Onunla henüz barikatlar açılmadan önce, Ledra Palace Oteli’nde bir toplantıda tanışmıştım… Agni’nin oğlu Spiros’la zaten 2001 yılında, arkadaşım Magda Zenon aracılığıyla tanışıp onunla “kayıp” babasına ilişkin röportaj yapmıştım. 2001 yılından başlayarak Spiros’un “kayıp” babası, yargıç Takis Hacınikolau’nun akibeti hakkında araştırma yapmaya başlayacaktık ve gerek Galatya’da bir ailenin çok değerli yardımları, gerekse Almanya, Londra gibi yerlerden çeşitli şahitlerin ve okurlarımın yardımlarıyla beş yıl uğraştıktan sonra Galatya gölündeki toplu mezarın yerini öğrenecektik – beş yıl süreyle “kayıp” yargıç Takis’in ve Galatya’dan “kayıp” edilen diğer savaş esiri Kıbrıslırumlar’ın akibetini araştıracaktık…

Şimdilerde bir okurumun Galatya’da bulmuş olduğu yeni bir şahit, 1974’ten sonra kendilerine bir emir geldiğini, Galatya gölündeki bir toplu mezarı açarak içindeki insan kalıntılarını boşaltarak torbalara doldurmaları emredildiğini söylüyor. Bu torbaları yol kenarında bırakıp gitmeleri talimatı da almışlar – kemikleri torbalara doldurup söylenen bir noktaya bırakıp gitmeleri emredilmiş – daha sonra birileri bu torbaları arayacakmış. Bunun nedeni neymiş? Bu şahide göre kendilerine bu talimatın verilme nedeni “Yargıç Takis Hacınikolau” imiş… Ancak yanlış toplu mezarı kazıp, yanlış insan kalıntılarını toparlamışlar… Çünkü Takis Hacınikolau ve onunla birlikte olanları gömenler bu yeni şahit ve ekibi olmadığı için, aynı yerde ama biraz daha ötede bir toplu mezarı kazmışlar, “yanlış” toplu mezarı kazmışlar, Takis Hacınikolau’nun ve diğer “kayıplar”ın gömülü olduğu toplu mezarın yakınında bir başka toplu mezarı kazmışlar. Bu yeni şahide göre “Yargıcın ailesi uluslar arası alanda kampanya yürüttüğü için Takis’in kemiklerini bulup ortadan kaldırmak” imiş amaçları… Fakat yanlış mezarı kazmışlar… Bunu ancak yıllar sonra Galatya gölündeki kazılar yapılıp da 11 kişilik toplu mezar ortaya çıkınca ve bu toplu mezarda yargıcın da bulunduğu anlaşılınca anlayabileceklerdi… Tüm bunlar bu yeni şahidin okuruma anlattıkları.
Hristina’yla onunla buluşmaya gidecektik ancak yargıç Takis Hacınikolau’nun eşi Agni Hacınikolau vefat ettiği için gidemiyoruz… Onun yerine Agni’nin cenazesine gidiyoruz, nurlar içinde yatsın…

Ancak Hristina’yla bu yeni şahitle buluşmak üzere Galatya’ya gitmeyi tasarlıyoruz önümüzdeki haftalarda, gene planlarımızı bozacak başka bir şey olmazsa… Galatya’nın ve Galatya gölünün tüm sırlarını öğreninceye kadar Hristina’yla birlikte bu bölgede araştırma yapmaya devam edeceğiz…