1. YAZARLAR

  2. Onur Olguner

  3. Fidanları ektik, bakalım tutacak mı?
Onur Olguner

Onur Olguner

Fidanları ektik, bakalım tutacak mı?

A+A-

 

Ocak ayında Mehmet Akif Caddesi'nde yeni bir inşaatın yapımı için kesilen çam ağacından dolayı çok büyük bir kriz yaşanmış, hepimiz de bu krizin içine o veya bu şekilde çekilmiştik. Aslında ağaçları kesilen ve gün geçtikçe betonlaşan bir Lefkoşa’yı sindirmiş gibiydik hepimiz. Fakat gözümüzün önünde bir asırlık ağacın kesilmesi, bardağı taşıran son damla olmuştu bizim için.

Tabii o günlerde tepkilerimizi hep birlikte ortaya koyduk ve tüm gündem konularında olduğu gibi bu konuyu da sonrasında rafa kaldırdık. Hâlbuki bir ağacın kesilmesinin ötesindeydi şehrimizin ağaçsızlaştırılma sorunu. Günbegün betonlaşan Lefkoşa’da, gri rengin duygusuzluğunu sindirmiş bir şekilde hayatımıza devam ediyorduk.

O günlerde yine bu köşede, “Ağaçların Binalardan Yüksek Olduğu Kentler” başlıklı yazı ile ulaşmıştım sizlere. Ve bu konuda LTB Teknik İşler ve Kentsel Tasarım Komitesi'nde bitirmeye çalıştığımız bir çalışmadan bahsetmiştim. Her ne kadar konu gündemden düşmüş de olsa, bizler bu çalışmaya devam ettik. Çünkü ‘kent ağaçları vizyonunun’ bir anıt ağacın kesilmesinden ötede olduğuna inanıyorduk.

Kent ağaçlarının faydaları ile ilgili önemli bir seri araştırma da vardı aslında. Ve bu araştırmalar arasında en doğru tespitleri ise ‘Yürünebilir Kentler’ alanında uzmanlaşmış Şehir Plancısı Dan Burden şu şekilde anlatıyordu bizlere:

- Öncelikle ağaçlandırılmış kentler yayalara gölge sağlıyor. Gölge alanlar ise kentte yürümeyi teşvik ediyor.  Özellikle yürüme alanlarının büyük bir eksiklik olduğu ülkemizde bu madde bile tek başına kentsel ağaçlandırmanın önemini bizlere vurguluyor.
- Ağaçlandırılmış bölgeler diğer bölgelerden %30 daha az yağmur suyu direnaj altyapısına ihtiyacı duyuyor. Yağmur daha toprağa düşmeden önemli bir kısmı yapraklar tarafından absorbe ediliyor. Ağaç kökleri ise topağın suyu tutmasını sağlıyor.
- İki yanında ağaç ekili olan yollar sürücülerin yavaşlamasını ve trafikte hızlarını azalmasını sağlıyor. Yani bu iki ağaç sırası sürücülerin daha dikkatli sürmelerini teşvik ediyor.
- Ağaçlandırılmış ticari aksların ağaçlandırılmamış olanlara karşı %12 daha fazla iş yaptığı ortaya çıkmış araştırmalarda. Aynı şekilde gayrı menkullerin de değerinin arttığı gözlemlenmiş.
- Evinizin batısına ekeceğiniz bir ağaç 5 yıl içerisinde elektrik tüketiminizde %3 tasarruf sağlıyor yine araştırmalara göre. 15 yıl içerisinde ise bu tasarruf %12’ye kadar çıkabiliyor.
- Ağaçlandırılan bir kentin sıcaklığı ise 3 ile 7 derece arası daha ılımlı olabiliyor. Yani bu ağaçlandırılmış bir Lefkoşa’nın Ağustos ayını 40 derecelik sıcaklık yerine 33 derecede yaşayabileceğini ortaya koyuyor.

İşte tüm bu maddeler ve ocak ayında yaşadığımız trajik ağaç katliamı bizleri LTB Teknik İşler ve Kentsel Tasarım Komitesinde yaptığımız çalışmamızı hızlandırmamız konusunda kamçıladı.

Özellikle Köşklüçiftlik ve Kumsal bölgesinde eskiden yapılan ağaçlandırmalar bizlere ilham verdi denilebilir. Yapılaşmasının çoğunu İngiliz zamanında tamamlayan bu bölgeler, Lefkoşa’nın daha sonra gelişen bölgelerine göre çok daha ağaçlıktılar. Ve bu bölgelerdeki ağaçlar kamuya ait yollarda veya kaldırımlarda değil, bahçelerin sınıra yakın olan bölgelerinde konumlanmıştı.

Bu sebepten dolayı yeni yapılacak binalar için bazı prensipler üzerinde çalışmaya koyulduk. Teknik komitede Park Bahçeler Şubesi ve İmar Şubesi ile birlikte çalıştığımız sistem şu şekilde ortaya çıktı:
Öncelikle Lefkoşa Türk Belediyesi sınırları içerisinde yapılacak yeni inşaatların yol cephelerinde, 10 metrede bir ağaç ekilmesini öngörüyorduk. Tabi konut yapılarının dışında, alışveriş merkezi, okul ve bunun gibi büyük binaların otoparkları için her iki park yeri arasına bir ağaç ekilmesini de öngördük. Yapılacak bu çalışma sayesinde yollara gölge sağlayacak bir ağaç şeridi yaratacak ve Lefkoşa’yı yeşillendirecektik.

Tabii, eğer mimari tasarımdan dolayı mal sahibi cephelere ağaç ekmek istemiyorsa, bu ağaçların 5 katını parklarımıza ekmesine izin verecek seçeneği de sistemimizin içerisine koyduk.

Aslında bu basit uygulama sayesinde her yapılaşmada şehrimizin bir miktar daha ağaçlandırılmasını hedefliyoruz. Böylece 10 yıl sonra daha serin, daha yeşil ve daha yaşanabilir bir Lefkoşa’da yaşamak imkanına sahip olabileceğiz.

Yeter ki gelecek nesillere yeşil bir Lefkoşa’da büyüme şansını vermekten vazgeçmeyelim.
Yeter ki pek çok uygulamamız gibi bu uygulamayı da ülke siyasetine kurban etmeyelim.
Yeter ki daha yaşanabilir kentler için ‘kentsel ağaçlandırma vizyonuna’ inanalım.

Bu yazı toplam 2400 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar