengin bir orman arazisine sahip Ağıllar köyü, tarihi ve doğal güzellikleriyle göze çarpıyor. 

Eski adıyla Mandrez olan köyde geçmiş yıllarda çok modern mandıralar bulunduğu için ismini Mandrez olarak alıp, günümüze Ağıllar olarak biliniyor. Altınova göçmenleri ve Türkiye’den gelen göçmen ailelerin yerleştiği köy, yaklaşık 50 hane ve ortalama 250 nüfustan oluşuyor.

Köy kabristanlığı, çocuk oyun parkı, cami ve kilisesi bulunan köy, Altınova köyüne iki kilometre yakınlıkta.  

Boğaziçi ve Geçitkale köylerine komşu olan Ağıllar köyünde, yıllanmış harnup ağaçları ve kozalak yüklü çam ağaçları arasında gezmek, her evin ön bahçesinde yasemin ağacını görmek mümkün…

İskele’ye birkaç dakika mesafede bulunan Ağıllar köyü, içinde barındırdığı tarihi güzellikler ve doğasıyla görenleri büyülüyor. Buluşa Manastırı yanı sıra, manastır yanında bulunan, 700 yıllık olduğu tahmin edilen ve korumaya alınmış devasa selvi ağacı ise görenleri kendine hayran bırakıyor…

Ağıllar köyünün 3 km. doğusunda bulunan Manastırın yanı sıra, aynı bölgede bulunan, 700 yıllık olduğu tahmin edilen, boyu 15 metreyi aşkın ve korumaya alınmış bir selvi ağacı bulunuyor. Manastır ve selvi ağacının yanı başında ise akan bir pınar ve çeşme bulunuyor.

Buluşa Manastırı’na giden yol üzerinde görülen su birikintisi ise doğanın hayvanlara sunduğu bir nimet. Manastıra giden yolun üzerinde bulunan su birikintisinin, taştan çıkan ve 40 yıldır hiç eksilmeyen kaynak suyu olduğu, doğa hayvanlarının susuzluğunu giderdiği bir uğrak alan olarak tanımlanıyor.

İskele Belediyesi’ne bağlı ve İskele bölgesine ortalama 7 kilometre mesafede olan köyde, sulu ve kuru tarım yapıldığını anlatan köy muhtarı Şenol Ay, köyde bulunan ve binlerce turist tarafından ziyaret edilen ‘Buluşa Manastırı’ hakkında bilgi verdi.

Buluşa Manastırına giden en kestirme yolun toprak olan kısımlarının da asfaltlanması gerektiğini anlatan köy muhtarı Şenol Ay, yapılacak olan ufak çaplı çalışmalarla bölgenin eko turizme kazandırılacağını kaydetti.

Buluşa Manastırı’na gitmek için İskele anayolundan gelen turistlerin Ağıllar köyüne ulaşana dek kullandıkları yolun son üç kilometresinin toprak oluşundan yakınan muhtar Şenol Ay, manastıra giden en kısa yolun ivedilikle asfaltlanması gerektiğini belirtti. Ay, turistlerin uğrak yolu olan ve sadece üç kilometrelik bir mesafenin asfalt dökülmesine ihtiyaç duyulan bölgede, yapılacak iyileştirmenin yanında manastıra da daha fazla ilgi gösterilmesi gerektiğini belirtiyor.

Ay, manastırın yanı sıra, bölgede bulunan ve tahmini 700 yıllık olduğu düşünülen devasa selvi ağacının da bölge turizmine büyük etki yapacağını savundu.

Ay, geçmiş yıllarda yıldırım çarpması sonucu zarar gören ağacın çok daha büyük boyutlarda olduğunu anlatıyor, bu ağacın yanında bulunan çeşmenin de gelen turistlerin dilek çeşmesi ve serinleyeceği alanı olarak kullanıldığını belirtiyor.

