“Üniversiteleri de biz kurduk” diyorsunuz, “devleti kurmakla” övünmeniz gibi.
Bizler de o üniversitelerin iletişim bölümlerinden mezunuz…
Tümümüz…
Fayka da Meltem de Didem de Çağıl da Ayşe de…
‘Size soralım’ istiyoruz, siz susuyorsunuz.
‘Geleceğimizi konuşalım’ istiyoruz, siz kaçıyorsunuz.
Peki siz bizim adımıza, masada, bizim geleceğimizi nasıl müzakere edeceksiniz ki?

***

YENİDÜZEN Haber Merkezi'ndeki gazeteciler olarak bir  dizi röportaj başlatmıştık, takip edenler bilir.
Özellikle de ne yazarlar, ne yönetim kadrosu bu ekipte yoktu. Tümü habercilerden oluşan genç bir gazeteci ekibi.
Hatta röportajlar dizisinin adını da “Genç Gazeteciler Soruyor, Adaylar Yanıtlıyor” koyduk.
CTP adayı Sibel Siber ilk konuğumuz oldu.
UNITED Medya tesislerinde ağırladık Sibel Siber'i…
Fazlaca zorladık Sibel Siber'i…
Röportaj sırasında zaman zaman kahkahalar attık, zaman zaman gerildik. Ama kurcaladık, sorguladık!
Sonra KSP Adayı Mustafa Onurer ile buluştuk.
Mustafa Onurer de  UNITED Medya’ya geldi.
Bir buçuk saati aşkın bir süre sorularımızı yanıtladı.
Sorulmadık soru bırakmadık.
Sonra ekibimiz Kudret Özersay ile buluştu.
Kudret Özersay'la da konuların en ince detayına kadar irdelenen bir röportaj ortaya çıktı.
Hem genç gazeteci arkadaşlarımızın hem de Özersay'ın içi rahattı, röportajdan sonra...
Kimi sorulara “Bu soruya cevap veremem” dedi, saygı duyduk. Birçok soruyu içtenlikle yanıtladı, can alıcı, daha önce sorulmamış sorulara da cevap verdi, teşekkür ederiz...
Sırada Mustafa Akıncı var…
Birkaç kez röportaj tarihi konusunda sözleşsek de, henüz net tarih için söz alamadık.
Mustafa Akıncı röportajı için beklemedeyiz, umarım bizleri kabul eder ve sorularımızı cevaplandırır.

***

Röportaj dizimizin başından beri Derviş Eroğlu'dan da randevu almak için uğraşıyoruz.
Danışmanları aracılığıyla sürekli zamanı ileriye attı.
Haber Müdürümüz Fayka Kişi'nin Eroğlu'nun danışmanı ile son yaptığı görüşmede “talebimizin Eroğlu'na ileteceğini ancak henüz bir karar verilmediği” söyledi.
Bir aydır kendisinden randevu almak için çabalıyoruz.
Belli ki bu iş olmayacak.
Her fırsatta kuzey Kıbrıs'ta üniversiteleri kuran lider olduğunu anlatan, gençlere değer verdiğini iddia eden Derviş Eroğlu pırıl pırıl genç gazeteci ekibinin karşısına çıkmaktan neden çekiniyor ki?
“Herkesin Cumhurbaşkanı” olduğunu her fırsatta dile getiren Derviş Eroğlu niye her seçim olduğu gibi susmayı tercih etmiş olabilir ki?  Söyleyecek sözü yok mu koskoca Cumhurbaşkanı'nın?
Seçim süreci yine sloganların ötesinde taşınamayacak mı?
En başında söylediğim gibi; ‘size soralım’ istiyoruz, siz susuyorsunuz.
‘Geleceğimizi konuşalım’ istiyoruz, siz kaçıyorsunuz.
Peki siz bizim adımıza, masada, bizim geleceğimizi nasıl müzakere edeceksiniz ki?
Çok ama çok merak ediyorum.

--------------------------------

‘Devrim’(!)

‘Duyguları’ bile başka bir ülkenin medyası tarafından yönetilen bir toplumuz biz... “Üzül” diyorlar, üzülüyoruz... “Tepki ver” diyorlar, tepki veriyoruz... Ve biz ‘devrim’ yapacağız ha? Yapacağımız devrim  mesai saati bitince biter be gülüm... Mangal sönünce  k.çımızı diker uyuruz ancak....