1. YAZARLAR

  2. Zeki Kayalp

  3. Futbol değil top oynuyoruz
Zeki Kayalp

Zeki Kayalp

Futbol değil top oynuyoruz

A+A-

Sezonun başlamasına ramak kalmış. Hala daha antrenör, yönetici, futbolcu hatta saha bulamayan takımlar var. Tüm bunlar yetmezmiş gibi, lisansı farklı kulüplerde olan futbolcular, bir başka kulübün antrenmanına çıkabiliyor. Bismillah demeden İki haftadada antrenör değiştiriliyor ve adına da anlaşamadık deniyor. Mubarekleri sanki de AFRİKA’dan getirip deniyoruz...

Bence, KKTC’de futbol oynanmıyor. Yalnızca TOP dediğimiz yuvarlak bir maddeye delice vuruluyor. Ve bu sayede yılda milyon dolarlar boşu boşuna heba ediliyor. Ve zannediyoruz ki, Messilerin, Ronaldoların vurduğu topa vurduğumuz için, giydikleri ayakkabıları giydiğimiz için veya Mourinho’nun verdiği taktiği uyguladığımız için AVRUPA arenasına çıkmışız. Halbuki, çıktığımız arena APURVA. Yani PALAVRA arenası.

Açık söylemek gerekirse, Kıbrıs Türk futbolunun ne geçmişi ne de geleceği artık kimsenin umurunda değil. Değerler birer birer ayak altına alınmış. Hayat kadınlarının satıldığı gibi, kulüplerimiz de satılığa çıkarılmış. “Ver parayı, satın al kulübü”.  Varsa yoksa bugünün çarpık yapısı içerisinde elde edilecek RANT. Bakmayın sağda,solda konuşup atıp tutanlara. Tüm söylemler PALAVRA ve YALAN üzerine kurulmuş.

Diyorlar ki, yeni tüzük yaptık. UEFA kriterlerine uyacağız.

Bir kere UEFA kelimesini ağzımıza almadan ağzımızı iyice temizlemeliyiz. O dünya farklı. Bizim dünyamız farklı. Kriter ve denetimin olduğu yerde bizim işimiz olamaz. RAJONA ters gelir. Tüzük için söyleyecek fazla birşey bulamıyorum. Eski-yeni farketmez. Kafalar millat öncesi olduğu için onu da bir şekilde delip geçeriz. Hatta çıkarlara göre güncelleriz. Eğer sanılıyorsak ki yeni tüzük yaptık diye, temizlendik, berraklaştık ve bir adım öteye gittik, peşinen söyleyeyim defolu, denetimden uzak, orman kanunlarıyla yönetilen ve ŞİKE lekeli bir yapı asla temizlenemez. İster yemekte kurullarınıza plaket veriniz, isterse teşekkür ediniz. Vicdanlar 2014-15 sezonunda yaşananları asla affetmez. Zaten kurullara teşekür edilmesinin anlamının ne olduğunu futbol camiası çok iyi bilmektedir.

Bakın bir fıkra anlatayım;

“Günün birinde Zeki denilen bir delikanlı ölmüş. Allah’ın huzuruna çıkmadan önce kapıda bekliyormuş. Duvarda milyonlarca saat görmüş. Meleklere saatin ne işe yaradığını sormuş. Melekler; Allah’ın huzuruna çıkan herkesin duvarda bir saati var. Yalan söylendiği an saatin yekovanı ileriye gider demiş. Zeki; hade canım sende demiş ve deneyebilirmiyim diye meleğe sormuş? Melek de, tabi ki demiş. Zeki; MUSTAFA KEMAL ATATÜRK demiş. Yelkovan kımıldamamış. Zeki; İSMET İNÖNÜ demiş. Yelkovan bir kez ilerlemiş. Melekler; demek ki İnönü bir kez yalan söylemiş dedi. Zeki bir çok isim daha telafuz etmiş. Bazı saatlerin yelkovanı dönmüş bazılarının dönmemiş. Zeki’nin aklına KTFF ve kurulları gelmiş. Zeki hemen KTFF demiş. Bir anda duvar zıngır zıngır sallanmaya başlamış. Zeki meleklere ne oluyor diye sormuş? Melekler; merak edilecek bir durum yok demiş. O saat azrailin odasında vantilatör görevi yapıyor demiş”.

KKTC futbolu işte böyle birşey. Yalan-dolan üzerine kurulu. Bu yüzden FUTBOL değil TOP oynuyoruz.

 

Bu yazı toplam 2102 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar