İlk kadın Meclis Başkanı ve CTP-BG eski Güzelyurt milletvekili Fatma Ekenoğlu, 15 yıl aradan sonra yeniden kamudaki doktorluk görevine geri döndü… Fatma Ekenoğlu seçimin ardından içini YENİDÜZEN’e döktü

Ayşe GÜLER

15 yıl milletvekilliği yaptıktan sonra doktorluğa geri dönen ülkenin ilk kadın Meclis Başkanı ve CTP-BG eski Güzelyurt milletvekili Fatma Ekenoğlu, siyasette yeniden aktif olmayacağını söyledi.
Ekenoğlu, “Artık daha keyfi politika yapacağım. Halkın önüne çıkarak, tekrardan seçilmek gibi bir niyet içerisinde değilim” şeklinde konuştu.
28 Temmuz seçimlerinin ardından ilk kez YENİDÜZEN’e konuşan Ekenoğlu, gündeme ilişkin önemli açıklamalarda bulundu.
Ekenoğlu, uzun bir aradan sonra doktorluğa döndüğünde hissettiklerini, ilerleyen günlerdeki hedeflerini aktardı.

• Hükümet çalışmalarını nasıl değerlendiriyorsunuz?
• CTP-BG ile DP-UG hükümetinin çok mükemmel gittiğini söyleyemeyeceğim. Çok farklı görüşte iki grup bir koalisyon kurarak hükümet etmeye çalışıyor. Yakın tarihte seçim döneminde CTP-BG kurultay dönemi işe alınanların, gayri yasal olunduğunu, hükümete gelindiği anda da söz konusu sorunun çözüleceğini söylemişti. Sosyal adaleti sağlayamazsanız, düzeni kuramazsınız. İşe alınanlar, sosyal adaletin bozulmasına en büyük nedendi. Bu kişiler, iki dudak arasında UBP kurultayında avantaj sağlanması için istihdam edilmişlerdi. Ne ihtiyaca göre istihdam edildiler, ne de belli bir elemeden yetenek ve becerileri doğrultusunda işe alınmışlardır. Hatta söylenene göre, işe alınan kişilerin dairelerde oturacak yeri dahi yoktur. Bakanlar Kurulu’ndan çıkan bir kararla sözleşmelerinin yenilenmeyeceği duyuruluyor. Ardından da hükümetin ortağı DP-UG ‘benim vicdanım rahat değil’ diyor. Bu durum, kabul edilemez. Dolayısıyla bu noktanın çok hassas bir denge olduğunu düşünüyorum. Öte yandan halkımız, seçim dönemi yalnız başına iktidar olarak istediğini yapabilsin diye CTP-BG’ye o gücü vermedi. Tüm bunlar, hükümette gördüğüm çatlaklar ve olumsuzluklardır. Çözüm bekleyen birçok konu vardır. Söz konusu sorunlar içerisinde sağlık çalıştayı yapıldı. Sağlık çalışanı olarak yeni sözleşmeli arkadaşların aldığı ücretle tam gün noktasında nasıl çalıştırılacak bilmiyorum. Bütçe ayarlaması gerekiyor. Benim de gönlümde tam gün çalışılması yatıyor. Ancak bu yapı içerisinde söz konusu noktaları nasıl oturtacağız bilmiyorum. Umarım yapılan çalıştayda bu sorunlara cevap buluruz. Hükümet programı hazırlanırken, konulan noktalara uyulmalı. Halkın yönetenlere ve siyasilere karşı güvensizliği var. Televizyon ekranlarında bunu ayyuka çıkararak, güvensizliği arttırmamak gerekiyor.

• Meclis’e yeni isimler, yeni yüzler katıldı. Yenilenen Meclis yapısını nasıl değerlendiriyorsunuz?
• Meclis yenilenmelidir. Enerji ve deneyimi birleştirmek gerekiyor. Meclis’te de enerji ile dinamizmin birleştiğini görüyorum. Ama bunu yapılan yasa ve uygulamalarla gördüğüm zaman, sonucun ne kadar iyi olduğu ortaya çıkaracağım. Şu anda genç isimlerden beğendiklerim vardır. Ama süreç içerisinde bu yapının ne kadar uygun bir yapı olduğunu ortaya çıkaracağız. Bunu söylemek için henüz erken.

*********************

“Seçimde, doktorluğu yapanlar avantajlı çıktı”

• 28 Temmuz seçimlerinin ardından bir kırgınlığınız var mı?
• Seçime katılırken, seçilmeyi de seçilmemeyi de düşüneceksiniz. Ama hiçbir negatiflik yokken, anti propaganda ile götürülmeyi tabii ki içime sindirmemem. Ben mesleğimi bir kenara atarak, politika yaptım. Bir koltuğa iki karpuz sığmadığının farkındayım. Zamanımın tamamını politikaya ve partime verdim. İçimdeki burukluk sadece bu konudadır. Görüyorum ki mesleği yapanlar, daha avantajlı çıktı. Doktorluğun avantajları, mesleği ile birlikte yapan arkadaşlarım yaşadı.  Ama mesleği ile birlikte milletvekilliği görevini yapmayan ben ve Mustafa Yektaoğlu’ydu. Biz kaybettik. Halkın istediğidir nedir? Politikaya girildiği zaman politika yapmak mıdır? Yoksa her aradığınız da yanınızda bulmak mıdır? Bunu halk, sorgulamalıdır. Her an yanlarında olan kişiler, politikayı ne kadar iyi yapıyor? Meclis’te ne kadar verimlidir? Bu yüzden halkın ne istediğine karar vermesi gerekiyor.

• Peki halk, gerekli dersi çıkarmıyor mu?
• Halkın, ne istediğini çok iyi bildiğini söyleyemeyeceğim.  Süreç içerisinde seçimden çıkan sonuçlar bunu gösterdi. Halk, bireysel çıkarlarını ne kadar halledebiliyor noktasındadır. Ülkenin sorunlarının çözülmesinden ziyade kişisel olarak kendisinin hangi sorunlarının çözüldüğüne bakıyor. Bazıları da ‘benim çocuğum işe girdi mi girmedi mi’ noktasıyla bakıyor. Seçimlerde bu nokta belirleyici oluyor.

• Şu anda CTP-BG seçim öncesi hedeflerinin neresindedir?
• Yeni hükümete bir süre tanımak gerekiyor. 100 gününü henüz tamamlamadılar. Ama hızlı hareket edilmesi gereken noktalar vardı. Bunların halledildiğini söyleyemem. Bürokrasi zincirindeki hantallık hala devam ediyor. Ben sağlığın içerisindeki bürokrasiyi görüyorum. Çalışanları ne kadar çalıştırabiliyoruz, ona bakıyorum. Bir bakıyorsunuz, işyerinden birkaç kişi iş yerinden eksiliyor. Denetim ve kontrol olaylarının eksik olduğunu söyleyebilirim. Yeterli verimlilik alınamıyor.  Ceza ve ödül noktası bir an önce devreye sokulmalıdır. Her dairede yükü birkaç kişi çekiyor. Onun dışında da gün geçirmeye çalışan kişiler var. İşler dönüyor ama nasıl dönüyor? Vatandaş ne kadar sıklıkla karşısında muhatap buluyor?

• Hükümet birincil derecede hangi konuya önem vermelidir?
• Toplumda, sevgisizlik ve bencillik var paylaşım eksik. Sosyal adaleti sağlayamazsak, sağlayamayacağımızı düşünüyorum. Bireyin belki de bozulmasının nedeni, memleketteki sosyal adaletin bozulması olarak da yorumlayabilirim.

*******************

“Sağlık yasaları gündeme getirilmeli”

• 15 yıl sonra milletvekilliğinden sağlık sektörüne geri döndüğünüzde, nelerle karşılaştınız? Bıraktığınız gibi buldunuz mu?
• Sağlıkta çok fazla iyileşme bulmadım.  Teknolojide belli noktalar yakalanmaya çalışıldı. Ancak, sistemsizlik sağlıkta düzeni sağlayamadı.  Sistemsizlik nedeni ile var olan personeli çalıştıramıyor. Personel eksikliğinin olduğuna inanmıyorum. Güzelyurt Sağlık Ocağı’nda hekim az ancak personel sayısı çok fazladır. Ara hizmetleri yapacak kişilerin sayısında eksiklik vardır. Yine de istenilen randımanda işler dönmüyor. Sağlık sektöründe yakın denetim yapılmalıdır. Sağlık yasaları gündeme getirilmelidir. Biz bu yasayı meclisten geçirdik. Bu yasa Anayasa Mahkemesi’nden döndükten sonra yerine konulmadı. Özel Hastaneler Yasası geçirilmişti, tam uygulanmadı. Hastalar hastane kapılarında uzun kuyruklar oluşturuyor. Yasalar yapılıyor ancak yasayı yapanlar uygulamadığı zaman bunun ne kadar önemi var? 

• Uzun yıllardır, sağlık sektöründe konuşulan sorunlar birbiriyle benziyor. Tedaviler için ilaç biliniyor ancak uygulanmıyor. Bu sorunun temel nedeni nedir?
• Siyasi irade şarttır. Ancak koalisyon hükümetlerinde siyasi iradenin ne kadar olacağını bilemiyorum. Şu andaki hükümet ne denli güçlü olacak bilemiyorum. Çünkü koalisyon hükümetidir. Bunun da farkındayım.

