GIDA MÜHENDİSLERİ: MEZBAHALARDA DURUM İÇLER ACISI
Gıda Mühendisleri Odası (GMO) Başkanı Sıdıka Can, gıda güvenliğinin bir devlet politikası olması ve bunun sürdürülebilirliğinin sağlanması için etkin denetimler-eğitimler ve olumsuz durumlarda cezai yaptırımlar sağlanması gerektiğini vurguladı.
GMO geçmişten bugüne hayvansal ve bitkisel gıdaların hammadde üretiminden ürün haline işlenmesine kadar olan süreçte ve bu ürünlerin ülkeye ithal edilmesinde yetkili makam olan Tarım Bakanlığı’nda tek bir Gıda Mühendisi istihdamı sağlanmamasını eleştirdi.
Sağlık Bakanlığı’ nda 3 gıda mühendisinin görev aldığını belirten Oda Başkanı Sıdıka Can, ortaya çıkan tabloda Gıda Güvenliği denetimlerinde gıda mühendisliği mesleğine yeteri kadar yer verilmediğini belirtti.
GMO Yönetim Kurulu adına Sıdıka Can, bu sabah Mimar ve Mühendis Odaları Birliği’nde basın toplantısı düzenleyerek, gıda güvenliği ve gıda sektöründe yaşanan sorunlara dikkat çekti.
Son zamanlarda da gündeme gelen “kaçak et” konusuna da dikkati çeken Can, büyük bir Gıda Güvenliği riskinin ortaya çıktığını, kaçak yollarla ülkeye girişi sağlanan bu ürünlerde soğuk zincirin kırılmasını, taşıma koşullarının yanı sıra, ürünün kalitesiyle ilgili hiçbir güvencenin olmadığını açıkladı.
“MEZBAHALARDA DURUM İÇLER ACISI”
Belli başlı mezbahaların gıda güvenliği standartları açısından değerlendirildiğinde durumun“içler acısı” olduğunu dile getiren Can, bu hassas noktaların etkin denetimler ve eğitimlerle çok daha yüksek standartlarakavuşturulmasının sağlanması gerektiğini ifade etti.
Can, yerli üretimin korunması adına kaliteli ve dünya standartlarında yerli üretimin sağlanması ve toplumun yerli ürüne olan güveninin arttırılması için içerisinde Gıda Mühendislerinin de bulunduğu bir üretim politikasının geliştirilip yürütülmesi gerektiğini söyledi.
“SÜTTE SORUMLU DENETİM MEKANİZMASINI OLUŞTURAMAYAN TARIM BAKANLIĞI”
Çiğ süt kalitesinin sağlanması ve çiftliklerin denetimibunun yanında süt ürünleri imalathanelerinindenetimleri konusunda da ciddi eksikliklerin olduğunu belirten Can, süt ürünlerinde imalat yapan firmalarda kalitenin ihracat yapan işletmelerde belirli standartlara taşınmasına rağmen, ihracat yapmayan ve iç piyasaya ürün satışı yapan işletmelerin bunların gerisinde kaldığını ve bunun tek sorumlusunun denetim mekanizmasını oluşturamayan Tarım Bakanlığı olduğunu savundu.
Can şöyle devam etti:
“Bizler, Oda olarak üretimden sorumlu Tarım Bakanlığı’na Gıda Güvenliğinin sağlanması adına daha etkili politikalar belirlenmesi için çağrıda bulunuyoruz. Gıda denetimleri sadece meyve ve sebzede yapılan pestisit kalıntıları kontrollerinden ibaret değildir. Tarım Bakanlığı yetki alanında bulunan Et ve Süt gibi oldukça önemli temel tüketim maddelerinin ve bunların mamullerinin de arzu edilen standartlara taşınması gerekmektedir.
Sayın Başbakan Tufan Erhürman’ında son zamanlarda sürekli dile getirdiği turizm sektöründe yerli ürünlerin tüketiminin sağlanması politikasını takdir ederken, buradan vermek istediğimizmesaj yerli gıda ürünlerinin tüketiminin arttırılabilmesi için yerli ürünlerimizde bir standart belirlenmeli ve üretici bu yönde eğitilmeli, denetlenmeli ve bazı noktalarda teşvik edilmelidir. Tüm bu kalite parametrelerinin sağlanmasında ise Gıda Mühendislerinin rolüçok önemlidir.”
