Geliniz biraz da kendimize dokunalım
Geliniz hep birlikte kendimize dokunalım...
***
Şimdi kızıyoruz ya, “hükümeti kendileri ve aileleri için geçim kaynağı yaptılar” diye...
Yeni değil...
İlk de değil doğrusu...
***
Eşine güzel bir makam, maaş, bir ömür boyu en
Geliniz hep birlikte kendimize dokunalım...
***
Şimdi kızıyoruz ya, “hükümeti kendileri ve aileleri için geçim kaynağı yaptılar” diye...
Yeni değil...
İlk de değil doğrusu...
***
Eşine güzel bir makam, maaş, bir ömür boyu en katmerlisinden emeklilik...
Oğluna, daha askerliği bitmeden iş...
Kardeşine ayrı torpil, teyzeye ayrı...
***
Bu sistem yıllardır böyle...
O kadar çok isim var ki, önce kendine yer açmış, sonra çocuklarına...
Ve hatta şimdi, torunlarının dahi “garantiye” alıyor geleceğini...
Torpille...
Ayrıcalıkla...
Üstelik de bunların çoğu, neredeyse hemen hepsi Türkiye’den taşıma nüfus falan da değil...
Hep buralarda...
***
Memuru, emeklisi 40 bine yakın insan var, Maliye’nin kasasına bakan!..
Her birine tek tek sorunuz, hepsi, “partizanlığa” karşı...
Sonra deyiniz ki, “Sahi, siz nasıl girmiştiniz bu işe...”
Emin olabilirsiniz ki, 40 bini de “hakkımla” diyecek (!)
***
Savaştan yeni çıkmış.... Göç etmiş...
“Fakir” bir ülkeydik biz...
Sonra bir gün, dediler ki, “10 senede emekli olacaksınız!..”
Kaç kişi itiraz etti?
Kaç kişi sordu, “İyi de, bu ikramiyeler hangi bütçeden ödenecek...”
Bir başka sene, bu kez dendi ki, 12 yetmez 13 maaş ödenecek!..
Kimsenin onuru incinmedi, “Derenin suyu nereden akacak, bu bedel nasıl ödenecek” diye...
***
Hani şimdi “bağırıyoruz” ya külliyeye, imam hatibe karşı “şeriatçı AKP, işbirlikçi UBP...”
Yarın, öbür gün “kandil” tatili var !..
Türkiye’de dahi “tatil” değil...
Bizde tatil...
Kimsenin de kandil falan umuru değil ama itiraz eden de yok, yıllar yılı...
***
Eylemlerde, eylemcilerin ‘araçlarını park ettiği’ yol kenarlarına bakarım bazen...
Bir başkası görse... Diyecek ki “Dünya Bankası yöneticileri, az ileride!..”
Düşünürüm, bu düzen nasıl değişecek!