***********************

“Keyfi politika yapacağım, yeniden aday olmayacağım”

• Siyasete geri dönmeyi düşünüyor musunuz?
• Hayatım boyunca, siyasette aktif olarak değil, parti içerisinde çalışacağım. Üç yıl sonra emekli olacağım. Bu çarpıklığı da söylemek istiyorum. Birkaç ay öncesine kadar milletvekiliydim. Partide profesyonel olarak çalışırken, şu an kamu görevlisiyim. Kamu görevlisine de siyaset yapmak yasak. 15 yıl politikadan sonra üç yıl yerinde otur ve siyasetle uğraşma deniyor. Parti içerisindeki görevlerim üç yıl donduruldu diyorum.  Görüşlerim, ideallerim doğrultusunda hep uğraş vereceğim. Ama artık biraz daha keyfi politika yapacağım. Halkın önüne çıkarak, tekrardan seçilmek gibi bir niyet içerisinde değilim. Aday olmak gibi bir niyetim yoktur. Toplumu dönüştürmeden, değişimi yakalamadan bunu düşünemiyorum. İnsanlar çok ilginç şeylere göre oy veriyor. Bunlar beni tekrar aday olma noktasında geri plana itiyor.

*************************

“Politikadaki dejenerasyon yapıma uygun değil”

• Bu süreç içerisinde gözlemledikleriniz nelerdi?
• Ben, parti görüşlerini savunarak, vatandaştan oy isterim. Kişisel ve partisel olarak vaatlerde bulunmam. Ama toplum, vatandaş bunun beklentisi içerisindedir. Onu yapabilenler, vekil olsun. 15 yıl politika içerisinde oldum ama bu yapıdaki dejenerasyon benim yapıma uygun değildir.

• Ülkede ilk kadın Meclis Başkanlığı görevini yürüttünüz. Şu anda Sibel Siber, bu görevi yürütüyor. Siber’in çalışmalarını nasıl değerlendiriyorsunuz?
• Meclis başkanlığı çok farklı bir görevdir. Orada bütünlüğü sağlamak önemlidir. Farklı görüşlerde olan insanlarda sizinle birliktedir.  Onların görüşlerine saygıyı da bütünlüğü sağlamak önemlidir. Sibel Hanım da bunu yapıyor. Çalışmalarını olumlu buluyorum.

• Siyasette, kadınlar erkeklere göre daha az oranda yer alıyor. Bu konuda ne düşünüyorsunuz?
• Kadınların sayı ve nitelik daha da artmalıdır. Bu nitelikte kadınlar olduğuna inanıyorum. O nitelikte olsun kadınlar da bu yapı içerisinde nasıl seçilecekler? Halkla ilişkiler çok önemlidir. Bu yüzden doktorların seçilme şansı daha yüksektir. Aktif politika içerisinde olmayan insanları tüm partiler aday gösteriyor. Benim partim dışındaki diğer partilerde politikanın p’si ile uğraşmayan insanların milletvekili olduklarını görüyorum. Bu durum meclis çalışmalarına yansıyor.

***********************

“CTP-BG, diğer partilere benzemiyor”

• CTP-BG kurultayına çok az bir süre kaldı. İki adaylı bir yarışacak. Basına bir rapor sızdı. Bu süreçle ilgili görüşünüz nedir?
• Partide bir çatlağın yaşanacağına inanmıyorum. Biz 4 adaylı bir kurultay yaşadık. Sonuçta parti delegeleri bunu en iyi şekilde değerlendirecektir. Parti ilkelerine ve programına en sadık olanı, en iyi çalışacak olanı seçecektir. İyi bir parti meclisi çıkaracaklarına inanıyorum. CTP-BG, diğerlerine benzemiyor. Ne kadar çatlağı dışarıda konuşulsa da bu bir yarıştır. Yarış içerisinde belli şeyler konuşulur. Ama bunun üzerinden akli selim olarak geleceğiz.

• Siyasi yaşamınız boyunca bir pişmanlığınız oldu mu?
• Hayır, olmadı. Ama politikada bu kadar aktif olacağım dönemim olacağını düşünseydim, doktorluğu değil de hukuk, uluslar arası ilişkiler gibi bölümleri tercih ederdim. Ama bazı şeyler de hiçbir kitapta yazmıyor. Oda işin gerçeğidir. Bir dönem daha adaylığımı koymak, mesleğe geri dönme noktasında beni ürkütmüştü. Son bir defa daha aday olacağımı söylemişti.

• Doktorluğa geri döndüğünüzde, ilk hissettiğiniz şey neydi?
• Ben insanları seviyorum. Politika da sağlık da insan için yapılır. Geri dönmeyi hiç yadırgamadım. Ama etrafımdaki insanlar bunu yadırgadı. Meclis başkanlığı ve milletvekilliğinden sonra, buraya gelip, doktorluk yapmamı yadırgadılar. Yapabildiğimi gördüklerinde, ilk başlardaki bakışları değişti.  Ben rahat olmama rağmen, dışarıdan bu bakışları hissettim, gördüm. Bunu direk olarak söyleyenler oldu.
Bireysel çıkarlar önemlidir. Ancak toplumsal çıkarlar daha da önemlidir. Etrafınızda mutsuz insanlar olduğu sürece siz mutlu olamazsınız. Bu yüzden paylaşmak, hep birlikte kurtulmak çok daha mutluluk verecektir. Kendi mutluluğumuz için değil, halkın refahı için çalışalım.