1. YAZARLAR

  2. Tayfun Çağra

  3. Geri adımlar ve bir üzüntü…
Tayfun Çağra

Tayfun Çağra

Geri adımlar ve bir üzüntü…

A+A-

Hükümet dediğimiz organ, yani şimdilerde UBP-DP ve YDP’den oluşan Kurum, 2024’ün son günlerinde hayat pahalılığı hesaplarında yapacakları değişiklikle çalışanların ve emeklilerin maaşlarında indirim oluşması gibi bir uygulamaya koyuldular ama geri adım atmak zorunda kaldılar.

Toplu İş Sözleşmeleri’yle ilgili de bir değişikliğe kalktılar ama onda da yeni yılda tekrar konuşulacağı gibi sendikalara bir güvence vererek geri adım attılar.

***

Yine eski yılın son gününde KDV oranlarında artış yapılacağını söylediler, hem de temel gıda maddelerinde, et, süt, yumurta gibi ürünlerin ‘0’ olan vergi miktarını ‘5’ yapmak istediler. ‘5’ olanların da ‘10’.

Bundan da bir günde geri adım attılar.

***

Düşünmeden mi bir işe kalkışıyorlar yoksa “bir duyuralım bakalım ne olacak, tepki gelir mi” diye etki-tepki uygulamasıyla ekonomi mi yönetmeye çalışıyorlar.

Her ikisi de olabilir.

Baksanıza; hayat pahalılığı hesaplamasıyla ilgili bir işe kalkıştılar ama yapamadılar çünkü sivil toplum örgütleri, sendikalar, siyasi partiler karşı çıktılar. Genel grev yapıldı, eskiler kadar olmasa da o eskilere yakın olacak şekilde meydanlar dolduruldu.

“Grevler yasaklanırsa uyulmayacağı” şeklindeki sendikaların açıklamaları kendi içlerinde de hesap kitap tartışmaları yaşanan UBP-DP-YDP Hükümetini geri adım attırdı.

Toplu İş Sözleşmeleriyle ilgili de duvara tosladılar.

***

Ama garipti;

Hayat Pahalılığı hesaplamaları konusunda, Toplu Sözleşmeler konusunda bir direniş vardı. Grev vardı, eylem vardı, itaatsizlik kararları vardı, kalabalıklar vardı ama KDV konusunda henüz böyle bir direnişe zaman olmamıştı.

KDV artışlarını duyurduktan hemen bir gün sonra geri adım attı Hükümet… Oysa henüz somut bir tepki, fiili bir karşı duruş oluşmamıştı.

Eski seneyi yeni seneye devretmenin mahmurluğundaki insanların yeni seneye adapte olmalarını ve oluşacak tepkiyi beklemeden karar iptal edildi.

Niyetlerini duyan akil birileri “Aman ne yaptınız, ekonomi daha da kötüye gider” diye uyardı da hemen vazgeçtiler diye düşünüyorum. Yani düşünmeden, sonuçlarını hesaplamadan, bir fikir jimnastiği yapmadan, sormadan, danışmadan bir işe kalkıştılar yine ama olamadı.

Boş Maliye kasasının verdiği telaşla gece yattıklarında akıllarına ne gelirse sarılmaya çalışıyorlar ama hayat pahalılığı, toplu iş sözleşmesi gibi KDV oranları da yine ortakların kucaklarında kaldı.

***

Yeni yılda acaba ne yaparlar!

Yine gece yatıp sabah uyandıklarında akla gelen ilk şeyi yapmaya çalışırlar mı, daha akıllı bir yöntem bulurlar mı yoksa erken seçim gündeme gelir mi?

Erken seçimin gündeme gelmesi hükümet ortakları için de en ideali olacaktır çünkü bu gidişat halkın hiç hayrına olmadığı gibi kendileri için de içinden çıkılmaz bir hale gelmiş durumda. Ne kadar erken hükümetten kurtulurlarsa onlar için de o kadar hayırlısı olur gibi geliyor.

***

Bu yıl Ekim’de bir seçim var zaten… Cumhurbaşkanlığı seçimi. Tatar gidecek ama üzüleceğim ben… Çünkü geçtiğimiz günlerde bir spor kulübünün rakı gecesinde yaptığı konuşmada olduğu gibi “Bellapais tepelerinde köpeğiyle yürüyüşlerinin paylaşımının uluslararası alanda getirdiği sesin önemini” bir kez daha dinleyememek beni üzecek.

Oradaydım ve avuçlarım patlayıncaya kadar alkışladım Tatar’ı… Sakin geçen geceyi konuşmasıyla coşturan Cumhurbaşkanını özlerim herhalde!..

Bu yazı toplam 404 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar