Kıbrıs Türk Gazeteciler Birliği (KTGB), ülkemizde basının yaşamakta olduğu çeşitli sorunlara dikkat çekerek ‘acil tedbir’ çağrısında bulundu. Son dönemlerde yaşanan gelişmeleri değerlendiren Birlik Yönetim Kurulu şu tespitlerde bulundu:

1. Kıbrıs Türk basınının başta finansal olmak üzere sorunları giderek ağırlaşmaktadır. Türkiye medyasının yarattığı haksız reklam rekabetine karşı yıllardır dile getirilen öneriler dikkate alınmalı ve basının yapısal sorunları giderilmelidir.
2.  Medya kuruluşlarının yaşadığı mali sıkıntılar en fazla basın çalışanlarına yansımaktadır. Gazeteciler ve diğer basın emekçileri işlerini kaybetmekte, sosyal yatırımlar bakımından mağdur olmakta, gençlerin basın alanında iş bulma olasılığı giderek azalmaktadır. Basın İş Yasası vardır, ama pek çok yerde uygulanmamaktadır.
3. Kıbrıs Türk basınının önündeki ciddi tehditlerden biri de bazı çıkar gruplarının medyadaki gücünü artırma çabasıdır. Özgür medya ve basın özgürlüğü ciddi bir tehdit altındadır. Bunun önüne geçmek için başta kumarhane ve bet ofisleri olmak üzere bazı sermaye gruplarının gazete, televizyon, radyo, internet gazetesi sahibi olmasının ve yayın içeriklerini belirlemesinin önüne geçilmelidir.
4. Basındaki bir başka haksız rekabet alanı da promosyonlarla ilgilidir. Gazetelerin ve diğer yayın organlarının eğitim ve kültür amacı taşımayan promosyon ürünü dağıtması, başka birçok ülkede olduğu gibi önlenmelidir.
5. Çok ciddi boyutlara varan bilişim suçlarını önlemesi hedeflenen ve yıllardır meclise gelip giden Bilişim Suçları Yasası’nın, temel hak ve özgürlükleri kısıtlamayacak şekilde çıkarılması da bir başka acil gerekliliktir.
6. Öte yandan Türkiye’de giderek ağırlaşan basın özgürlüğüne dönük kabul edilemez saldırıların benzerlerinin ülkemize de sirayet edebileceği endişesi basın camiasında ve toplumda giderek yaygınlaşmaktadır.
7. Demokrasinin olmazsa olmazı basın yayın kuruluşlarının güçlenmek yerine çökme noktasına gelmesine, basın çalışanlarının güvencesiz ve geleceksiz çalıştırılmasına, iki dudak arasından çıkan sözle işsiz kalabilmesine, medyanın çıkar gruplarının hesaplaşma alanı haline sokulmasına, haksız rekabetin her türlüsüne ve demokrasi dışı her türlü uygulamaya karşı başta basın camiası olmak üzere bütün kesimleri dayanışma içinde olmaya, ülke yöneticilerini de harekete geçmeye çağırıyoruz.