1. HABERLER

  2. ÖZEL HABER

  3. 'Fetüs Davası' tamamalandı!
'Fetüs Davası' tamamalandı!

'Fetüs Davası' tamamalandı!

Girne'deki 'fetüs davası' olarak bilinen dava bugün hitapların yapılması ardından tamamlandı.

A+A-

Didem MENTEŞ

Girne’de ortaya çıktığı günden itibaren kamuoyunda büyük bir infiale neden olan 'hamileliği yasa dışı sonlandırma' soruşturmasıyla ilgili açılan dava tamamlandı.
Mahkeme,  davayla ilgili son sözü söylemek üzere, kararını 9 Mart Perşembe günü saat 14:00'de okunacağını açıkladı.
26 Şubat 2016 tarihinden beri fetüslerin bulunması, doktor ve hemşirelerin tutuklanması ve Ada Hospital’in kapatılmasıyla ilgili ortaya çıkan tüm gelişmelerle gündemden düşmeyen mesele tam 360 gün sonra sona erdi… 

Savcı son hitabı yaptı, davayı kapattı

Sanıklar Mehmet Ali Tunçbilek, Verda Özkent Tunçbilek, Ayşegül İşbilen, Taner Okburan, Fahri Karagözlü ve Rasiha Serdaroğlu dün yeniden Girne Ağır Ceza Mahkemesi’ne çıkarıldı.

Başkan Fatma Şenol, üye yargıç Murat Soytaç ve üye Yargıç Seran Bensen huzurundaki davada, Başsavcılık adına İddia Makamı’nda Kıdemli Savcı Erdinç Akyener, sanıklar ve sanıkların avukatları mahkemede hazır bulundu.  Savcı Erdinç Akyener, bir önceki duruşmada başladığı hitabına kaldığı yerden dün devam etti.  Akyener, son kez yaptığı hitabında birçok olguya, bulguya, tanıkların ifadelerine ve şahadetlerine değinerek, davasını ispatladığına vurgu yaptı.

“Verda Tunçbilek 10 hafta üzerindeki sorunlu bebekleri yönlendirdiğini kabul etti"

Taner Okburan ile ilgili beyanlarda bulunan Savcı Erdinç Akyener, Taner Okburan'ın 34 haftalık bebeğin ölü olarak doğduğunu yeminsiz beyanında hatırladığını ancak daha önce bununla ilgili hiçbir şey söylemediğini belirtti. Savcı, görgü tanığının söylediğiyle, Taner Okburan'ın yeminsiz beyanında söylediğinin çelişkili olduğunu aktardı.
Hastanede tutulan kayıtların farklı şekilde yazıldığını, hatta bazı kayıtların hiç olmadığını vurgulayan Savcı, "örneğin M.A.'nın ameliyatı overkist, N.D'nin ise operasyonu hiç yoktur" dedi. Sonlandırma ameliyatı taleplerinin Verda Tunçbilek'e geldiğini ve yönlendirdiğini söyleyen Savcı Akyener, " telefonda '24 haftalık sonlandırma' mesajı var. Verda Tunçbilek kendi yeminsiz beyanında 10 haftanın üzerinde sorunlu bebekleri Fahri Bey'e yönlendirdiğini kabul etti" dedi.

“Operasyonlar Fahri beyin hastanede çalışmaya başlamasıyla meydana geldi”

Herkesin kanuna açıklama yapmak mecburiyeti olduğunu belirten Akyener, doktor hasta sırrının ayrı bir şey olduğunu bunun farklı bir durum olduğunu kaydetti. Savcı, "yapılan tüm tahkikattan çıkan şu ki bu operasyonlar Fahri beyin hastanede çalışmaya başlamasıyla meydana geldi" vurgusunu yaptı. 
Savcı, hastanede ameliyat olan N.D ile M.A.'nın geçirdiği sonlandırma operasyonun tarihleri kanıtlandığını ve bu iki ameliyat günlerinde tüm sanıkların adada olduğuna dikkat çekerek, bir tek operasyona girdiği iddia edilen anestezist O.A.'nın ise adada olmadığını vurguladı. 

“Doktorların ilk görevleri kayıt tutmak, bu vakaların kaydı yok”

Hastanede N.D'nin ameliyatıyla ilgili kayıt olmadığını, M.A.'nın kaydının sahte olduğunu ve 34 haftalık bebekle ilgili ise hiçbir kayıt olmadığını vurgulayan Akyener, tüm dünyada doktorların ilk görevinin kayıt tutmak olduğunu dile getirdi. 
Tabipler Birliği Tüzüğüne vurgu yapan Savcı, bu tüzük tahtında doktorlar hastaların sırlarıyla ilgili yemin ettiklerini söyledi. Savcı, bu tüzüğün 2005 yılında çıktığını ve bu tüzükte ne yapılacağının, ne yapılması gerektiğinin de yazdığını söyledi. 

