Ülkeye 30 Mart sabahı adım attı!
31'inde SUÇ işledi!
İlk günden...

*  *  *

Türkiye'den geldi, adaya girdi, "turist" dediler...
VİZE'yle...
"DÖRT özgürlük" falan değil...
FAZLASI (!)

*  *  *

Önce bir kadının arabasından çantasını çaldı, kaçtı.
Sonra bir başka kadına saldırdı, ağzını kapattı, şiddet uyguladı ve cep telefonunu aldı...
Ve yakalandı...
"Kalacak yerim yok" dedi...

*  *  *

Bakınız, buraya kadar yazdığım suçlar dünyanın herhangi bir ülkesinde olabilir.
Dünyanın herhangi bir insanı, bunları yapabilir!
Mesele bu değil...

*  *  *

Ülkeye 30 Mart'ta geliyor, "turist" olarak.
Turist vizesi veriliyor.
Ama "kalacak yeri" dahi yok...
Bir "devlet"ten söz etmeli miyiz peki?

*  *  *

Ne diyor "Muhaceret Tüzüğü..."

• Ülkeye turist olarak gelen bir yabancının, ülkesine dönüşünü sağlayabilecek bir uçak veya gemi yolcu biletine sahip olması.
• Kıbrıs'ta izinli olarak kalacağı sürede, geçimini karşılayacak kadar yeterli maddi olanağa sahip olması ve bunu ispatlaması.
• Kıbrıs'ta bulunduğu sürece kalabileceği uygun bir yer olanağına sahip olması.
• Kıbrıs'a geliş amacını doğru olarak ve tatminkar bir şekilde belirtmesi.

*  *  *

Bu Tüzük uygulanıyor mu?
- Hayır!
Bu tüzüğü uygulamaya kalksanız izin verirler mi?
- Hayır!
Bu tüzüğü dikkate alan var mı?
- Hayır
Yeniden soruyorum:
Peki, bir devletten söz etmeli miyiz?