1. YAZARLAR

  2. Serhat İncirli

  3. Filistin - KKTC gerçekleri  ve neden federal çözüm?
Serhat İncirli

Serhat İncirli

Filistin - KKTC gerçekleri  ve neden federal çözüm?

A+A-

Bu yazıda iki adet gerçekten bahsetmek istiyorum…
Önce “Gerçek 1”: 
Filistin’in ya da Gazze’nin, “demokratik seçimle” iktidara geldiği söylenen Hamas tarafından yönetildiği söyleniyor… 
Hamas, Tayyip Erdoğan’ın yürekten sevdiği ve desteklediği Müslüman Kardeşler’in bir “kardeş” ya da “evlat” örgütü veya siyasi oluşumudur…

-*-*-

Hamas aslında Gazze’deki yönetimin iktidar partisidir!
Kassam Tugayları da Hamas’ın “ordusu”… 

-*-*-

Türkiye’ye göre Hamas, toprakları için mücadele eden bir kahraman mücahit örgütüdür…
AB ve ABD’ye göreyse “barbarca eylemler gerçekleştiren tehlikeli bir terör örgütü”…

-*-*-

Peki Filistin bir devlet mi?
Devlet olmak nasıl bir şey?
BM üyesi yaklaşık 200 devletin en az 140’ı Filistin’i devlet olarak tanıyor ama Filistin bir devletmiş gibi yönetilemiyor!
Filistin Devlet Başkanı Mahmut Abbas, Hamas ve Hizbullah ile kanlı bıçaklı…
Hamas, Gazze’de etkili, Abbas Gazze’ye gidemiyor bile!

-*-*-

AB üyesi devletlerin 9’u da Filistin Devleti’ni tanıyor!

-*-*-

Filistin’in devlet olup olmadığı, uluslararası ilişkiler çerçevesinde, açıklayıcı teoriydi, kurucu teoriydi diye sıralanan ve Montevideo Sözleşmesi’ne bağlanan kavram karmaşaları içerisinde yuvarlanıyor…

-*-*-

Bu arada “ne yapıyorlar?” diye çok merak ettiğimiz İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) ve Arap Birliği Ortak Zirvesi geçen gün toplandı… 
Toplantı sonrası, İİT ve Arap Ligi'ne üye ülkelerin devlet ve hükümet başkanlarının üzerinde mutabık olduğu ortak bildiri yayımladı.

-*-*-

Bildiride, katılımcıların "Suudi Arabistan ve Filistin devletinden gelen çağrılar üzerine İsrail'in Gazze Şeridi'nde ve Kudüs-ü Şerif dahil Filistin topraklarının tamamında Filistin halkına yönelik saldırılarını görüşmek üzere" bir araya geldiği belirtildi.

-*-*-

Söz konusu saldırganlığa ve bunun yarattığı insani faciaya karşı durulduğu belirtilen bildiride, "Buna ve İsrail’in işgali süreklileştirmek ve Filistin halkını, başta özgürlük ve kendi ulusal topraklarının tamamı üzerinde bağımsız ve egemen bir devlet kurma hakkı olmak üzere tüm haklarından mahrum bırakmaya yönelik tüm diğer yasa dışı faaliyetlerini durdurmak için çalıştığımızı teyit ederiz." ifadelerine yer verildi.

-*-*-

Nedir bu ifadeler?
Hamasettir!
Yerimizden kımıldamadan, kınıyoruz falan filan!

-*-*-

İsrail çok rahattır…
Filistin ve Müslümanların işi hikayedir!
Bebek öldürmeye devam edilecektir!

-*-*-

Haaa bu arada, Dünya’nın dört bir yanında, on binler, hatta yüz binler, Filistin insanına destek için yürüyüşler düzenlemektedir ki onları yürekten selamlıyorum… 

-*-*-

Gelelim “Gerçek 2”ye:
İkinci gerçeğe…
Efendim “Kıbrıs Türk toplumu”na…

-*-*-

Kıbrıs Türk toplumunun kendi devleti var mı?
Bakın, Filistin Devleti’ni, neredeyse BM üyesi her dört devletten üçü tanıyor!
KKTC adlı zamazingoyu ise BM üyesi bir tek Türkiye tanıyor o da “yarım yamalak” cinsten bir tanımadır!