“Bu ameliyatlar herkes tarafından biliniyordu”

“Bize göre bu ameliyatlara Fahri Karagözlü, Ayşegül İşbilen, Rasiha Serdaroğlu ve Taner Okburan'ın girdiğinin herkes tarafından bilindiğini” belirten Savcı, 34 haftalık bebek ameliyatı esnasında tanık Z.N'nin  gördüğünün doğru olduğunu kaydetti. 
Sanıklarda 34 haftalık bebeğin olayını gören olmadığını, sanıkların yeminli şahadet vermediğini, bebeğin hiç bir dosyası ve bebekle ilgili bilgi olmadığını aktaran Savcı Akyener, savunma makamının bu konuda yeterli şahadet sunmadığını vurguladı.

“Taraflı tanık”

Savcı, "bir rapor, bir dosya olsa ve bize dese bebek ölüdür o zaman anlayabiliriz. Otopsi yapan adli tıp uzmanlar bu bebeğin ölü veya canlı doğduğunu söyleyemezken, savunma makamının tanığı Prof. Abdullah Coşkun Yorulmaz raporu okuyarak bebeğin ölü doğabileceğini söylemiştir. Hiçbir çalışmaya katılmadan, inceleme yapmadan bu kararı vermiştir. Yorulmaz, başkalarının raporuna göre yorumlar yapmıştır. Okuduğu rapordan, resimleri görmeden 8 numaralı fetüsün özürlü olduğuna kanaat getirmiştir" dedi. Akyener,  müdafaanın yeminli şahadet veren tek bir tanık olarak Prof. Dr. Abdullah Coşkun Yorulmaz'ı dinlettiğini bu tanığın da taraflı bir tanık olduğuna vurgu yaptı. 
 


“Fetüslerin ve bebeğin kaydı yok, çünkü sağlıklıydılar”

Akyener, davadaki suçlamalara tek tek değinerek, olgulardaki ayrıntıları davaların içeriğiyle değerlendirdi. Akyener, 10 haftalık üzeri operasyonla alınan anomali bebeklerin kayıtların olduğunu ancak hiçbir fetüs ve bebeğin kaydının olmadığını çünkü bu bebeklerin sağlıklı olduğunu vurguladı. Bu bebeklerin bütün dünyadan gizlendiğini, ortada ne isim ne kayıt ne de dosya olduğunu ifade eden Akyener, 34 haftalık bebeğin anne karnında yaşar vaziyette ayrıldığını gören bir tanığının olduğunun altını çizdi. 
Sanıklar Karagözlü, Serdaroğlu, İşbilen ve Okburan'ın suç ortağı olduğunu söyleyen Savcı, hastane sahipleri olan Tunçbileklerin de bu durumu bilmeleri gerektiğini ve kağıtları kontrol etmeleri gerektiğini belirtti. Savcı Akyener, "bu olayların ardından Verda Tunçbilek'in hastanede yaptığı toplantıda 'burada olan burada kalır' demesi suçtan sonraki suça katılımını gösterir" dedi. 

Dava kapandı, avukat yeni talepte bulundu

Savcı Erdinç Akyener, tüm bulgular ışığında görüşlerinin bu yönde olduğunu belirterek, davasını kapattığını beyan etti. 
Ardından Avukat Emre Kadri, bir takım prensiplere değinerek, sanıklar Ayşegül İşbilen ve Taner Okburan'ın  karar gününe kadar tutuksuz yargılanmasını talep etti. Savcı Akyener ise bu aşamada böyle bir talebin yapılmasını meslek hayatında ilk kez karşılaştığını belirterek, bazı prensiplere değinerek reddedilmesini çünkü bu iki sanığın dava günü mahkemede hazır bulunmaması halinde davanın düşebileceğini vurguladı. 

Karar 9 Mart 2017’de açıklanıyor

Huzurunda yapılan beyanları değerlendiren Mahkeme Başkanı Fatma Şenol, daha önceden yüksek mahkeme tarafından da bu sanıkların tutuklu yargılanmalarına karar verdiğini hatırlattı. Şenol, bu davanın karar gününe kadar avukatların sanıkların serbest kalmalarına yönelik destekleyici bir şahadet ortaya koyulmadığını vurgulayarak, avukat Emre Kadri’nin talebini yersiz bulduğunu ve reddedildiğini söyledi. Fetüs davasına bakan Ağır Ceza Mahkeme Heyeti Başkanı Fatma Şenol, 6 sanıklı bu davanın kararını 9 Mart Perşembe günü saat 14:00’de okunacağını açıkladı.

Davalar

Bu arada Savcılık sanıklar Mehmet Ali Tunçbilek ve Verda Özkent Tunçbilek’e “Ağır veya hafif bir suç işlemek için sersemletmek, çocuk düşürmeye teşebbüs, hamileliği yasadışı olarak sonlandırmak, çocuğun doğumunu gizleme”, sanıklar Ayşegül İşbilen, Taner Okburan, Fahri Karagözlü ve Rasiha Serdaroğlu’na bu suçlara ek olarak “adam öldürme” davalarını getirmişti. Sanıklar aleyhlerine getirilen bu davalarla ilgili yargılanmaya tabi tutulurken, Mahkeme bu davalarla ilgili olarak 9 Mart 2017’de kararını verecek.

 

 

 

Bu haber toplam 4438 defa okunmuştur
İlgili Haberler