“Yorum yaptığında çok agresif oluyorsun” diyorlar…
Doğru…
Bazen yorum yapmadan olanları aktarmak lazım…
Dünkü bir izlenimimi “yorum yapmadan” paylaşmaya çalışacağım bugün…
Bazı gazete ve gazetecilere e-posta yoluyla gönderdiği “anket sonuçları” ile dikkatleri üzerine çeken  “Gezici Araştırma Şirketi Başkanı” Murat Gezici dün basın toplantısı düzenledi.
Bu şirket Türkiye'de kayıtlı…
Yerli değil…
Merak ettim, nedir, ne değil diye gittim dinledim.
Bakın neler dedi, neler izledim…
                            ***
Basın toplantısına 20 dakika geç başladı, bilgisayarı ekrana yansıtılamadı.
Toplantının büyük bölümünde “ne kadar güvenilir bir anket şirketi olduklarından” bahsetti, Türkiye'den örnekler verdi.
Kısa bir bölümde ise Kıbrıs’ta yaptıklarını iddia ettiği “anketin” sonuçlarını anlattı.
6-7 gazetecinin izlediği basın toplantısına ilginin az olmasından yakındı.
E-posta yoluyla Kıbrıs'ta yayın yapan bazı gazetelere gönderdiği anketin neden tüm gazetelerde yayınlanmadığını sordu.
15 bin TL harcayarak söz konusu anketi “kendilerinin yaptığını” iddia etti, bunu “prestij amaçlı Kıbrıs seçimlerini bilmek için” yaptığını öne sürdü.
Seçimle ilgili 3 anket yaptıklarını anlattı.
En fazla eleştirilen “Neden ikinci turda sadece Eroğlu ve Akıncı'yı sordunuz” sorusuna ilginç bir yanıt verdi.
Daha önce yaptıkları anketler ve son yapılan anket ışığında öne çıkan adayların Eroğlu ve Akıncı olduğunu tespit ettiklerini iddia ederek kendilerinin “hedefe odaklı” çalıştığını bu nedenle ikinci turla ilgili soruda faklı alternatifleri sormadıklarını söyledi.
Yapacakları başka bir ankette farklı farklı alternatifler de soracaklarını ifade etti.
Anket sonuçlarının yayınlanmasıyla Türkiye’de görmediği baskıyı Kıbrıs’ta gördüğünü söyledi, baskıya örnek olarak da sosyal medyadaki eleştirileri gösterdi.
Kendisine e-posta yoluyla da eleştiri geldiğine dikkat çekti… 
Daha da ileriye giderek Ortadoğu ve Afrika ülkelerinde var olan baskıların Türkiye ve KKTC’de olduğundan bahsetti.
Anketlerin 10-15 dakika sürdüğünü ve 25 soru sorulduğunu ifade etti.
Basın toplantısını izleyen bir akademisyen bu süreyle bu kadar soru sormanın ve cevap almanın mümkün olamayacağını söyleyerek bu yoruma tepki gösterdi.
Saydım, TAM 3 KEZ Kuzey Kıbrıs TÜRKİYE Cumhuriyeti dedi, Yeni İskele'ye “YENİ LİMAN ŞEHRİ” dedi.
Basın toplantısını ön sıradan izleyen bir TDP yetkilisi bu sözleri üzerine kendisini uyardı, bunun eleştirilere yol açabileceğini söyledi.
Söz konusu anketi devletin resmi ajansı TAK’a da göndermek için biriyle e-posta yoluyla mesajlaştığını anlattı, kendisine anketin sonuçları nedeniyle TAK’ta yayınlanamayacağının söylendiğini iddia etti.
“TAK yetkilisi” olduğunu anladığımız bu ismin kim olduğunu açıklamadı.
Basın toplantısı düzenlemesinin nedeninin sosyal medyada ankete ve şirketine yönelik eleştiriler olduğunu ifade etti.
En ilginci ise anket sonuçlarıydı.
Sonuçlar şöyle açıklandı:
Eroğlu: % 31,80
Akıncı: 31.70
CTP:  % 25.40
Özersay: %  11.10…
                              ***
“Kıbrıs halkının Cumhurbaşkanı olarak görmek istediği adaylara ilişkin dağılım” diye isimlendirilen  sonuçlar arsında “CTP” vardı, Sibel Siber yoktu!..
Bu durum da bana çok ilginç geldi…
Bu anket şirketi güvenilir mi?
Yaptığı anket gerçekten sahada mı yapıldı, yoksa masa başında mı kurgulandı?
Yorum yapmayacağım.
Bugün sadece izlenim yazdım.
Yorumu siz yapın…
Vallahi de billahi de yorum yapmayacağım.