Ağıllar Köy Muhtarı Şenol Ay;
“3 kilometrelik toprak yolun asfaltlanmalı, bu ileriye yönelik bir eko turizmin ilk adımı olur”

Ağıllar köy muhtarı Şenol Ay, manastırın geçmişte, papaz eğitmek için bir okul olarak kullanılan bir okul olduğunu, özellikle her yıl mart ve nisan aylarında ziyaretçi akınına uğradığını ve burayı tüm Hıristiyan âleminin bildiğini anlatıyor. Bölgede yapılacak olan çalışmaların ardından eko turizmin gelişeceğini anlatan Ay, ivedilikle manastıra giden en kestirme yolun asfalt dökülmesi gerektiğini kaydetti.

Manastırla ilgili bilgi veren Ay, şöyle devam ediyor; “Dünyadaki tüm Müslümanlar nasıl ki Kıbrıs’ta olduğunu biliyor ve ziyaret ediyor, aynı zamanda dünyanın birçok yerindeki Hıristiyanlar da bu manastırı biliyor ve çeşitli ülkelerden ziyarete geliyorlar. Burası, dönemin en meşhur papazlarının yetiştirildiği bir okuldu. Buraya gelip ayin yapıyorlar. Özellikle mart ve nisan aylarında… Turistler köyümüze gelirken internetten Google haritasından bakıyor ve geliyor. Haritaya bakan turist, Çınarlı köyünden geçip köye gelen yolun en kısa yol olduğunu görüyor ve oradan geliyor. Üstelik bu yol, harita üzerinde mavi çizgiyle gösteriliyor. Yani yolun asfalt olduğu ve güvenilir olduğu söyleniyor. Hâlbuki bu yolun üç kilometresi toprak yoldur. Asfalt olan yol, Altınova köyü içinden geçerek gelen yoldur. Fakat internetteki haritalar bunu değil, toprak yol olanı gösteriyor.

Toprak olan bu üç kilometrelik yolun asfaltlanması için çeşitli mercilere ulaştık, konuyu aktardık. Bunun ivedilikle çözülmesini istiyoruz. Bu tedirginliği yaşayan yabancılar bana şikâyette bulunuyor.  Bölgemizde bu denli ziyaret kabul eden bir tarihi doku var, dönem dönem turist akınına uğruyoruz,  bu yüzden 3 kilometrelik toprak yolun asfaltlanmasını istiyoruz. Bu ileriye yönelik bir eko turizmin ilk adımı olur.

Bu yol kestirme bir yoldur. Bu yol asfalt olsa bizler Geçitkale’ye 13 kilometre ile ulaşabileceğiz, fakat şu an kullandığımız asfalt yol ile 26 kilometrede gidebiliyoruz. Bu yolun düzeltilmesi aynı zamanda bölge halkına da kazandırılmış olacak.

Bu kiliseye güzel bir bakım yapıldıktan sonra koruma altına alınmalı. Orada 700 yaşlarında olan bir selvi ağacı var. O da turistlerin, yerli halkın ilgi odağı olabilir.

Bu manastır yanına yapılacak olan bir tuvalet, en azından gelen turistlerin acil ihtiyacına hizmet edecektir. Manastırın düzenli bakım ve temizliği yapılacaktır. Burasıyla ilgili çok külfet olmayan fakat önemli çalışmalar yapılabilinir. 

Burası turist rehberlerinin de tanıtım günlüklerine girmeli… Burası eko turizme çok uygun bir köy. Sağlam bir altyapı ile buna soyunabiliriz” diyor.  

Manastıra giden yolun üzerinde bulunan su birikintisinin, taştan çıkan ve 40 yıldır hiç eksilmeyen kaynak suyu olduğu, doğa hayvanlarının susuzluğunu giderdiği bir uğrak alan olarak tanımlanıyor

Buluşa Manastırı’nın genel görünümü

Asfalt bekleyen toprak yol