GIDA DENETİMLERİ
Gıda denetimleri konusunda yetkili olan bir diğer bakanlığın Sağlık Bakanlığı olduğunu dile getiren Başkan Sıdıka Can, 2016 yılındaki Devlet Laboratuarı yangını sonrası söz konusu analizlerinyapılamadığını, son günlerde bazı su firmalarının “Bromat” limitlerinin yüksek çıkması olayına da işaret ederek, 3 yıldır analizi yapılamayan ürünlerin piyasada bulunmasının oldukça riskli bir durum oluşturduğunu söyledi.
Gıda güvenliği için gıda analizlerinin kesinlikle aksamadan yürüyebileceği bir sistem kurulmasının önemine de işaret eden Can, KKTC’nin yine eskisi gibi donanımlı bir laboratuara bir an önce kavuşmasının öneminin altını çizdi.
Sağlık Bakanlığının halk sağlığının korunmasından öte ithalatçı firmaların çıkarlarının korunması yönünde olduğunu belirten Can, Sağlık Bakanlığına çağrıda bulunarak, ülkeye ithal edilen ürünlerin tüm denetimlerinin büyük bir ciddiyetle sağlanması, temel alınan prensibin halk sağlığının korunması olması gerektiğini ifade etti.
“GIDA GÜVENLİĞİ SİSTEMİ OLUŞTURULMALI”
Yine Sağlık Bakanlığı’nın yetki alanında bulunan toplu tüketim yerlerinin denetimlerinde KKTC’ninher noktasında Gıda Mühendisleri ile çalışılması gerektiğini belirten Can, bu alanlarda topluma güven veren bir Gıda Güvenliği Sisteminin oluşturulmasının sağlanması gerektiğini söyledi.
Lefkoşa ve Girne Belediyeleri dışında herhangi bir belediyede Gıda Güvenliği denetimlerini sağlamak üzere Gıda Mühendisi istihdam edilmediğine de dikkat çeken Can, gelişen ve büyüyen KKTC’de Lefkoşa ve Girne dışında da birçok bölgede otel, restoran, fabrika gibi gıda üretim tesisleri bulunduğunu, İçişleri Bakanlığı’nın Belediyeleri merkezileştirme konusunda izlediği politikayla birlikte bu merkezi belediyelerde mutlaka gıda denetimleri için uzman Gıda Mühendislerinin faaliyetinin sağlanması gerektiğini kaydetti.
“UZMAN KİŞİLER TARAFINDAN DENETLENMELİ”
Can açıklamasında şunlara değindi:
“Bizler Gıda Mühendisleri olarak gıda üretiminde gıdanın fiziksel,kimyasal ve biyolojik açıdan güvenli olarak üretilmesi için faaliyet gösteren bir meslek grubuyuz. Ancak bu üretimlerin de yine uzman kişiler tarafından denetlenmesi en doğru yöntem olacaktır. Ülkemizde yasal zorunluluk olmamasına rağmen birçok büyük gıda üretimi yapan işletmede Gıda Mühendisleri istihdam edilmektedir. Bu durum mesleğimiz adına bizler için gurur vericidir.
Ancak halk sağlığının korunmasında en önemli parametrelerden biri olan Gıda Güvenliği vicdana ve üretici ya da ithalatçı firmaların tercihine bırakılacak bir konu değildir. Gıda Güvenliği bir devlet politikası olmalı ve bunun sürdürülebilirliğinin sağlanması için etkin denetimler-eğitimler ve olumsuz durumlarda cezai yaptırımlar sağlanmalıdır.
Gıda Mühendisleri Odası olarak halk sağlığının korunmasında ve sağlanmasında mesleğimizi en doğru şekilde icra edebilmek ve kaliteli, güvenli yerli ürünlere erişebilmek için Gıda Güvenliğinde üzerlerine düşen görevleri yerine getirmeleri adına Tarım Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı ve Belediyelerin takipçisi olduğumuzu bir kez dahahatırlatır, tüm halkımıza güvenli gıdaya erişeceği sağlıklı günler dileriz.”
Fotoğraf: Arşiv