-*-*-

Örneğin, KKTC’de şu anda çok ciddi bir su sorunu yaşanması gündemdedir…
Kuraklık kesindir!
Ve ülkenin su ihtiyacı, denizde çok ciddi fırtına yaşanması halinde kopabilecek ya da Türkiye’deki herhangi bir yönetimin canı çekerse kesilebileceği durumda bulunan bir “su” ihtiyacıdır!

-*-*-

Aynı şekilde, elektrik, kabloyla aynı yere bağlanmak istenmektedir!
Şu andaki elektriğin akaryakıtı da yasadışı bir şekilde, Türkiye’de, ne idüğü belirsiz veya idüğü gizlenen “kişi” ya da “kişiler” tarafından sağlanmaktadır!

-*-*-

KKTC’de, nüfus yapısı değiştirilmiştir…
Değiştirilen nüfus yapısı, hangi teoriden, hangi tezden, hangi uluslararası sözleşmeden bakarsanız bakın, “Kıbrıs’ın Kuzey yarısında devlet kurabilecek bir nüfus yapısı” olmaktan çıkmıştır, çıkarılmıştır!
Nüfusla ilgili olarak insanlık suçu işlenmiştir, savaş suçu işlenmiştir!

-*-*-

Evet; askeri – güvenlik açısından, Filistin gibi “kimsesiz” olmayabiliriz ama en ufak bir pazarlıkta, her an terkedilme olasılığımız yok değildir!
Bu cümleyi çok iyi anlayabilmek için, dileyen iki kez okuyabilir!

-*-*-

Birinci gerçeğimizle ilgili olarak şunu söyleyebiliriz:
Çok yakın bir gelecekte, Filistin denen “devlet” ya tamamen ortadan kaldırılacaktır ya da göstermelik bir toprak parçası, göstermelik ve kukla bir yönetim; şaşaalı törenlerle bu “zavallı devlet” kim bilir, belki de tam anlamıyla tanınmış bir devlet olacaktır ama iş işten geçmiş, toprakları tükenmiş olacaktır!

-*-*-

İkinci gerçeğe bakalım… 
İkinci gerçek çok daha acıdır!
Çok yakın bir gelecekte, Kıbrıslı Türk toplumu tamamen yok olacaktır…
Türkiye’nin Kıbrıs Adası üzerindeki varlığı, büyük devletlerin “müsamahası oranında” devam edebilecektir!
Kıbrıs Türk toplumu yok olduğu gün; Kıbrıs Adası, yarısı işgal altında kalsa bile, tamamen “Rum Adası” olacaktır…
Egemen eşit bir KKTC, imkansız bile değildir…
İmkansız ötesi imkansızlıktır!

-*-*-

Birinci gerçek ve ikinci gerçek iyi incelendiğinde; Kıbrıs Türk toplumunun varlığı ve hatta Türkiye’nin Ada üzerinde bazı hak iddiaları veya talepleri; sadece ve sadece “üzerinde uzlaşı sağlanabilecek, karşılıklı kabul edilebilecek, çerçevesi BM parametrelerine yerleşmiş; tüm ilgili çevrelerin onaylayabileceği; tek bir devletin dahi karşı çıkmayacağı, iki bölgeli, iki toplumlu, iki toplumun siyasi eşitliğine dayalı federal çözümdür!”

-*-*-

Şu anda sadece Türkiye’nin gariban bir kuklası olan ve son olarak hem Astana hem de Taşkent’te herkesin dalga geçtiği Ersin Tatar’ın savunduğu “egemen eşit KKTC” tezi; osuruktan tayyare bile değildir!

cyprus-gaza-conflict-distance-map.jpeg

Bu yazı toplam 3438 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar