Ganimet kavgası!
Bazı sözlüklere göre “ganimet”, “... savaşta düşmandan ele geçirilen her türlü mal” olarak açıklanır.
-*-*-
Ganimet, İslam dini ile alakalı bir konudur...
Başka dinlerde var olup olmadığını bilmiyorum...
-*-*-
İslam Ansiklopedisi’nde şu ifadeler bulunmaktadır:
“... İslam’da ganimet mallarının dağıtım esasları Enfâl sûresinin 41. âyetinde belirtilmiştir. Savaşın bitmesinden sonra devlet başkanı veya yetkili kıldığı kumandan önce her askere öldürdüğü düşmanın silâh, at vb. Mallarını, daha sonra da savaşta üstün başarı gösterenlere vaad ettiği şeyleri (nefel) verir. Geriye kalan malları beş eşit paya ayırarak bunun beşte dördünü savaşa katılanlara dağıtır, beşte birini de âyette zikredilen hak sahiplerine verilmek üzere saklar.”
“Ganimeti hak eden mücahid savaş alanında savaşmak amacıyla bulunan kimsedir. Bunun savaşa fiilen katılıp katılmaması ve rütbesi alacağı paya tesir etmez. Başkumandan, kumandan, er, geri hizmette bulunan asker hep aynı payı alır. Hz. Peygamber, Bedir Savaşı’nda keşif vb. özel görevlerde istihdam ettiği savaşa bilfiil katılmayan sekiz sahâbîye ganimetten hisse vermiştir.”
-*-*-
Bu bilgiyi verdikten sonra, yazımıza devam edelim...
-*-*-
KKTC toprakları nedir?
Ganimettir!
Savaşla alınmıştır!
-*-*-
Ve şu anda yabancılar geliyor, ganimet topraklarımızı parayla alıyor!
Böyle bir yaygara var!
Özlelikle de İsrailli bazı kişi ya da şirketlere karşı yaygara koparılıyor anladığım kadarıyla!
-*-*-
Yaygaranın koparılışı, bir kaç yıldan önce aşırı dinci bazı Türkiye gazeteleri tarafından başlatılmıştı...
Şimdi olaya TC Dışişleri Bakanı da dahil oldu!
Egemen ve eşit bir devlet olduğu iddia edilen “ganimet KKTC”de başka bir devletin istihbarat örgütü, ganimetin satışını denetleyecekmiş!
-*-*-
Olayın başka bir yönü daha vardır; ganimet toprakları İsrailli şirketler almayıp, Türkiyeli şirketler alırsa sorun var mı?
Yoktur
Yani Türkiye alırsa “ok”, İsrail alırsa “kaka”!
Ganimette kargaşa hali!
-*-*-
Ayrıca ırkçılık durumu!
Evet, tepkiler ırkçılık mıdır?
Elbette ırkçılıktır ama bunun çok öncesinde, zaten bahse konu toprakların hırsızlık olduğu gerçeği yani ganimet diye “hak sanıldığı” aptallığı barizdir!
-*-*-
Üzerinde kavga ettiğimiz, anti – semitizm yaptığımız, rezil olduğumuz toprakları 1974 yılında çalmadık mı?
-*-*-
Haaa bunu ben söylemiyorum!
Bunu, Taşınmaz Mal Komisyonu’nun kurulmasını onaylayan Türkiye söylüyor!
Hukuk bunu emrediyor!
Hukukta böyle kabul ediliyor!
Ganimet devri çoktan bitti!
-*-*-
Gerçekten ortada acayip bir olay var!
Olayın özü aslında basittir; “Faşist Türkler, ellerindeki hırsızlık malın bazı İsrailli şirketlere satılmasını hazmedemiyor!”
-*-*-
Satan da hukuken suçludur, alan da!
-*-*-
Efendim, tepki gösterenlerin hepsi faşist değil ki!
Olabilir!
Herkes çok iyi bilmelidir ki, şuna buna satılıyor diye satıldığından şikayet ettiğiniz topraklar, 1974 ganimetidir, hukuken satanlara ait değildir ve neredeyse tapulu olanlarının tamamına yakını Kıbrıslı Rumlara aittir.
Hali arazi, orman arazisi nitelikli “özel mülk” kapsamına girmeyenler de “KKTC’nin” değil, Kıbrıs Cumhuriyeti’nindir!
-*-*-
Pek çözüm umudum olmasa da; bir gün eğer hayalimiz olan federal çözüm için yeniden masaya oturursak, en içinden çıkılmaz konu da bu mülkiyet meselesi olacaktır!
-*-*-
Bu arada Türk faşistlerine de uyarım olsun, Kıbrıs sorunu çözülmez ve mülk sahipleri, takas, tazminat veya iade ile mülkiyet meselesine onay vermezse, İsraillilere kaptırıyoruz diye kıçınızı yırttığınız topraklar, sadece “ganimet”ten ibaret kalacaktır!
1974’ün mimarı öldü!
Henry Kissinger öldü...
100 yaşındaydı...
-*-*-
Alman Yahudisi olarak Dünya’ya geldi...
Almanya’da tabii ki...
1938’de ailesiyle birlikte Amerika’ya göç etti...
Bir yıl sonra başlayan Nazi Soykırımı’ndan kurtuldu...
1943’te Amerikan vatandaşı oldu...
-*-*-
Okudu, Vietnam Savaşı’nda etkili bir diplomat ve savaşı bitiren kişiydi...
Bu nedenle kendisine Nobel Barış Ödülü bile verildi ama bu ödülün, aslında “balon” olduğu açıktı...
Kissinger, Kamboçya’yı kan gölüne çeviren Amerikan bombardımanının arkasındaki kişiydi...
-*-*
Hayatını anit komünizme adamıştı...
Bu yüzden Sovyetler Birliği öncülüğündeki Varşova Paktı ile Bağlantısızlar Hareketi’nin güçlenmesini asla istemiyordu...
Kıbrıs’ta, NATO karşıtı bir potansiyel ve Bağlantısızlar içinde bir kıpırdanma sezmişti..
-*-*-
1974’te Kıbrıs’ta savaş başladığı günlerde de ülkesinin Dışişleri Bakanı’ydı...
Kıbrıs’ı kana bulayan 15 Temmuz 1974’teki kanlı darbede imzası olduğundan emin olanlar arasındayım...
Darbecileri ilk tanıyan O oldu...
-*-*-
Ama ilginçtir, Türkiye aleyhine demeçleri, açıklamaları olsa da, bir NATO silahlı gücü olan Türkiye’nin Kıbrıs’a çıkarma yapmasının arkasındaki mimarın da Kissinger olduğu, pek de saklanabilecek bir gerçek değildir diye düşünüyorum.
-*-*-
Dünya diplomasisine adını yazdırdı...
Evet çok zekiydi...
Gitti...
“Gittiği yerde kemikleri çürüsün” dersem, bir Kıbrıslı olarak çok da ayıp etmiş sayılmayacağım iddiasındayım!
Bir çınar daha devrildi... Her erken ölümden sonra, ya da her ölümden sonra hep aynı şeyi yazıyoruz... Her Kıbrıslı gidişi bizim için “bir daha eksiliş”tir... Evet Turgay Mayın’ı da kaybettik... 64 yaşındaydı... Bir süredir rahatsızdı Turgay Mayın... Yaşamayı seven, insanları seven, her zaman çok şık giyinen, her zaman güler yüzlü... Bir yakınının ölümünden sonra paylaştığı mesajdaki gibi “dağ gibi adam”dı Turgay Mayın... En başta eşi olmak üzere, tüm ailesine, sevenlerine, Ortaköylülere, ülkemize başsağlığı dilerim...