“Fotoğraf çekmek hayatımı değiştirdi”
Doğa fotoğrafçısı Kenan Hürdeniz, ‘fotoğraf çekmeye’ olan ilgisini ve bunu nasıl keşfettiğini anlatıyor.
Doğa fotoğrafçısı Kenan Hürdeniz, ‘fotoğraf çekmeye’ olan ilgisini ve bunu nasıl keşfettiğini anlatıyor.
“En büyük hayalim, National Geographic’in fotoğrafçılığını yapabilmek”
Dila ŞİMŞEK
İş insanı, fotoğraf tutkunu Kenan Hürdeniz, 2013’ten beri doğa fotoğrafları çekiyor, özellikle kuş fotoğrafçılığına yoğunlaşıyor.
“Fotoğrafı önce aklınızda, zihninizde çekebilmeniz gerekir” diyen Hürdeniz, deneme yanılma ile kendisini geliştirdiğini söylüyor.
“Akıllı telefonla fotoğraf çekmeye başladım”
Hürdeniz, “2013’te doğum günümde kardeşim bana akıllı telefon almıştı. Ben de telefonla fotoğraf çekmeye başladım. Çok keyif aldığımı fark edince, hemen bir kamera edindim” diyor.
Önceden fotoğrafçılıkla ve kameralarla ilgili hiçbir bilgisi olmadığını dile getiren Hürdeniz, her şeyi deneyerek ve kendi çabasıyla öğrendiğini ifade ediyor.
İnsanların fotoğraflarını beğenmesi sonrası daha çok motive olduğunu belirten Hürdeniz, “İlk başladığımda ‘ben nasıl tüm bunları öğreneceğim, bir sürü tuş var, doğru anı yakalamak zor olabiliyor’ gibi düşünürdüm ama zamanla kendimi geliştirdiğime inanıyorum. Tabii ki hâlâ öğrenecek çok şeyim var” diye konuşuyor.
“Fotoğrafı düzenleme bilgisi çok önemlidir”
Bir kuşun avlanma anını yakaladığını ve çok mutlu olduğunu anlatan Hürdeniz, “Böylesine bir anı yakalayabilmek benim için çok önemli. Fotoğrafı önce aklınızda çekmek gerekiyor. İlk başladığınızda, çok fazla fotoğraf izlemeniz gerekiyor. Bir yerlerden esinlenmek de normaldir ama birebir kopyalamayı yanlış buluyorum” diyor.
Hürdeniz, fotoğrafçılığın temel bilgileriyle yetinmemek gerektiğini de anlatarak, “Fotoğrafı düzenleme bilgisi çok önemlidir. İki fotoğrafçı aynı yerde aynı açıdan aynı anı görüntüleyebilir ancak bunu düzenleme şekli, tamamen iki ayrı resim yaratır” şeklinde konuşuyor.
“Görsel farkındalığım oluştu, hayata bakışım değişti…”
Fotoğrafın hayatını değiştirdiğini söyleyen Hürdeniz, “Görsel farkındalığım oluştu, hayata bakışım değişti… Fotoğraf çekmek benim için bir terapidir. Sizi bambaşka bir dünyaya götürür” diye devam ediyor.
“En büyük hayalim, National Geographic’in fotoğrafçılığını yapabilmek”
Hürdeniz, fotoğraf çekmeye 40’lı yaşlarda başladığını belirterek, sözlerine şöyle devam ediyor: “Bana hep neden bu kadar geç başladığımı soruyorlar ama bence olgunlaşınca başlamam çok daha iyi oldu. Gençken birçok hobimi yarım bırakmıştım, bunu bırakmayı düşünmüyorum. En büyük hayalim, National Geographic’in fotoğrafçılığını yapabilmek. Kıbrıs’ın mevcut durumu sebebiyle, dünyaca ünlü alanlarda kendimizi geliştirmek ve kabul edilmek ne yazık ki çok zor ancak insanın doğduğu yerin buna bir etkisi olmamalı. Kişiler, yeteneklerine ve kapasitelerine göre değerlendirilmeli. Avrupa’da çok gezdim, buradaki diğer fotoğrafçı arkadaşlarımdan çok daha az kendini geliştirmiş kişilerin çok iyi yerlere geldiğini gördüm. Aynı imkanlar bizim de elimizde olsa, çok daha iyi pozisyonlarda olurduk”